Evinde 18 Suriyeliyle Birlikte Kalıyor

Gaziantep’te yaşayan 75 yaşındaki Şerif Dağdelen isimli vatandaş, gençlik yıllarında kendi elleriyle yaptığı evinde 18 Suriyeli ile birlikte kalıyor.Hayatın binbir zorluğunu gördüğünü anlatan Şerif Dağdelen, gençlik yıllarında kendi elleri ile yaptığı çarşının göbeğindeki evinde, yardıma muhtaç Suriyelilerle birlikte kalıyor. Yatak odasını bile Suriyelilere veren Dağdelen, mütevazi odasında çekyat üzerinde yatıp kalkıyor. İstanbul’dan ailevi sıkıntılarından dolayı Gaziantep’e geldiğini ve binbir zorluklar yaşadığını kaydeden Dağdelen, şöyle konuştu: “İstanbul’da sıkıntılı günlerim geçti. Oradan ayrılmam gerekiyordu. Ben isteğim dağ başında da olsa tenha bir evim olsun. Rabbim bana şehrin göbeğinde bir yer verdi. Ben geldiğimde buralarda benden başka kimse yoktu. Burası harabe bir yerdi. Herkes benim burada nasıl kaldığıma hayret ederdi. İnsan kendisini bildikten sonra her şeyi biliyor demektir. Evvela insan kendisini bilecek. Kendini bilmezsen hiçbir yere varamazsın”Geçmişte yaşadığı sıkıntılardan ibret alarak, kendisini de Suriyeli yardıma muhtaç insanların yerine koyduğunu ve onlara yardım etmek istediğini ifade eden Şerif Dağdelen, şunları söyledi: “Geçmiş günlerimden ibret alarak bu Suriyeli insanların yerlerine kendimi koydum. Kendi kendime ‘sen olsan ne yapardın’ dedim. Çünkü bende zamanında sene 1975’te kaza geçirdim. O zaman yaşadığım sıkıntıları unutamam. Çünkü bütün sıkıntılar üzerimdeydi. Çocuklarım küçüktü ve benim çalışma gücüm yoktu. Ben İstanbul’da seyyar pilav sattım. Hayatta çok zorluklar yaşadım.”Gaziantep’e gelince iki katlı evi kendi elleriyle yaptığını ve hacca gitmeden mahallenin hacı amcası olduğunu aktaran Dağdelen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Buraya gelince, bu evi, iki odayı, 3 ayda kendim yaptım. Sıvasını kendim yaptım. Çevredeki insanlar beni tanıdı. Ben buranın hacca gitmeden hacı amcası oldum. Buradaki insanların ne zaman ihtiyaçları olsa koşturuyordum. Amacımız para kazanmak değildi. Benim için ‘Allah razı olsun’ demeleri yeter ve artardı.”18 Suriyeli ile birlikte kendi elleri ile sıvasını ve her türlü inşaatını yaptığı iki katlı mütevazi evinde kalan ve Suriyelilerin kendi evinde kalmazdan evvel bir kısmının camide, bir kısmının bir arkadaşının evinde kaldığını söyleyen Dağdelen, onlar benim evladım bende onların babasıyım" dedi. 9 Suriyelinin daha evvel Hoşgör Mahallesi camisinde kaldığını anlatan Dağdelen, sözlerine şöyle devam etti: "Bana geldi dediler ki; ‘paramız yok çalışanımız yok’ iş bilseler bile dil bilmiyor bu insanlar. Ben aşağı evin her şeyini banyosunu, tuvaletini hazırladım. Burada kalıyorlar. Daha sonra başka bir Suriyeli aile bizim bir arkadaşın yanında kalıyordu onlar buraya geldi. İki odayı paylaşıyoruz. Onlar benim evladım bende onların babasıyım. Üç bekar var onlar kendi odalarında kalıyor. 12 kişi de aşağıdaki evde 6 kişi üst katta benim yanımda toplam 18 kişi kalıyoruz.” Kendi yatak odasını bile evinde kalan Suriyelilere verdiğini ve kendisinin de çekyatta yatıp kalktığını söyleyen Şerif Dağdelen, “Kendi yatak odamı onlara verdim. Bende burada çekyatta yatıyorum. Eğer bir insan anlayışlı olursa paylaşmayı sever. Bende paylaşmayı seviyorum. Hamdolsun Allah'ım bana bu günleri gösterdi. Bir kurban kabe de kestim; bir kurban da burada kestirdim. Şimdi kavurmasını hep birlikte yiyoruz” ifadelerini kullandı.75 yaşındaki Şerif Dağdelen, iki katlı evinin teras kısmında, evinde kalan Suriyeli çocuklar için salıncak ve hamak kurdu. Aldığı şarjlı motosiklet ile çocuklar hastalanınca veya herhangi bir ihtiyaçları olduğunda onları taşıyabiliyor. Evde kalan Suriyeli çocuklar hacı amcaları Şerif Dağdelen’i kendi ailelerinden biri olarak görüyor ve seviyor.Suriye’deki iç savaştan kaçarak Gaziantep’e gelen ve Şerif Dağdelen’in evinde kalan Suriyeli Ahmet Raşit, Şerif Dağdelen’e minnettar olduğunu kendine has üslubuyla ‘Hacı Mümtaz’ diyerek dile getirdi.