Japonlar hep harika bir doğaya kurulmuş evlerde, harika peyzajlar içinde mi yaşıyorlar?
Filmlerden, dizilerden bu tip evlere aşinayız, Japon evi dendiğinde bu aklımıza geliyor... Değil mi ama? Veya hatırlarsınız; Lost'ta Sun-Hwa Kwon'un Güney Koreli babası mafya partilerini böyle bir evde yapıyordu, Sin-Joo Kwon da garsonlarıydı hattâ! (Japonlarla Korelileri aynı milletten sanmamız başka bir tartışma konusu tabii ;) )
İşin aslı tüm dünya artık benzer standartlarda, İKEA ve benzeri mobilyalarla dolu benzer apartman dairelerinde yaşıyor. Dünyanın dört bir yanına yayılmış farklı gelenekler, kendilerini küçük ayrıntılarda belli edebiliyorlar... Filmlerde, dizilerde gördüğümüz otantiklik yok artık. Tek tipleştiğimizin kanıtları, hemen aşağıdaki fotoğraflarda ayan beyan ortada: 1. Japonya ile başlayalım. Burası Tokyo:
Filmlerdekine pek benzemiyor, değil mi? :)
Tokyo, dünyanın en kalabalık ve en pahalı şehirlerinden biri. Bu yüzden sadece çok zengin insanlar filmlerden aşina olduğumuz ferah, bahçeli evlerde yaşayabiliyorlar. Çoğunluk ise balık istifi gibi yerleşmiş, bu sıkışık, daracık apartmanlarda hayatlarını sürdürüyorlar.
Hemen içeri geçelim... Bir göz oda...
Tokyoluların yaşadığı bu küçük apartman daireleri çoğunlukla tek odadan oluşuyor. Salon ve yatak odası aynı oda, üstelik buzdolabı da burada duruyor. Güzel ışık alan bir balkonumuz var, ama balkona çıkmak için yatağın üstünden geçmek durumundayız...
Mutfak? Banyo?
Her ikisi de holün iki tarafındaki dolap benzeri kapıların ardına gizlenmiş durumda. İhtiyaç duyduğumuzda açıyoruz, işimizi halledip dolabı kapatıyoruz. Evin içindeki her şey en az yer kaplaması için dizayn edilmiş durumda... Tabii bizim aklımızda tek bir soru var; Japonlar yorgan hurçlarını, kışlıklarını nereye kaldırıyorlar!?2. Kameralarımızı İsveç'e çeviriyoruz:
Japonya'ya nazaran çok daha ferah bir yerleşimle karşı karşıyayız, yine de apartman alışkanlığı İsveç'te de almış yürümüş...
İsveç apartmanlarının dikkat çeken özelliği: Bodrumlar!
Türkiye'de genelde kömürlük olarak kullandığımız veya müteahhit yerden kazanmak yerine mimara izin vermeyi tercih ettiyse garaj olarak da iş gören bodrumlar... İşte o bodrumlar İsveç'te çok daha akıllıca kullanılıyor.
İsveç'te apartman sakinleri her daireye birer çamaşır makinası almak yerine, büyük kapasiteli çamaşır makinalarını bodruma yerleştirmişler; kirlileri aşağıya taşıyorlar, işi çözüyorlar. Her bodrumda apartman sakinlerinin kilerleri duruyor. Hattâ bodrum tasarımları öyle akıllıca ki, çamaşırlık ve kilerlerin yanında halâ otomobillerini ve bisikletlerini koyacak yerleri oluyor.
Dairelere baktığımızda içimiz açılıyor...
Çünkü İskandinav toplumlarında duvar renklerinin ve mobilyaların beyaz renkli olması on yıllara uzanan bir alışkanlık! Pencerelerde perde olmaması daha da ilginç bir durum tabii... Bir başka güzellik ise balkonlar!
Balkonları İsveç'te çok sık kullanamıyoruz tabii, malum, mevsim normalleri biraz fena... Ama kullandığımızda balkonları dinlenme, rahatlama alanları olarak ele alıyoruz.
