Soma faciasından kurtulan madencilerde tozlu akciğer hastalığı görüldü.Türk Toraks Derneği (TTD) Mesleki ve Çevresel Akciğer Hastalıkları Çalışma Grubu üyesi Prof. Dr. Peri Arbak, Manisa’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014’te gerçekleşen ve 301 kişinin ölümüyle sonuçlanan toplu karbon monoksit zehirlenmesi faciası sonrasında bölgede yapılan "Soma Madeni Kazasında Yaşanan Toplu Karbon Monoksit Zehirlenmelerinin Özellikleri" başlıklı saha araştırmasının sonuçları hakkında bilgi verdi.Prof. Dr. Peri Arbak, çalışma kapsamında, faciadan kurtulan işçilerin ilk gece hastanedeki sağlık durumlarının değerlendirilmesi ile bir yıl sonraki sağlık durumlarının tekrar kontrol edildiğini belirtti. Araştırma kapsamında, Soma’da kazadan kurtulan işçilerin ilk gece hastane başvuruları sırasında sağlık verilerinin ve bir yıl sonraki sağlık durumlarının değerlendirmesi için 2015 yılının mayıs ayında 4 kişilik ekiple Soma Devlet Hastanesinde saha çalışması yapıdığını aktaran Prof. Dr. Arbak, şunları söyledi:"Soma faciasından kurtulan ve Soma Devlet Hastanesi’ne başvuran 90 işçinin sağlık kayıtları incelendiğinde, kaza alanından hastaneye başvuru süresi uzadıkça karbonmonoksit zehirlenmesine bağlı morarma, baş ağrısı, bilinç bulanıklığı, çarpıntı, bulantı, görme bozukluğu, nefes darlığı belirtilerinin anlamlı oranda arttığı belirlendi. Aynı şekilde hastaneye geç gelen işçilerin beyaz kan hücrelerinde, üre ve karaciğer enzimlerinde artış olduğu gözlendi. Bir yıl sonunda Soma Devlet Hastanesine gelen ve kazadan kurtulan 39 gönüllü işçi üstünde yapılan çalışmada, işçilerin yaklaşık yarısında solunumsal sorunlar çıktı. Yaklaşık üçte birinde tozlu (siyah) akciğer ile uyumlu akciğer film bulguları izlendi. İleri tetkik için çağrılan ve akciğer tomografisi çekilen 8 işçinin 2’sinde akciğerle ilgili 2 farklı hastalık, 6’sında ise tozlu akciğer sorunu çıktı."Prof. Dr. Arbak, Soma faciası sonrası yapılan inceleme sonucunda; İşçilere maden kazalarında nasıl davranmalarının gerektiğine dair eğitim verilmiş olsaydı, İşçilere Soma madenine uygun maskeler dağıtılmış ve bu maskelerin nasıl kullanılacağı öğretilmiş olsaydı, İşçilerin kaza sonrası tahliyesi uygun olarak yapılsaydı bu kadar yüksek sayıda ölüm ve zehirlenmenin gözlenmeyeceğini belirtti.MADENLERDE YAŞAM ODALARI MUTLAKA OLMALIProf. Dr. Arbak, 10 Mart 2015 tarihli Resmi gazetede yayımlanan 29291 sayılı Maden İşyerlerinde İş Sağlığı Ve Güvenliği Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılması Hakkında Yönetmelikte; eski yönetmelikten farklı olarak solunum koruyucuları yerine Oksijenli Ferdi Kurtarıcıların tanımlandığını ve bunun da eski yönetmeliğe göre bir ilerleme sayılabileceğini ekledi. Eski yönetmelikten farklı olarak kaçışı kolaylaştıran Hayat Hattı’nın tanımlandığını ancak ısrarla Yaşam Odalarının organizasyonundan kaçınıldığını belirten Prof. Dr. Arbak, “Yaşam odaları; Otuz günün üzerinde yaşama şansı, Kişi başı günlük 2 bin kalori yiyecek, Kişi başı günlük 1 litre içme suyu,Telefon bağlantısı, Oksijen deposu, Klima, Elektrik için batarya sistemi, Karbondioksit temizleme filtreleri, İlk yardım çantaları bulunan ve 40 kişiye kadar -daha büyükleri de var- barınma şansı bulunan odalardır” diye konuştu.KURTULAN İŞÇİLERDE SİYAH AKCİĞER HASTALIĞI GÖRÜLDÜProf. Dr. Arbak, faciadan kurtulan işçilerde Kömür İşçileri Pnömokonyozu (Siyah Akciğer) hastalığının genç yaşlarda dahi yüksek oranda gözlendiğinin tespit edildiğini dile getirerek, “Siyah akciğer ilk kez kömür madencilerinde tanımlanan bir hastalıktır. Akciğerlerde kömür tozlarının birikmesi ve solunum işlevlerinin bozulması, akciğer filmlerinde lekelenmeler ile özetlenebilir. Dünyada 1990’lı yıllarda yıllık 29.000 ölüme yol açan siyah akciğer, 2013 yılında 25.000 ölümle sonuçlanmıştır. Siyah akciğerin olağan gelişimi uzun yıllarda gerçekleşirken Soma kazası sonrası kontrol edilen işçilerin üçte birinde daha kısa sürede gelişmiş olduğu gözlendi. Bu durum madenlerde toz kontrolünün de düzgün yapılmadığını göstermiştir” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz