Eski hava korsanı, kendi uçağını yaptı

SUR (İHA) - Almanya'da tutuklu bulunan 2 erkek kardeşinin serbest bırakılması için 1987 yılında, henüz 21 yaşındayken bir yolcu uçağını kaçıran Lübnanlı Hüseyin Hariri (39), İsviçre hapishanelerinde geçirdiği 17 yılın ardından döndüğü ülkesinde kendi uçağını yaptı.

Hariri, İsviçre'deki cezaevi yıllarında eline geçen ve 2. Dünya Savaşı sonrasında yapılan uçaklarda kullanılan tekniği anlatan bir kitap sayesinde bu işe merak sardığını belirtti. Hariri, uçak yapabilmek için 13 yıl boyunca her gün 4-5 saatini havacılık üzerine yazılan kitapları okumaya ayırdığını ifade etti. Hayatının en verimli 17 yılını demir parmaklıklar ardında geçirdiğini söyleyen Hariri, özgürlüğünü elde ettikten sonra her türlü kültüre ve düşünceye saygı gösteren, tamamıyla tarafsız bir hayat tarzı benimsediğini ve hiçbir siyasi grupla doğrudan veya dolaylı bir ilişkiye girmek niyetinde olmadığını ifade etti. Lübnan'ın güneyindeki Sur şehrine bağlı Dey Kanun Annahr Köyü'nde, sahip olduğu mütevazı imkanlarla 'Arap dünyasında bir ilki gerçekleştirdiğini' söyleyen Hariri, gözü gibi baktığı uçağı hakkında, "İsviçre'de serbest bırakıldıktan 4 ay sonra uçağın yapımına başladım. 9 ay süren aralıksız bir çalışma sonrası yapım aşamasını tamamladım. Demir, ahşap ve alüminyumdan oluşan uçağım 400 kg ağırlığında ve kanatlarının uzunluğu 7 metre. Normal bir arabanın motoruna bazı ilaveler yaparak elde ettiğim 250 kilovatlık motor, dakikada 8000 devir yapıyor. Yine tamamen kendi yapımım olan ahşap pervane ise 1000 Newton'luk itiş gücüne sahip. Kalkış için 400 metre yeterli olmasına rağmen ihtiyatlı olmak açısından bu mesafeyi 1 km olarak hesap ediyoruz" dedi.

Reklam
Reklam

İlk uçuş denemesini gerçekleştirmek için, Lübnan Cumhurbaşkanı Emil Lahud'a bir mektup yazdığını ve Al Riyaq hava üssünü kullanmayı talep ettiğini anlatan Hariri, henüz iletişim kurduğu resmi makamların hiç birinden yanıt alamadığını söyledi. Hariri, uçağın maliyetinin çok yüksek olmadığını, gerekli olan malzemeleri hapse girmeden önce edindiği bir arsayı satarak temin ettiğini ifade etti. Önemli olan uçağın ne kadara mal olduğu değil, zira gerekli malzemeleri piyasada çok ucuza bulabilmek mümkün diyen Hariri, "Asıl önemli olan uçuş tekniğini bilmek. Avrupa'da, ABD'de paranız varsa bir uçak satın alabilirsiniz ancak, hiç kimse size bu işin teknolojisini satmaz. Uçağımın manevi değeri var. Bana 13 yıl, 9 aya mal oldu" diye konuştu. Hali hazırda hayata geçmeyi bekleyen 20 kadar projesi olduğundan da söz eden Hariri, her bir projenin 1.5 yıl gerektirdiğini, dolayısıyla ajandasındaki işlerin tümünü bitirebilmek için en az 30 yıla ihtiyacı olduğunu ifade etti.

Cezaevinde 'Fenike Medeniyeti'ni anlatan kitaplardan oldukça etkilenen ve uçağına Pheonicia (Fenike) ismini veren Hariri, kökleri Fenikeliler'e kadar uzanması nedeniyle, tüm Lübnanlılar'ın bu ismi beğeneceğini umduğunu söylüyor.

Reklam
Reklam