(Yazarın notu: İsveç güzel memleket)3. İngiltere
Kabul edelim, İngilizler konut konusunda filmlerinde dürüst davranmışlar. Notting Hill'de de Hugh Grant bunlara benzer evlere girmişti, keza Sherlock Holmes da benzeri bir yerde yaşıyordu.
İngilizler, genelde şehir dışında yanyana dizilmiş bu az katlı bloklarda yaşıyorlar. Şehrin içindeki apartmanlar görünen o ki pek tercih edilmiyor.
Evin içinde önemli olan, ısının dışarı sızmaması.
Çünkü bu blokların çoğunda merkezi ısıtma sistemi yok. (bu konuda İngiltere'den daha mı gelişmişiz acaba?)Musluklar niye öyle!?
Bilmiyoruz, ama bu İngiliz bloklarında aynen böyle: Sıcak ve soğuk su muslukları birbirlerinden ayrı. Sıcaklığın korunması için her odanın tabanının halıyla kaplanmış olduğunu da ekleyelim :) 4. Apartman konusunda dünyayla uyuşmayan ülke: Avustralya!
Apartmanlarda yaşayanların sayısı gittikçe artsa da, halâ Avustralya vatandaşlarının %70'i müstakil evlerde yaşıyor.Evler 120 metre kare civarında, modern ve ferah bir dizayna sahip.
Birden fazla yatak odası, bazen de birden fazla oturma odasıyla Avustralya tam da yaşanası evlere sahip memleket olarak göze çarpıyor. Üstteki fotoğraflarda gördüğümüz üzere, bahçesi bile var!
E daha ne olsun? Avustralya vizesi, göçmenlik ve vatandaşlık işlemleri için şu linkten resmi bilgileri edinebilirsiniz :)
-
Türkiye'nin Akdeniz alışkanlıklarının temsili: İspanya
Evet, Türkiye'deki konutların ilk aynasına gelmiş bulunmaktayız... İspanyol vatandaşlarının birçoğu buna benzer apartman dairelerinde oturuyorlar. Gördüğünüz gibi balkonlarına da çay kahve içilecek, mahallelilerle okey oynanacak masayı da atmışlar. Açık renkli duvarlar, tabanda fayans kaplamalar...
Resmen Türkiye! Duvarın rengi ve fayanslar, sıcak yaz mevsimlerinde evin içinin serin kalmasını sağlıyor. Ancak soğuk kış günlerinde Avrupa ülkelerinin bir kısmından önde olduğumuz özellik İspanya'nın da canını sıkıyor: Merkezi Isıtma!
İspanya'daki evlerin büyük bölümünde merkezi ısıtma mevcut değil... Isınma sorununu elektrik sobalarıyla karşılıyorlar, bu yüzden de İspanya Avrupa'nın en çok elektrik faturası ödeyen ülkesi olarak göze çarpıyor.
Geniş mutfak tercih sebebi, yemekler de genelde salonda yeniyor!
Geniş mutfak, tüm ailenin bir arada olduğu yemek masası...
Annelerimiz görse mutluluktan ağlarlardı!6. Türkiye'nin doğu alışkanlıklarının temsili: Hindistan!
Şehir dışındakiler bahçeli evlerden, şehir içindekiler ise dış boyaları dökülmüş apartmanlardan ibaret. Hindistan hem evlerin iç tasarımı, hem de mahallelerin altyapı yoksunluğu ile resmen Türkiye'nin diğer yüzünü yansıtıyor. Doğu ve batı estetiğiyle karman çorman olmuş, estetiğin kendisi arada bir yerde unutulmuş...
Aynı üniversite ikiye giden oğlunun telefon faturalarıyla uğraşan, en sevdiği dizi Kiralık Aşk olan komşumuz Aysel Teyze'nin evi gibi!
Tüm bu estetik karmaşasının yanı sıra, odaların sayıları ve kullanım amaçları da Türkiye ile birebir uyuşuyor. Misafirin kabul edildiği salonlar, ayrı bir oturma odası, kalın perdelerin üstüne bir de güneşlik çekilmiş yatak odaları... ...ve yolları yarım yamalak asfaltlanmış banliyöler ile Hindistan, Türkiye konutlarının resmen öteki yüzü.
Kaynak: Brightside.me