EŞİNE VE EVLADINA SAHİP OL

Ahlaki erezyon konusunda hassasiyet gösteren ve benimle fikirlerini paylaşan okurlarıma teşekkür ediyorum.

Önceki yazımızda toplumumuzda yaşanan ahlaki erezyonu sorgulamıştım. Sizlerinde katkılarıyla çözüm önerilerimizi bu yazımda sunacağımı ifade etmiştim. Öncelikle bu konuda hassasiyet gösteren ve benimle fikirlerini paylaşan okurlarıma teşekkür ediyorum.

Mesele herkesi ilgilendirdiği için çok farklı görüşler ortaya çıktı. Burada hepsine yer vermem söz konusu değil ama içlerinden orijinal bulduğum bazılarını sizinle paylaşacağım.

Bir okurum ahlaki erezyonun geleneksel aile yapımızın bozulmasıyla başladığını ifade ediyor. Geniş aile yapısından çekirdek aile ortamına düşüldüğünde ailenin birbirinden kopuk bireyler haline geldiğinden bahsediyor. Evet aile yapımız değişti ve bu toplumu olumsuz halde etkiledi ve etkilemeye devam ediyor. Geniş aile terbiyesi almayan fertlerde ahlaki problemlerin ortaya çıkması daha kolay hale geliyor. Kendisini yalnız anne ve babasına karşı sorumlu hisseden çocuklar ergenlikle birlikte aileden kopmaya ve sorumsuz hale gelmeye başlıyor. Hesap verecekleri ya da nasihat alacakları, örnek alacakları büyüklerini yanında bulamayan gençlik ahlaki gelişimini tamamlayamadan büyümeye zorlanıyor ve kendisini toplumsal hayatta buluveriyor. Neticesi çarpık bir ahlak anlayışı ya da sıfır ahlak.

Reklam
Reklam

Geleneksel komşuluk ilişkilerinin zayıfladığı mahallenin sosyal ortam olmaktan çıkıp otel ortamına dönüştüğünü ifade eden okurum üç yıldır daha bir komşusunun kapısını çalmadığını ifade ediyor. Çocuklarım bu ortamda nasıl insan olabilir diye soruyor. Daha önceki yazımızda bahsettiğim komşusunun namusunu namusu bilen geleneksel mahalle yapısı kayboldukça ahlaki sıkıntılar farklı bir boyutta yaşanıyor ve artık insanlar komşusundan korkmaya başlıyor.

Diğer bir okurum T.V. dizilerinden dert yanıyor. Yeğeninin amcasını boynuzladığı (umarım affedersiniz, ifade okura ait), baldızın enişteyi ayarttığı, tecavüz sahnelerinin çerez sayıldığı, Dallas dizisine rahmet okutacak yayınlar insanımızın ahlakını bozuyor. Evlerde her gün en az bir ya da iki dizi izleniyor ve bu diziler içerisinde müspet manada bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar yapım var. Toplum televizyonda gördüğü her şeyi taklit ediyor. Bu yayınlar belli bir düzene hizmet etmek için kasıtlı yapılıyor. Bu durum sorgulanmalı ve ciddi manada takibata alınmalı, perde arkasında toplumun aile yapısını bozmaya çalışan şer şebekeleri ortaya çıkarılmalıdır.

Reklam
Reklam

Bir okurum Ali Bulaç’ın yazısından bahsediyor ve orada GDO’lu gıdaları yiyen, harama helale dikkat etmeden bulduğunu götüren insanların genetik yapısının bozulduğundan ve ahlaki değerlerin yok edilmesinde bununda etken olduğunu ifade ediyor. İnsanımız üzerinde türlü türlü oyunlar oynanıyor. Bu bahsedilen GDO’lu gıdalar, ilaçlar, içecekler insanın bedensel ve ruhsal yapısı üzerinde yan etkili ve bazı güç odakları tarafından yaygınlaştırılan silahlardır. Bu silahlar etkili olarak kullanılmaktadır ve kendilerince başarıya ulaşılmış durumdadır. Yediğimize içtiğimize dikkat etmeliyiz ve ülkemizde de acilen Helal Gıda uygulaması zorunlu hale getirilmelidir.

