Acıbadem Kocaeli Hastanesi Deri Hastalıkları Uzmanı Dr. Arda Eminzade, bahar mevsiminde ev tozu ve evcil hayvanların alerjiye neden olduğunu söyledi. Herhangi bir faktöre alerjisi olan ebeyenlerin çocuklarında da farklı alerjilerin görüldüğünü kaydeden Eminzade, "Örneğin babanın yer fıstığına alerjisi varsa çocuğun saman nezlesine alerjisi olabilir." dedi.
Eminzade, alerjinin sonradan gelişen bir olay olduğunu, daha sonraki karşılaşmalarda çok hızlı bir şekilde vücut tepkisinin başladığını belirtti. Farklı birçok alerjik madde türü bulunduğunu ifade eden Eminzade, bunlardan en yaygın üçünün polen, ev toz akarları ve kuruyemiş olduğunu söyledi. Dr. Arda Eminzade, alerjinin 4 farklı organı etkilediğini, bunların solunum yolu, cilt, sindirim sistemi ve göz olduğunu dile getirdi.
Solunum yolunu etkileyen alerjenlerin havada uçuşan parçacıklar olduğunu belirten Eminzade, “Bitkiler ve ağaçların polenleri, ev tozu akarları, kedi, köpek gibi evcil hayvanların tüyleri, küf mantarları solunum yolunu etkileyen alerjenlerdir.” dedi. Eminzade, cildi etkileyen alerjenlerin ise direk temas yolu ile ve kızarıklıkla gelişeceğini ifade etti. Sindirim sistemini etkileyen alerjenlerin besinlerin ve ilaçların olabileceğini ifade eden Deri Hastalıkları Uzmanı, “Fındık, yer fıstığı, susam, süt, yumurta (sarısı ve akı), soya, baklagiller, buğday, çikolata ve deniz ürünleri en sık alerji yapan besinlerdir.” şeklinde konuştu.
'ALERJİK ANNE BABALARIN ÇOCUKLARININ ALERJİK OLMA OLASILIĞI YÜKSEK'
Alerjinin genetik temele dayandığını belirten Eminzade, alerjik ebeveynin ileride alerjik çocukları olma olasılığının çok fazla olduğuna dikkat çekti. Eminzade, “Ebeveynin alerjisi ile çocuğun alerjisi aynı şeye karşı olmayabilir. Örneğin babanın yer fıstığına alerjisi varsa çocuğun saman nezlesine alerjisi olabilir. Alerjen seviyesi çocukluk döneminde yükselip, genelde 10-30 yaşlarında giderek azalır. Erkeklerde alerji riski kızlara göre daha fazladır. Yaş ilerledikçe iki cinsiyet arasındaki fark oranı azalıyor.” ifadelerine yer verdi.
Aşırı steril ve hijyenik koşullarda yaşayan bireylerde, yeteri kadar mikroplara maruz kalmadıklarını belirten Eminzade, bu durumun yanlış olduğunu ifade etti. Eminzade, “Bağışıklık sistemleri mikroplarla uğraşıp meşgul olmak yerine, zararsız alerjenlere (polen gibi) saldırıp ve alerjik hastalıklar başlıyor.” diye belirtti. Bundan dolayı gelişmiş ülkelerde alerji oranlarının fazla olduğunu dile getiren Eminzade, “Sanayileşmiş ülkelerde, tarım daha yaygın olan ülkelere göre alerji daha fazladır. Şehirlerde alerji oranı köylere göre daha fazladır.” diye konuştu. Alerjiye karşı, aşı tedavisinin uygulanabileceğini ifade eden Dr. Eminzade, aşının koldan iğne şeklinde veya dil altından damla olarak yapılabileceğini sözlerine ekledi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz