Olay, 19 Haziran günü saat 21.00 sıralarında, Çukurova ilçesi Belediyeevleri Mahallesi'ndeki 8 katlı apartmanın 2'nci katında meydana geldi. 2 çocuk annesi Venera Karakuş, 10 yıllık eşi Mehmet Karakuş'tan boşanmaya karar verip evden taşındı. Ancak Mehmet Karakuş, boşanmak istemedi. Olay günü Mehmet Karakuş, Venera Karakuş'un evine geldi. Çıkan tartışmada, Mehmet Karakuş, eşini darbetti. İddiaya göre, Venera Karakuş tarafından elinden bıçaklanan Mehmet Karakuş, hayatını kaybetti. Komşuları tarafından hastaneye götürülen, gözünde morluk ve dirseklerinde yara olduğu belirlenen Venera Karakuş, tedavisinin ardından gözaltına alındı, 22 Haziran günü de çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Venera Karakuş'un avukatı Adil Kemal Porsuk, ölüm nedeninin kalp damar rahatsızlığı (kalp krizi) olduğu belirtilen 12 Ağustos tarihli ilk otopsi raporunu mahkemeye sundu, ancak reddedildi. Mahkeme, raporu İstanbul Adli Tıp Kurumu 1'inci İhtisas Kurulu'na göndererek kesinin kalp krizine neden olup olmadığının araştırılmasını istedi. 1 Ekim tarihinde sonuçlanan raporda Mehmet Karakuş'un elinde bulunan kesinin kalp krizine neden olmadığı tespit edilmesi üzerine Venera, dün tahliye edildi. Ukrayna Dostluk Kültür Eğitim ve Dayanışma Derneği üyeleri, Venera'yı Tarsus 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan alarak Adana'ya getirdi. Avukat Porsuk, "3 ay 9 gün suçsuz olduğu halde tutuklu olan Venera için beraat istiyoruz. Venera için beraat verildiği gün adalet sağlanmış olacak" dedi.
Özgürlüğüne kavuşan Venera Karakuş, yaşadıklarını anlattı. Eşi Mehmet Karakuş ile 2 senedir ayrı yaşadıklarını ve boşanma aşamasında olduklarını ifade eden Venera Karakuş, olay gününü şöyle anlattı:
"Son zamanlara korkarak eve giriyordum. Ben boşanmak istediğim için sürekli tehdit ediyordu. Olay günü işten kendi evime geldim. Kapıyı açtım, içeri girdim ve banyoda duruyordu. Elinde bıçak tutuyordu. Gözlerinde gördüm, bana korkunç bakıyordu. Kapıya doğru koşmaya başladım ama bana vurdu ve düştüm. Hiç konuşmadan ama durmadan beni dövüyordu. Olay en fazla 10 dakika sürdü. Sonra bir an durdu. Eli kesilmişti. Çünkü bıçağı keskin tarafından tutuyordu ve beni öyle dövüyordu. O kadar sinirliydi ki onun için belki de fark etmedi elinin kesildiğini. Çünkü bir an durakladı ve eline baktı. Bana elini gösterdi. 'Bak ne oldu' dedi. Bıçak elinde miydi o an bilmiyorum. O kadar kötü dövdü ki beni gözlerim şişmişti, ona bakmıyordum. Sadece yalvarıyordum. Lütfen yapma, şimdi kapıyı açıp çıkalım şikayetçi olmayacağım diyordum. O da diz çökmüş bana bakıyordu. Sadece bana 'çocuklara iyi bak' dedi ve derin bir nefes alıp bir anda düştü. O an ona kötü bir şey olacağını düşünmedim, hemen kapıyı açtım. Komşular karşıladı beni. Ambulansı çağırdılar ama geç geldiği için beni arkadaşım arabasıyla hastaneye götürdü. Hastanede öldüğünü öğrendim. Şok geçirdim. Çünkü bir insan gelip bana zarar veriyorsa kendi nasıl ölüyor?"
Cezaevine girip 3,5 ay kaldığını, ancak neden orada tutulduğunu hiç anlayamadığını dile getiren Venera Karakuş, "Biz o gün kavga bile etmedik, tartışmadık, hiç konuşmadık. Sadece elini gösterip 'Bak ne oldu, çocuklara iyi bak' dedi. Başka hiç konuşmadık. Onun için 3,5 ay bunu düşündüm: neden ben buradayım? Çünkü ben gerçekten hiçbir şey yapmadım. Sadece boşanmak istiyordum, başka bir şey istemiyordum. Sonuçta çocuklarımın babası ve tabii ki çok üzüldüm. Keşke o gün olmasaydı, maalesef oldu. Cezaevinde sadece çocuklarımı düşündüm. Çocuklara ne dediler, iyi bakıyorlar mı 24 saat sürekli onları düşündüm" diye konuştu.
Tahliye anını da anlatan Karakuş, "Normalde cezaevinde psikoloğa falan çıkmak için dilekçe yazmak lazım. Beni çağırdılar, psikoloğa çıkacağımı söylediler. Dilekçe yazmadığımı söyledim, 'Olsun konuşalım' dedi. Psikoloğa neden burada olduğumu tekrar anlattım. Sonra benden yakınlarımın numarasını istediler. Burada ailem olmadığını sadece arkadaşlarım olduğunu söyledim. Gerçekten iyi ki varlar. Koğuştan arkadaşımın numarasını aldım, tekrar geldim ve onlar tebessüm ederek 'Tahliye oluyorsun' dediler. İnanamadım ve 3 kez sordum. 15 dakika içinde çıktım. Tabii ki biliyordum çıkacağımı. Çünkü bir şey yapmadım, suçsuzum onu biliyorum" dedi.
Artık şiddetsiz, sakin, huzurlu yeni bir hayat istediğini vurgulayan Venera Karakuş, şöyle konuştu:
"Çocuklarım eşimin ailesinde yani kayınpederimde kalıyor. Şimdi sadece çocuklarımı görmek istiyorum. Onlar yanımda olsun başka bir şey istemiyorum. Çünkü onları o kadar özledim ki. Bu kadar uzun süre hiçbir zaman ayrı kalmadık onlarla. Şiddetsiz, sakin, huzurlu yeni bir hayatımız olsun istiyorum."
DHA