Sabiha Mutlu yaklaşık 1,5 yıl önce şiddet gördüğü gerekçesiyle kocası Samet Mutlu'ya boşanma davası açtı. Mahkeme, 5 yaşındaki kızlarının geçici velayetini annesine vererek çocuğun babasıyla ise haftada bir gün görüşmesini kararlaştırdı. Kızını alan Samet Mutlu, 23 Mayıs 2021 günü kızını annesine teslim etmedi. Bunun üzerine Sabiha Mutlu, kızını almak için Samet Mutlu'nun evinin önüne gitti. Samet Mutlu ile sokakta konuşmaya başlayan Sabiha Mutlu, "Çocuğumu saat 18.00'da getirmen gerekiyor, bu saate kadar durmasına gerek yok, mahkemenin kararına uymalısın" demesi üzerine sanık tokat atıp, pantolonunun ön kısmından çıkardığı silahla yakın mesafeden ateş etti. Sabiha Mutlu, bacağına isabet eden ilk mermi üzerine yere düştü. Sabiha Mutlu yerdeyken sanık Samet Mutlu dört el daha ateş etti. Ağır yaralanan Sabiha Mutlu felç kaldı. Olay sonrası kaçan ve daha sonra polise teslim olan Samet Mutlu tutuklandı. İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Samet Mutlu hakkında 30 Kasım 2021'de karar çıktı. Mahkeme yargılama sonunda Samet Mutlu'yu "Kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 15 yıl hapis cezası ve "Silahla tehdit" suçundan 2 yıl 1 ay hapis cezası olmak üzere toplam 17 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırdı.
Mahkeme Samet Mutlu hakkında verdiği hükmün gerekçeli kararını tamamladı. Gerekçede, sanık Samet Mutlu'nun Sabiha Mutlu'ya yönelik uzaklaştırma kararı olduğu hatırlatılarak olay günü çocuğunu annesine vermesi gerekirken saati geçirdiği ve teslim etmediği, bu nedenle Sabiha Mutlu'nun sanığın evinin önüne geldiği ve "Samet" diye seslendiği anlatıldı. Sanığın olay yerine giderken kızı Hülya'yı yanına almadığı, sanığın Sabiha Mutlu ile sesli hararetli bir şekilde konuştuğunun olayın tek görgü tanığı tarafından ifade edildiği kararda yer aldı. Sanığın savunmasında Sabiha Mutlu'nun kendisine "Seni bir daha yatağıma almıyorum, sana karılık yapmayacağım, kurusıkı Samet" dediği için erkeklik gururu rencide olduğundan silahını aracından aldığını iddia ettiği belirtilen kararda, Sabiha Mutlu'nun bu sözleri söylediğini ispatlar nitelikte tanığı ve delili bulunmadığı, savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu, bu nedenle Sabiha Mutlu'nun kendisini tahrik ettiğine dair savunmasına itibar edilmediği vurgulandı.
Gerekçeli kararda, sanığın konuşmaları sonrasında Sabiha Mutlu'ya tokat attığı sonrasında silahını alarak önce havaya iki el ateş ettiği, daha sonra Sabiha Mutlu'nun ayaklarına iki el ateş ettiği, Sabiha Mutlu'nun yaralanarak yere düşmesi üzerine de silahını bırakmayıp ateş etmeye devam ettiği anlatılarak "Sanığın eylemini, üzerine saksı gelmesi ve silahındaki mermilerin bitmesiyle sonlandırdığı, sanığın Sabiha'nın hayati bölgelerini de hedef aldığı ve eyleminin Sabiha'yı öldürmeye yönelik olduğu değerlendirilmiştir" ifadesine yer verildi.
Kararda, sanığın silahında yer alan tüm mermileri kullandıktan sonra olay yerinden hızlıca kaçtığı, tüm mermileri Sabiha Mutlu'nun üzerine ateşlediği, amacının öldürmeye yönelik olduğu şeklinde değerlendirildiği de belirtildi. Ayrıca çevreden saksı atılarak sanığın eylemini sonlandırılmasının amaçlandığı ve bu nedenle de eylemini gönüllü olarak değil, silahındaki mermilerin bitmesi nedeniyle sonlandırdığı da gerekçede vurgulandı. Kararda, sanık tarafından olay tarihinde telefonunu yanına almadığı için karakola gidip ambulans çağrılmasını talep ettiğini söylemişse de olay yerinde yer alan kişilerden veya tanıktan doğrudan ambulans için yardım istememesinin ya da Sabiha Mutlu'nun öncelikle arabasıyla hastaneye götürebilecekken olay yerinde bırakmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu da ifade edildi. Sabiha Mutlu ile aralarında boşanma davası bulunduğu, ortak ve sıkıntılı bir geçmişlerinin bulunduğu ve ortak çocukları nedeniyle de aralarında önceki olaylardan kaynaklı tartışma bulunduğu, sanığın ortak çocuğu da teslim etme amacıyla olay yerine gelmediği de dikkate alınan kararda, sanığın eyleminin öldürmeye yönelik olduğu ve teşebbüs aşamasında kaldığı anlatıldı. Sanığın önce havaya iki el ateş etmesi nedeniyle Sabiha Mutlu üzerinde ciddi şekilde korku ve endişe yarattığı bu nedenle "Silahla tehdit" suçundan alt sınırdan uzaklaşılarak ceza verildiği de kaydedildi.
Sabiha Mutlu yaşadıklarını şöyle anlatmıştı: “Beni kızımın yanında defalarca dövdüğü için boşanma davası açtım. Daha sonra tehdit etmeye başladı. Geçtiğimiz yıl otomobildeyken bana ateş etti, ölümden döndüm. Bu kez de öldürmeye gelmişti. Önce tokat attı, sonra ateş etti. Ben yere düştükten sonra da ateş etmeye devam etti. Bir taraftan ateş edip, bir taraftan da ‘Devlet benim. Bana kimse ceza veremez. Devlet bana ne yapacak? Seni öldürsem iki sene yatar çıkarım. Herkes çıkıyor’ diye bağırıyordu. Öldürülmekten korkuyorum. Kadınlar öldüğü zaman sahip çıkmanızın bir anlamı yok. Ben öldükten sonra 100 yıl ceza alsa ne olacak?”
DHA