Felçli hastalara Kızılderili tedavisi

Kökeni Aborjin, Kızılderili gibi bir çok yerli kabileye dayanan yardımcı tedavi "refleks terapi" felçten, serebral palsiye, migrenden, obezite ve depresyona birçok hastalıkta etkin sonuçlar gösteriyor

Doğuya özgün meridyen teorisi, akupunktur noktaları, Güney Amerika yüz haritaları ve klinik nörolojiyi de içeren birçok sistemin kombine edilerek kullanılanve eski doğu tıbbı esasına dayanmakla beraber Avrupa ve Amerikalı doktorların yaptıkları araştırmalar sonucunda yardımcı tedavi olarak kabul edilen refleks terapi, beyin, merkezi sinir sistemi ve hormonlar üzerinde etki sağlıyor.

Refleks Terapi uzmanı Fizyoterapist Dr. Gamze Şenbursa, AA muhabirine yaptığı açıklamada, refleks terapinin yoğunlaştırılmış ve ileri seviyede refleksoloji tedavisi olduğunu belirtirken, refleks terapinin kişiye özel planlanan bir tedavi olduğunu veher hastadaki uygulamanın farklı olduğunu söyledi.

Reklam
Reklam

Refleks terapi ile Serebral Palsi (CP), Mental Motor Reterdasyon(MMR), felç, epilepsi, konuşma bozuklukları, genetik hastalıklar, algı ve dikkat eksikliği, obezite, denge problemleri, yorgunluk, migren, hormonal sisteme ait bozukluklar, stres yönetimi üzerinde çalıştıklarını anlatan Şenbursa, yüzden, elden ve ayaktan uygulamalar yaptıklarını, hastadaözellikle sinir sistemiyle ilgili bir problem ya da beyin hasarı varsa, yüzden çalışmayı tercih etiklerini söyledi. Şenbursa, şöyle devam etti:

"Bir kafatasını düşünün; kafatasında bir sürü boşluklar ve çentikler vardır. Bu boşluklar ve çentiklerden sinirler sonlanır, dolayısıyla biz yüzde bulduğumuz noktalarla sinirin gövdesinde ve çıkış yerinde uyarı yaratabiliyoruz. Böylelikle hem sinirde yenilenme, yeni hücre oluşmasını sağlıyoruz hem de beyinde korteks üzerinde yaptığımız çalışmalarla beyin hücresinin yenilenmesini de sağlayabiliyoruz. Bu zamana kadar felç ve serebral palsideinanılmaz sonuçlar aldık. Tabiibunlar uzun soluklu tedaviler. Örneğin 5 sene önce hasta bana geldiğinde ne mental olarak ne motor olarak hiçbir hareketi yoktu, tamamen aileye bağımlı ve yatan bir çocuktu. 5 sene sonrasında bu çocukilkokula başladı. Tabii ki normal bir çocukgibi öğrenmesi o kadar hızlı olmadı ama okuma yazma öğrenebildi, matematik hesabı yapabilecek pozisyona geldi. Serebral palside sonuçlarımız yüzde 90'ın üzerinde diyebiliriz. Onun haricinde felç hastasında çok fazla çalıştım. Zaten bu tarz hastalarda asılında uyarılması gereken bölgeler bellidir, benzerdir, normal aktif hayatına yüzde 100 dönen hastalarım oldu"

Reklam
Reklam

Migren hastalarında 10 seans gibi çok kısa süreçlerde atakları tamamen kestiklerini, depresyon hastalarında bir seans sonrasında bile başarı elde edebildiklerini ifade eden Şenbursa, obezitede de eğer hormonal sisteme ait bozukluk varsa, bunudüzenleyerek, kişinin genel yaşamını, sağlığını düzelttiklerini belirtti.

-Aborjinlerden alınan teknikler var-

Refleks terapinin 15teknikten oluştuğunu anlatan Şenbursa, bu tekniklerden bazılarının Aborjinlerden alındığını söyledi. Şenbursa şunları kaydetti:

"Bu tekniklerin içinde direkt kabileyle beraber oturup grafik olarak çıkarılmış nöroanatomiyle bağdaştırılmış haritalar var, İspanya'da birkaç tane doktorun akademik olarak çalıştığı ve ispatladığı teknikler var dolayısıyla aslında eski ve yeninin karması diyebiliriz. Refleks terapitam olarak alternatif değil çünkü bilimsel kanıtlanmış teknikler de var içinde ama hiçbir şekilde kanıtlanamamış kökeni tamamen yerlilere dayanan, yerli kadınların haftalık olarak düzenli olarak kendilerineyaptığı tedaviler de var. Aslında onların mantalitesi koruyucu hekimlik günümüzde Türkiye'de şu anda yavaş yavaş oturan bir mantalite, hiçbir hastalığa sahip olmamak için, tamamen sağlıklı kalabilmek için haftada bir gün mutlaka yerli kadınları bu teknikleri kendilerine uygulatıyorlar. Sadece Aborjinler değil, Kızılderililer gibi bir sürü kabile var. Çocuklara da 7 yaşına kadar sağlıklı, gelişimleri düzgün olsun diye bu teknikleri uyguluyorlar." (AA)

Reklam
Reklam