Konut satışlarındaki payını yükseltmeye devam eden faizsiz konut şirketlerindeki hızlı artış, regülasyon noktasına ulaştı. FuzulEv Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Akbal, faizsiz konut ve otomobil finansmanı sisteminin yasal altyapısının şu ana kadar bulunmadığını ve Maliye Bakanlığı’nın BDDK bünyesinde konu ile ilgili bir çalışma başlattığını ifade etti.
Konut ve otomobil alımına yönelik tasarrufa dayalı faizsiz finansman sisteminin, özellikle faiz hassasiyeti bulunan ya da banka kredisindeki ek faiz maliyetini yüklenmek istemeyen kesimler tarafından ilgi gördüğünü belirten Akbal, Hükümet’in yasal düzenlemesiyle birlikte sistemin ve katılımcıların güvence altına alınacağını belirtti.
Türkiye’deki toplam konut satışlarından aldığı payın yüzde 15’e yaklaştığına işaret eden Akbal, yıl sonuna kadar yapılacak regülasyon ile sistemin yasal güvenceye kavuşmasının da olumlu etkisiyle payını iki kat artırmasını öngördüklerini söyledi.
Devlet güvencesi olmaması büyük risk
Son yıllarda artan talep, bu alanda faaliyet gösteren firma sayısındaki hızlı artış bazı riskleri de ortaya çıkardığını dile getiren Eyüp Akbal, “Hem bu alanda faaliyet gösteren firmalar için sermaye şartı aranmaması, hem de sisteme dahil olan katılımcıların bu firmalara yaptıkları ödemelerin devlet güvencesinde olmaması sisteme ilişkin önemli riskler yaratıyor” sözlerini kullandı.
Ankara ile regülasyon görüşmeleri başladı
2015 yılından bu yana sektöre birbiri peşi sıra girmeye devam eden firmaların etkisiyle bu alanda faaliyet gösteren firma sayısının 35We ulaşırken, sistem dahilindeki katılımcı sayısının ise 250 bin civarında olduğunun tahmin edildiğini belirten Akbal, “Yasal düzenleme için sektör adına Ankara ile görüşmeleri Fuzulev olarak yürütüyoruz. Sistemde şu ana kadar bir sorun yaşanmamış olmasının sistemin risk içermediği anlamına gelmediğini kamu otoriteleriyle paylaşıyoruz. Çünkü bu aslında bir ekonomik model. Ama daha önce çok ciddi
rakamlar oluşmadığı için hükümetin dikkati bu noktaya çekilmedi, herhangi bir kanuni düzenlemeye ihtiyaç görülmedi. Ama geldiğimiz nokta itibarıyla son 4-5 yıldır sektörde ciddi anlamda birçok firma çıkmaya başladı. Artık hükümetin dikkatini de çekmeye başladı. Kesinlikle bu sisteme bir regülasyon gelmesi lazım" diye konuştu.
Maliye Bakanlığı mevzuatı bu sene tamamlayacak
Şu anda süreci regüle etmek için görevli olan kurumun BDDK olduğunu belirten Akbal, Çalışmalar Hazine ve Maliye Bakanlığı'na bağlı olarak yürütüldüğünü ve kanuni düzenlemenin 2020 sonuna kadar yetişmesini beklediklerini belirterek sözlerini öyle sürdürdü.
“Ankara’daki görüşmelerimizde anladığımız, bu regülasyon geldiğinde firmalardan çok ciddi anlamda bir para istenecek. Nasıl bankacılık lisansı için çok ciddi sermaye şartı isteniyor, bizim sektördeki firmalar için de benzer bir şart olacak. Tabi banka kurmak için sadece sermaye yeterliliğiniz değil; tecrübeniz, ticari anlamda geçmiş dönemde yaşanmış herhangi bir olumsuzluğunuz olmaması önemli. Bütün bu unsurlar toplandığında bizim de karşımıza ciddi bir regülasyon çıkacak. Regülasyonla birlikte işlemler garanti kapsamına gireceği için talebin de önemli ölçüde artacak.”
“Kredili konuttaki gibi peşinata gerek yok”
TÜİK verilerine göre Türkiye'de geçen yıl toplam 1.35 milyon konut satılırken, bunların yüzde 25’inde konut kredisi kullanıldığını anımsatan Akbal, “Konut kredilerinde konut bedelinin yüzde 80'i için kredi çekilebilirken, faizsiz finansman sisteminde konut bedelinin tamamı için finansman sağlanabiliyor. Faizsiz finansman sisteminde peşinat zorunluluğu olmamasının özellikle dar gelirli ve birikimi olmayan kesim için bu modeli cazip kılıyor. Biz temel olarak ücret skalası düşük olup kısmi olarak para biriktirebilenlerin tasarrufuna talip oluyoruz.
Ortanın altında, dar gelirli kesim bizim asıl hedef kitlemiz. Sistem faiz hassasiyeti bulunan kesimin yanı sıra, faiz yükü almak istemeyenlerce de tercih ediliyor. Banka kredisinin getirdiği faiz yüküyle konuta toplam ödenen rakam ciddi şekilde artıyor. Kredi aldığınızda 2 kat maliyet oluşabiliyor. Tasarrufa dayalı faizsiz finans sisteminde ise paranın herhangi bir maliyeti olmuyor. Sistem herhangi ek bir mali yük içermediği için vatandaş rahatlıkla evine ve arabasına sahip olabiliyor. Sadece biraz sabretmek gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
(AA)