Faruk Süren, o iddiaları yalanladı

Galatasaray’ın efsane Başkanı Faruk Süren bugün kendisiyle yapılan bir röportajın internet sayfalarında yayılması üzerine bir açıklama yaptı ve kendisinin röportaj vermediğini belirtti.

Faruk Süren röportajın hayali olduğunu bildirip şu açıklamayı yaptı:

“Röportaj verdiğimi bildiren Osman Tanburacı kendi yazdığı kitabının tanıtımı için ziyaretime geldi ve kitabını hediye etti. Bu süre içerisinde bir kahve içimi ve 15 dakika ayak üstü sohbetimiz oldu. Röportaj söz konusu değildi. Bugün yazılanların hepsi O’nun algılayıp, ürettiği ve kendi ifade ettiklerini, Benim söylediğim gibi yansıtarak röportaj şeklinde kamuoyuna duyurmuş. Benim kimse ile özel bir röportajım ve Galatasaray ile ilgili özel konularda açıklamam olmamıştır.”

Reklam
Reklam

Süren’in ağzından aktarılan sözler şu şekilde:

Şimdi bir benzetme yapacağım kimse alınmasın. Dursun kardeşimiz iyi bir insan, başarılı bir iş adamı ama Galatasaray bütçesi Dursun'u aşmış durumda. Dursun Özbek Alucra'dan Galatasaray'a gelmiş. Bu bir Anadolu çocuğunun Galatasaray'a futbolcu olarak gelmesine benzer. Artık o futbolcu Galatasaray'dan sonra Avrupa'ya transferi düşünmeli. Dursun Özbek de Avrupa'ya açılmalı.”

‘Cepten para vermek marifet değil'

Başkanın kardeşi Mehmet Özbek'in futbol şubesinin başına getirildiğini hatırlatan Süren şöyle devam etti: ”Kulüp yönetmek vizyon işidir. Transfer de belli kuralları olan bir iştir. Başkan Dursun Özbek de kardeşini değil profesyonel ünlü bir ismi Galatasaray'da göreve getirmeli, hatta mümkünse yurt dışından bir profesyonelle anlaşmalı ve futbol işini ona bırakmalıdır. Para yok demek marifet değil. Cepten para vermek de marifet değil! Marifet zor şartlarda gerekeni yapmaktır. Kriz ekonomisini yönetemeyenlerin liderliğe soyunmamaları gerekir.”

Reklam
Reklam

‘Türkiye'de artık burjuva yok, zengin köylüler var'

Türkiye gibi Galatasaray'ın da 2000 yılından sonra değiştiğini savunan sarı kırmızı kulübün eski başkanı, “Papermoon'da bile kaşığı sapından balta gibi tutup karşıdan dikine ağzına sokanlar var. Tarifim anlaşılmıştır umarım. Kol omuzdan bükülerek yüze dik duran kaşık, direk ağza giriyor. Demem o ki; Türkiye'de burjuva yok, zengin köylüler var artık” diye konuştu.