Estetik ve Plastik Cerrahi Derneği Genel Sekreteri ve İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Akın Yücel, estetik ve plastik cerrahide çok konuşulan ancak hala tam olarak bilinmeyen son gelişmeleri, dünyadaki en başarılı ülkeleri ve bu alandaki trendleri sıraladı.
Birçok insan yüzündeki yaşlanma belirtilerini gördüğü zaman estetiğe yöneliyor. Kimileri ise bedeninde gördüğü bir kusuru bir an önce değiştirmek için estetik ve plastik cerrahiye başvuruyor. Sebebi ne olursa olsun, estetik ve plastik cerrahi artık hayatımızın içinde yer alıyor. Alanında uzman Prof. Dr. Akın Yücel’, estetik ve plastik cerrahide çok konuşulan son gelişmeleri, dünyadaki en başarılı ülkeleri ve bu alandaki trendleri sıraladı.
İşte son trendler
Tıp ve teknolojideki gelişmelere paralel olarak estetik cerrahinin birçok alanında yeni gelişmeler olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yücel, bu gelişimdeki temel noktaları hastaları hastanede yatırmadan daha çabuk evlerine yollamak (günübirlik cerrahi), daha az izli ameliyatlar yapmak ve daha doğal sonuçlar elde etmek şeklinde özetledi. Prof. Dr. Yücel, anestezi tekniklerindeki gelişmeler ve yeni anestezi ilaçları ile artık uzun süren ameliyatlardan sonra bile hastaların aynı gün evlerine rahatlıkla gidebildiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Yücel, endoskopik cerrahinin, estetik cerrahide son yıllardaki en önemli gelişmelerden biri olduğunu belirterek, “Bu teknik, özellikle alın germe ve kaş kaldırma ameliyatlarında kullanılıyor. Bu ameliyatlarda eskiden olduğu gibi saçlı deri içine uzun kesiler yapmak yerine 3 noktadan 2’şer santimlik kesiler yapılıyor ve optik kamera yardımıyla alın derisini geren ve kaşları kaldıran işlemler gerçekleştiriliyor. Endoskopik cerrahi bazı uygun hastalarda yüzdeki ve boyundaki sarkıklıkları toplamak amacıyla da kullanılabiliyor. Doğumlara bağlı oluşan karın duvarı gevşemelerinde de endoskopik cerrahi ile karın duvarı plastisi yapılabiliyor” dedi.
Meme dikleştirme ameliyatının hastanın kendi dokuları ile yapıldığını belirten Prof. Dr. Yücel, “Meme dokusu çıkarılmadan koni şeklinde şekillendirilir ve bollaşan derinin fazla kısımları çıkarılır. Eğer meme dokusunda fazlalık varsa, meme gerektiği kadar küçültülebilir (meme küçültme). Eğer meme dokusu hacim olarak yetersiz ise bu durumda meme dikleştirme ameliyatı sırasında silikon meme protezi ile meme büyütme birlikte yapılabilir.” açıklamasında bulundu. Meme küçültme ameliyatlarında son yıllardaki en büyük gelişmenin “vertikal mamoplasti” adı verilen teknik olduğunu belirten Prof. Dr. Yücel, bu tekniğin avantajının meme altı kıvrımında iz bırakmaması olduğunu ancak sadece meme başında ve meme başından aşağı dikine bir iz gerçekleşebileceğini belirtti. Prof. Dr. Yücel meme büyütme ameliyatlarında daha doğal sonuçlar elde etmek için gözyaşı damlası şeklinde silikon meme protezlerinin kullanım alanına girdiğini de belirterek, “Bu protezler ile meme üst kısmında daha az dolgunluk oluşuyor ve daha tabii sonuçlar elde edilebiliyor” dedi.