Bursa’da yaşayan H.K., bir devlet kurumuna vermek üzere e-devlet’ten nüfus kayıt örneği aldı. Belgeyi inceleyen H.K., 2 kişiyle evli olduğunu gördü. H.K., 1993 yılında evlendiği, bu evlilikten 2 çocuğunun olduğu ve herhangi bir boşanma kaydının bulunmadığı bir kayıt ile bekârlık dönemini içeren kaydın yanı sıra doğumundan 11 yıl önce başka biriyle evlendiğine dair başka bir kayıt çıktığını belirtti. H.K., “Kayda göre 2017 yılında vefat eden, 1939 doğumlu E.C. ile 1960 yılında evlenmiş görünüyorum. Kayıtlardaki bu hatanın düzeltilmesi için avukatım aracılığıyla yargıya başvurdum” dedi.
‘BEKÂRLIK, EVLİLİK VE TANIMADIĞI KİŞİYLE EVLİLİK’
H.K.’nin avukatı Fırat Karayaka ise müvekkilinin 1971 doğumlu olduğunu, 1993’te evlendiğini ve 2 çocuğunun olduğu bu evliliğin devam ettiğini belirtti. Karayaka, müvekkilinin kısa süre önce, bir devlet kurumuna verilmek üzere nüfus kayıt örneği aldığında 3 kaydının göründüğünün farkına vardığını söyledi. Avukat Fırat Karayaka, bu kayıtlardan birinin müvekkilinin bekârlık dönemine, ikincisinin evlendiği döneme ait olduğunu, üçüncüsünün ise tanımadığı bir kişiyle evli göründüğüne dair kayıt olduğunu söyledi. Karayaka, “Asliye hukuk mahkemelerinde, nüfus kaydının düzeltilmesi davalarında bu vekalet ücretinin ödenmesine hükmedilmediği için hukuki bilgisi eksik olan ya da avukat desteğine ihtiyaç duyan kimseler tamamen idarenin kusurundan sebeple açması hasıl olan bu davadan dolayı avukatlık ücreti ödüyorlar. Dava kazanılıp hata giderildiğinde müvekkilin yaptığı dava masrafları ve ilan vekalet ücretinin ödenmemesi de ayrıca bir mağduriyet doğurmaktadır” dedi. (DHA)