Dertli bir okurum çocuğunun cep telefonunun elinden düşmediğinden ve diğer zamanlarında da internetten çıkmadığından bahsediyor. İnternetteki muzır yayınların ahlaki erezyonun başlıca sebebi olduğunu ifade ediyor. İnternet hayatımızın her noktasında etkisini günden güne arttırıyor. Atomun parçalanmasıyla nükleer santrallerde elektrik üretilebildiği gibi bir kıtayı yeryüzünden kaldıracak bir bomba da üretilebilir. İnternette faydalı kullanıldığında bir ilaçtır bizim için ama insanın ahlaki değerlerini sıfıra indiren, insanlığın zirvesinden hayvandan da aşağı düşürebilen bir zehir de olabilir. İnternette menfi amaçla kurulmuş milyonlarca site vardır ve bu siteler şer şebekeleri tarafından beslenmektedir. Evimizde kullandığımız internetin güvenli pakette olduğuna dikkat edelim ve çocuklarımızın internet kullanımını mutlaka denetleyelim ve gerekirse kısıtlayalım.

Reklam
Reklam

İnternet kullanımı ile ilgili başka bir sıkıntı müstehcen yayın yapan sitelerin haricinde sosyal paylaşım siteleri. Bu sitelerde insanlar kendi kimliklerini gizlemekte ve dokuz yaşındaki bir kız çocuğu ile elli yaşındaki bir adam rahatlıkla arkadaşlık yapabilmektedir. Bunun sonucunda yetişkin sapıklar çok kolay hedeflerine ulaşabilmekte ve küçücük hayatları karartabilmektedir. Çocuklarımızın sosyal paylaşım sitelerine üye olmalarına izin vermeyelim. Eğer üye iseler arkadaş listelerini mutlaka kontrol edip, denetim altına alalım.

Bunların neticesinde şu anlaşılıyor ki insanımızın ahlaki sıkıntılara girmesine birçok sebep var ve bu sebepler okurlarım tarafından bana hatırlatıldı ve ben yalnızca bir kaçını sizlerle paylaşabildim. Bu sebepleri doğuran ve kasıtlı olarak dünya üzerinde besleyen şer şebekeleri bizi rahat bırakmıyor, her yerden saldırıyor. Bunlara karşı savunma araçlarımızı geliştirmeliyiz. Bu araçlardan birincisi ve en önemlisi imanımızı kuvvetlendirmeliyiz ve başkalarının imanına kuvvet verecek şekilde çalışmalıyız. Hakiki bir imanı elde etmeliyiz ki ve başkalarına elde ettirmeliyiz ki kainata meydan okuyalım. Hakiki bir imana sahip olalım ki bu şer şebekeleri bize sinek vızıltısı gibi gelsin. Hakiki bir imana sahip olalım ki çocuklarımızın ardından ağlamayalım. Hakiki bir imana sahip olalım ki eşlerimiz cennette de arkadaşımız olsun. Hakiki bir imana sahip olalım ki dünyada da cenneti yaşayalım. Şunu unutmayalım, imansız ahlak güdüktür.

Reklam
Reklam

Sözlerimi asrımıza damgasını vurmuş Bediüzzaman hazretlerinin sözleriyle bitirmek istiyorum. Çünkü o eserlerini hem imanı kuvvetlendirmek için hem de asrımızın hastalıklarına reçete olsun diye yazmıştır.

“İnsanlar, insana verilen cihazat-ı mâneviyeyi, eğer nefsin ve dünyanın hesabıyla istimal etse ve dünyada ebedî kalacak gibi gafilâne davransa, ahlâk-ı rezileye ve israfat ve abesiyete medar olur. Eğer hafiflerini dünya umuruna ve şiddetlilerini vezâif-i uhreviyeye ve mâneviyeye sarf etse, ahlâk-ı hamîdeye menşe, hikmet ve hakikate muvafık olarak saadet-i dâreyne medar olur.”

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz