Yemeklerin yanına ek olarak ne yapsam diye düşünülünce akla ilk gelen yemeklerden olan erişte evde yapıldığında nefis bir tada sahip oluyor. Yaptığınız erişteyi çok uzun süre kullanma imkanınız oldukça pratik sonuçlar sağlıyor. Erişteyi yaparken ve kuruturken fark etmeden yaptığınız hatalar yüzünden tüm uğraşlarınız çöpe gidebiliyor. Bunu engellemek adına aşağıda bulunan detaylara dikkat edebilirsiniz.
Erişte, bir seferde bol bol yapıp uzun süre saklamak istediğimiz yiyeceklerin başında geldiğinden onu hazırladığımız malzemeler konusunda seçici olmalı, özellikle yumurtaları en tazesinden seçmeye özen göstermeliyiz ki erişteleri bozulmadan, uzun süre sağlıkla saklayabilelim. Aksi halde kullanacağınız malzemenin ömrü gibi eriştelerinizin de ömrü kısa olacak, verdiğiniz emekler de ziyan olacak demektir.
Bazı erişte tariflerinde süt yerine su kullanılması önerilebiliyor, kabul. Ancak unutmayın ki su, hazırladığınız hamurun daha kırılgan olmasına sebep olacaktır. Oysa erişte yapımı için daha tok yapılı ve dayanıklı bir hamura ihtiyacınız var. Aksi halde hem hamuru açarken, hem keserken hem de eriştelerinizi saklarken zorluk çekebilir, özenle yaptığınız eriştelerin çıt çıt kırıldığını görebilirsiniz. Buna ek olarak tabii ki sütle hazırlanan hamurun lezzeti de bir başka oluyor.
Erişte yaparken malzeme seçiminde dikkat etmeniz gereken bir başka konu da un seçimi! Erişte hamurunu kolayca yoğurup açabilmek için yüksek proteinli unları tercih etmeniz işlerinizi kolaylaştıracak, erişte hamurunuzun da tam istediğiniz kıvamda olmasını sağlayacaktır. Bunun için piyasada baklavalık un olarak anılan unları tercih edebilir, kullandığınız unun ambalajında protein oranının %13 veya daha üzerinde olduğunu belirten bir ibare bulunup bulunmadığını kontrol edebilirsiniz.
Malzemelerin seçimi kadar onları nasıl bir araya getirdiğiniz de önemli. Erişte yaparken unun ortasına mutlaka derince bir havuz açmalı ve yumurta başta olmak üzere tüm sıvı malzemeleri bu havuzun içine aktarmalısınız. Ardından kenarlardaki un yığınlarından elinizle yavaş yavaş orta kısma aldırarak hamuru karıştırmaya başlamalısınız. Eğer unun üzerine doğrudan sıvı malzemeleri aktarır, sonra da yoğurmaya başlarsanız hem un topak topak olacak hem de malzemelerin birbiriyle harmanlanması zorlaşacaktır.
Erişte hamurunu yoğurmaya başladınız, bir yandan un ilave etmeye devam ederken bir yandan da elinizle hamurun kıvamını kontrol ederek yoğurmaya devam ediyorsunuz... Birçok hamur işinde tercih ettiğimiz o yumuşak kıvamı yakaladığınızda "İşte oldu" diye düşünüyor olabilirsiniz ama aslında büyük bir hata ediyorsunuz demektir. Zira erişte için daha tok kıvamlı bir hamura ihtiyacınız var. Bu yüzden yoğurma işlemini unu azar azar ilave edip kontrollü bir şekilde sürdürmeyi ihmal etmeyin.
Hamuru doğru kıvama getirdiniz, yoğurma işlemini tamamladınız. İşte bu aşamada hamuru hemen bezelere ayırıp açmaya başlamak yerine en az 30 dakika üzerine nemli bir bez sererek dinlendirin. Böylece yoğurarak birbiriyle harmanladığınız malzemelerin oluşturduğu o lezzet daha da oturacak, sonrasında hamuru açmak dahi daha kolay olacaktır.
Yaptığınız hamurun miktarına göre hamuru bezelere ayırdınız, her birini tek tek güzelce açtınız. Klasik yufkadan biraz daha kalınca açtığınız bu erişte yufkalarını açtıktan sonra hemen ince ince dilimlemek yok. Öncesinde yufkalarınızı güzelce kurutmalısınız. Yalnız dikkat, güneşin altında çok fazla bekletir ve yufkaların çok kurumasına sebep olursanız bu sefer de şekil vermek zor olacaktır. Bu yüzden yufkaları kontrollü şekilde kurutmaya özen gösterin ve kolayca kesebileceğiniz bir kuruluk seviyesine geldiğinde kurutma işlemini tamamlayıp kesmeye başlayın.
Hafifçe kuruttuğunuz yufkaları güzel güzel dilimlediniz, şimdi yeniden kurutma zamanı! Aslında güneşten destek alarak doğal bir şekilde kurutmak en güzeli ama siz vakit ayıramıyor ya da "Bizim buralara güneş pek uğramıyor" derseniz onları fırında da kurutabilirsiniz. İşte tam da bu noktada dikkat etmeniz gereken ise erişteleri fırında kuruturken sık sık çıkarıp karıştırarak her yerlerinin eşit şekilde kurumasını sağlamak. Aksi halde eriştelerinizin her yeri eşit kurumaz, hepsinin rengi farklı olabilir, daha da kötüsü eriştelerinizin bir kısmı yanabilir.
Ve son aşama: Saklama! Özenle hazırladığınız erişteleri tüm yıl boyunca afiyetle yiyebilmek için onları doğru koşullarda saklamalısınız. Çoğunlukla çok yer kaplamaması adına plastik poşetlere pay edip saklayanlar oluyor ama onu sağlıklı bir şekilde saklamanın yolu ağzı hava almayacak şekilde kapanabilen cam kavanozlardan geçiyor. Aksi halde poşetlerde beklettiğiniz erişteler çok daha hızlı bozulabilir, hava alma riski daha yüksek olduğu için tadında, dokusunda değişmeler meydana gelebilir.