"Eskişehir Kuraklık Yönetimi Çalıştayı"

Eskişehir Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünce, Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, ESOGÜ Ziraat Fakültesi, Anadolu Üniversitesi (AÜ) Yer ve Uzay Bilimleri Enstitüsü, Meteoroloji Bölge Müdürlüğü, DSİ 3. Bölge Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü, Ziraat Mühendisleri Odası, Eskişehir Sulama Birliği ve İl Özel İdaresi'nin katılımıyla "Eskişehir Kuraklık Yönetimi Çalıştayı" düzenlendi.

İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Halil Çankaya, Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü'ndeki çalıştayın açılışında, küresel ısınma ve iklim değişikliklerinin 21. yüzyılda da dünya gündeminde önemini koruyacağının bilim adamları tarafından her platformda dile getirildiğini kaydetti.

Türkiye'nin de küresel ısınma sonucunda özellikle su kaynaklarının zayıflaması, orman yangınları, kuraklık ve çölleşme ile bunlara bağlı ekolojik bozulmalardan etkilendiğini ifade eden Çankaya, şöyle konuştu:

"Küresel ısınmanın potansiyel etkileri açısından, risk grubu ülkeler arasında yer alıyoruz. Ülkemiz, gelecekte küresel ısınma ve iklim değişiklikleriyle daha yoğun tarımsal kuraklıklarla karşı karşıya kalınabilir. Yakın gelecekte nüfus artışı baskısı altında artan gıda ihtiyacının karşılanması amacıyla Tarımsal Kuraklık Eylem Planı hazırlanması ve uygulanması zorunlu hale geldi. 2008 yılında hazırlanan Tarımsal Kuraklık Eylem Planı, kurum, kuruluş ve su kullanıcılarının ortak tutum sergilemesi, tedbirler uygulanmasıyla Eskişehir'de olması muhtemel kuraklığın etkilerini azaltmayı amaçlıyor. Tarımsal Kuraklık Eylem Planı, sadece kuraklık olduğunda uygulamaya konulan, normal yağışlı yıllarda unutulan bir plan değildir. Yağışlı yıllarda da gelecek kuraklıklara hazırlık amacıyla orta ve uzun dönem tedbirlerin yerine getirilmesini öngören sürdürülebilir bir plandır. Planı çerçevesinde, ilimizde kuraklıkla ilgili mevcut durum, bu konuda yapılacak çalışmalar ve alınabilecek önlemler ile geliştirilebilecek projelerle ilgili, Kuraklık Yönetimi Konulu Çalıştayı düzenleme ihtiyacı hissettik."

Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Sabri Çakır da kurulduğu yıldan bugüne enstitülerinin Türkiye'de tarımı için yaptığı önemli Ar-Ge çalışmalarını, ulusal projeleri ve ıslah çalışmalarını anlattı.

Konuşmalarının ardından, Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Ziraat Fakültesi, İl Gıda, Tarım, Hayvancılık Müdürlüğü, Meteoroloji Bölge Müdürlüğü, DSİ 3. Bölge Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü araştırmacıları, akademisyenleri ve yetkilileri tarafından, kuraklık ile ilgili mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu. Kuraklığın önlenmesi amacıyla yürütülen uygulamalar, ıslah çalışmaları, projeler, çiftçinin bilgilendirilmesi çalışmaları hakkında sunumlar yapıldı.

-"Eskişehir'de elde edilen deneyimler ülke genelinde yaygınlaştırılmalı"-

Çalıştayın son kısmında, kuraklıkla mücadeleyle ilgili bir eylem planı hazırlanması amacıyla iki gün boyunca katılan katılımcıların görüşleri doğrultusunda değerlendirme paneli yapıldı. Çakır, Çankaya ve AÜ Yer ve Uzay Bilimleri Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Alper Çabuk moderatörlüğünde yapılan panelde, kuraklığın olası etkilerinin azaltılması hususunda tüm katılımcı kurumların görüşleriyle yapılması gereken eylemler ve sorumlu kuruluşlar belirlendi.

Prof. Dr. Çabuk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'yi gelecekte bekleyen en önemli afetlerin küresel iklim değişikliklerine bağlı taşkınlar, seller, kuraklık, erozyon, çölleşme olduğunu belirterek. bunların can, mal ve tarımsal toprak kaybına neden olacağını kaydetti.

Eskişehir'de özellikle Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü ve İl Gıda, Tarım, Hayvancılık Müdürlüğü önderliğinde DSİ 3. Bölge Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü, Meteoroloji Bölge Müdürlüğü'nün çalışmaların geleceğe daha umutla bakmayı sağladığını Prof. Dr. Çabuk, "Bu çalıştay yardımıyla farklı kurum ve kuruluşlarca yapılan çalışmaların bir eş güdüm içinde yürütülmesi için önemli bir altyapı oluşturuldu. Ancak bu çalışmaların il düzeyinde yapılmasının yeterli değil. Eskişehir'de elde edilen bu deneyimlerin tüm ülke genelinde yaygınlaştırılması gerekir" dedi.