Evlilik öncesinde çiftlerin ufaktan korku yaşaması olağan, hatta neredeyse adettendir. Peki sırf evlenmemek için ölmüş gibi davranmak nasıl bir zihnin ürünü acaba?
ABD'nin Connecticut eyaletinde yaşayan Tucker Blandfrod, nişanlısı Alex Lanchester'a evlilik için hazır olmadığını söyleyecek cesareti bulamadı. Bu yüzden de ölmüş gibi yaptı.
Alex Lanchester'ın anlattığı hikayeye göre, 23 yaşındaki çift, 2012 yılında çıkmaya başladı. İngiliz olan Alex, o esnada ABD'de eğitim görüyordu. Alex, Tucker'ın tam bir beyefendi ve gerçek bir romantik olduğunu söylüyor: "Beni sürekli akşam yemeğine çıkarırdı ve çok güzel, eski tarz mücevherler alırdı. Daha önce bu şekilde aşık olmamıştım. Pazar sabahları krep yemeye giderdik. Her ayın 10'unda, tanışmamızın şerefine çok şık yemekler yerdik. İlişkimizin birinci yılında ailesiyle tanıştım, onlar da bana kızları gibi davrandı. Annesiyle baya yakınlaştık.”
İlk yıldönümlerinde, Alex İngiltere'ye dönmek için hazırlanmaya başladı. Bu da ilişkilerinin biteceği anlamına geliyordu. Ancak Tucker bir sürpriz yaptı ve Alex'e evlenme teklif etti. Evlenmeye karar veren çift, Tucker'ın İngiltere'ye dönmesi sonrasında pek çok kez telefonda konuştu ve düğünü yavaş yavaş planlamaya başladı. Alex internetten bir gelinlik sipariş etti ve 15 Ağustos'ta da evlenmeye karar verdiler.
Tucker Alex'i İngiltere'de ziyaret etmeye hazırlanıyordu. Düğünden önceki hafta güzel bir tatil yapacak ve düğünü konuşacaklardı. Sonrasında da ABD'ye gidip evleneceklerdi. Çok parası olmasa da, Tucker'ın biletini aldı. Düğün fotoğrafçısı, davetiyeler ve nedimelerin kıyafet parasını ödemeyi de Alex üstlendi. En son konuşmalarında Tucker, Alex'i arayıp düğün için ideal bir yer bulduğunu, tanıştıkları kampüs binasında evleneceklerini söyledi. Sonrasında ise "o” telefon geldi.
Tucker'ın İngiltere'ye gelmesinden 1 hafta önce, Alex'e bir telefon geldi. Kendisini Tucker'ın babası olarak tanıtan bir erkek sesi, Tucker'ın bir süredir ağır bir depresyon yaşadığını ve kendisini bir arabanın önüne atarak intihar ettiğini söyledi. O anı "Nefesim kesildi. Yıkılmıştım” diye anlatan Alex, doğal olarak telefona sarıldı ve Tucker'ın annesini aradı. Annesi Tucker'ın gayet de hayatta olduğunu, ancak yurtdışında bir yere çalışmaya gittiğini söyleyince büyük şok yaşayan Alex, gerçeği o anda fark etti. Telefonda onu arayan kişi Tucker'ın babası değil, ta kendisiydi. Ayrıca Tucker, evleneceklerini ailesine söylememiş, Alex'in İngiltere'ye dönmesi sonrası ayrıldıklarını anlatmıştı.
En son konuşmalarında Tucker, Alex'i arayıp düğün için ideal bir yer bulduğunu, tanıştıkları kampüs binasında evleneceklerini söyledi. Sonrasında ise "o” telefon geldi.
Tucker, daha sonra Alex'e bir kısa mesaj atarak yalan söylediğini itiraf etti. ABD biletini iptal etmeyen Alex, geçtiğimiz hafta ABD'yi gezdi.
Alex "O benim hayallerimi yıktı ve hayatım boyunca bir başkasıyla ilişkim olabileceğini sanmıyorum” diyor. "Benim tek yaptığım şey, onu sevmekti. Bu şekilde kullanılmaktan bıktım ve ondan kurtulduğum için mutluyum. Geriye dönüp baktığımda, belki de saftım diyorum. Ancak onu gerçekten seviyordum ve sırf beni terk etmek için bu kadar ileri gidebileceğini düşünmemiştim. Hissiz kalana kadar ağladım ama şimdi gerçekten çok kızgınım.”
Bu kötü olayın iyi bir şekilde sonuçlandığını söyleyen Alex, kendi işini kurdu ve düğünlerde dağıtılan şekerlemeler hazırlamaya başladı.