Psikolojik olarak çok 2 puan bıraktıklarını belirten Terim, “Hakemlerle ilgili görüşümüz olduğu zaman ceza yiyoruz. Bu iş korkakların işi değil. Faul bize göre. Herekse göre de faul herhalde. Biz bu hadiselere bu sene çok alıştık. Ben rakipler hakkında değil genel olarak söylüyorum. O pozisyondan evvel Mehmet Topal’ın pozisyonu ne? Lütfen arkadaşlar. VAR’a gider mi ya? Neden çünkü bir oyuncu atmış o istiyor ki oyunu eşitlesin. Beni, Ümit Davala’yı, Hasan Şaş’ı atarken Ali Palabıyık hiç tereddüt etmedi. Bu bize çok olmaya başladı. Biz baya bir şeylere karşı oynuyoruz gibi geliyor. Ben yıllarca bahanelere savunmayan adamım. 5-6 maç kalmış ama bu çok bariz. Bizim için hem puan olarak hem de psikolojik olarak çok önemli 2 puan kaybettik. İlk yarı pozisyon vermedik neredeyse. Pozisyonlar kaçırdık. Baskı kurduk, golü de zamanında bulduk. O golü yememiz lazımdı. Malatya maçında oynarken Mariano’nun sarı kartı dokunmadan verdi. Bize karşı çok cesurlar. Ben de 7-10 maç diye gidiyorum cezalarda. Herkes şikayet ettiğine göre futbol ailesi oturup bir hakeme mi yoksa TFF’ye mi güvensizlik var bunu iyi seçmemiz lazım” dedi.
"O KADAR ŞEY SÖYLEMEK İSTİYORUM AMA CEZA YİYORUM"
Belhanda’nın oyundan atılmamak için kendi isteği ile çıktığını belirten Terim, “İşin tekniğine gelelim. Belhanda’yı çıkarmak zorunda kaldım. O da bunu istedi. Atılabilirdi çünkü. Hocam ben atılırım büyük ihtimalle dedi. Ben de tamam devre arası alacağım dedim. Oyuna koyduğum arkadaşlarımdan katkı alamadım. Belhanda riskine de girmek istemedim. Daha baskı kurabilirdik, daha gol pozisyonu üretebilirdik ama onu yapamadık. En kısa sürede gol yemek bizi bozdu. Sonra üç gol pozisyonuna girdik olmadı. Her şeye rağmen kazanmamız gerekirdi. Hakemin o golde o kadar süre konuşması bir şey var demektir. Şimdi diyecekler puan kaybetti Fatih hoca konuşuyor. O kadar şey söylemek istiyorum ama ceza yiyorum. Takımın başında olmam gerekir. 1-0’dan sonra bazı şeyleri doğru yapmalıydı” şeklinde konuştu.
"BİZ BURADA GÜZEL ANILAR YAŞADIK"
"Galatasaraylı futbolcuların yakaladığı pozisyonlarda golü kendileri atarak Kadıköy’de kahraman olmak istemeleri, takıma bir ihanet mi” sorusuna Terim, “İhanet etme kelimesi çok ağır. Herkes gol atmak ister. Burada gol atıp kazandıran isim kahraman olmaz. Sadece maç kazandırır. Gelenek bozulmadı gibi söylemleri önemsemem. Biz tarihte güzel anılar yaşadık burada. Bir galibiyet olsa ne olacak. Ben onları çok önemsemiyorum” yanıtını verdi.
"HİÇBİR ŞEY KAYBEDİLMİŞ DEĞİL"
Tecrübeli hoca, şampiyonluk yarışı hakkında ise, “Sonuna kadar kovalayacağız. Sonuna kadar pes etmeyeceğimizi hep söylüyorum. Ama burada iki puan bırakmak beni çok üzdü. Bugün üç puanın rakamsal olarak yukarıya yaklaşmasının yanında psikolojik olarak da önemi vardı. Ama olmadı. Zaten olma imkanı da yoktu gibi görüyorum. Bu net. O yüzden çok üzgünüm. Ama 6 maçımız varsa 18 puan var demektir. Biz de bunları almak için elimizden geleni yapacağız. Hiçbir şey kaybedilmiş değil” yorumunu yaptı.
Terim, tribünlerden sarı-lacivertli taraftarların kendisi hakkında yaptığı kötü tezahüratlar hakkında ise, “Kimseye edilmesin. Bunu tasvip etmiyorum. Bizim sahamızda olduğu zaman müdahale ediyorum. Kötü söz sahibine aittir. Ne diyeyim ki?“ yanıtını verdi.