Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç'tan "takım harcama limiti" açıklaması: (1)

"Aynı kredilere ait faiz ve anapara harcamalarının limitlerinin farklı bir şekilde hesaplanmasının hukuki ve finans tekniği açısında kabul edilebilir olmadığını ifade ettik. TFF Tahkim Kurulu reddetti. Harcama limitleriyle ilgili artış başvurusunu ise TFF Sicil Kurulu'na yaptık" - "Bu model çalışacaksa 4. senede muhtemelen, 5. senede ise kesin çökecek. Eksi harcama limiti diye bir şey olmaz. Bir tişörtün herkes tarafından giyilmesi bekleniyor" - "İmzalayan kulüplerin memnuniyetini sorgulamak lazım. İmzalayan kulüplerden memnun olanını 1'i hariç henüz görmedim" - "Bu 250 milyon liralık anapara, 5 yıllık süre en fazla Trabzonspor'a yarıyor. İnsan ister istemez düşünüyor. Trabzonspor'a göre kurgulanmış bir model, zorunlu olarak diğer kulüplere aynı model sunulmuş" - "Başvurumuz engellenmeye çalışılıyor. Türkiye Futbol Federasyonu bilgi sızdırıyor" - "3 Temmuz'da Fenerbahçe'nin şampiyonluğunu elinden almaya çalışan o örgüt. Bugün başka aktörler bizi şampiyon yapmamak üzere benzer bir zihniyette çabalıyor"

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, takım harcama limitine uygulanan faiz oranı konusunda yaptıkları itirazın Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Tahkim Kurulu tarafından reddedilmesiyle ilgili, "Aynı kredilere ait faiz ve anapara harcamalarının limitlerinin farklı bir şekilde hesaplanmasının hukuki ve finans tekniği açısında kabul edilebilir olmadığını ifade ettik. TFF Tahkim Kurulu reddetti. Harcama limitleriyle ilgili artış başvurusunu ise TFF Sicil Kurulu'na yaptık." dedi.

Ali Koç, sarı-lacivertli futbol takımının ikinci yarı hazırlıklarını sürdürdüğü Antalya'nın Belek Turizm Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi.

Reklam
Reklam

Tahkim Kurulunun itirazları incelediğini belirten Başkan Koç, "Biz başvuruda bulunduk. İki ayrı itirazımız oldu. Birisi Beşiktaş'ın itirazına benzer. Borçlarımızın yüzde 80'i döviz kuru. Faizlerin hesaplanmaya olan etkisi gözden geçirilmeli. Hesaplamalarda yüksek faiz kullanılıyor. Burada çıkan faiz rakamı var. Tahmini bir faiz rakamı kullanmanın anlamsız olduğunu ifade ettik. Türkiye Futbol Federasyonu da böyle düşünüyor. Onlar da bunu manasız ve mantıksız buluyor. Ancak ne hikmetse doğru yolu bulmakta bir engel var gibi ilerleyemiyoruz." ifadelerini kullandı.

Harcama limitlerinin hesaplanma yöntemine de itiraz ettiklerini aktaran Ali Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Faiz giderleri sadece futbol operasyonlarını kapsıyor. Yani futbol operasyonlarından kaynaklı kredilerin faizinden bahsediyoruz. Ancak anapara ödemeleri, hem futbol hem de derneğin kredilerinin anapara ödemelerini kapsıyor. Aynı kredilere ait faiz ve anapara harcamalarının limitlerinin farklı bir şekilde hesaplanmasının hukuki ve finans tekniği açısında kabul edilebilir olmadığını ifade ettik. TFF Tahkim Kurulu reddetti. Bir nebze anlayışlı karşılıyorum. Müthiş bir kamuoyu baskısı var. Tam da reddedilen başvurumuz bu. Harcama limitleriyle ilgili artış başvurusunu ise TFF Sicil Kurulu'na yaptık."

Reklam
Reklam

Sarı-lacivertli kulübün başkanı, şöyle devam etti:

"Bu işin ileriye dönük olarak niye çökeceğini ve talimatnameyi detaylı bir şekilde anlatıyoruz Fenerbahçe Kulübü olarak. Bu işi doğrudan kurgulamak varken, bugünden birkaç sene sonra sonuç vermeyeciği aşikar iken, banka temsilcileri böyle derken, kulüpler ve TFF bunun farkındayken, belli konularda marka olmuş bilinen insanlar birkaç sene sonra çökecek bir sistemi sanki çökmeyecekmiş gibi niye bu şekilde ilerliyoruz? Bunu başında kurgulamak varken niye şimdi böyle gitsin sonra bakarız anlayışındayız?"

- "Niye başından doğru bir model kurgulamıyoruz?"

Süper Lig kulüplerinin Türkiye Bankalar Birliği ile yapmış oldukları mevcut anlaşmanın sorunları ortadan kaldırmayacağını vurgulayan Ali Koç, şöyle konuştu:

"Niyet iyi ama sonuç çare mi? Olmadığını anlatmak istiyorum. 5 yıllık bir yeniden yapılandırma sunuluyor. İlk 2 sene anapara ödemesiz ama faiz ödemesi var. Üçüncü sene yüzde 5. Dördüncü sene yüzde 15. Beşinci senede de anaparanın yüzde 80'i ödenecek. Anapara, kulüplerin harcama limitlerini hesaplamada en önemli unsur. 5. yıl yüzde 80 anapara ödendiğinde harcama limitlerinin eksi çıkacağı herkes tarafından biliniyor. Bunu sorunca oraya gelince bakarız durumu var. Anapara ödemeyenlerin harcama limitleri yüksek çıkabiliyor. Üç büyük rakip yeniden yapılandırma yaptığı için yüksek çıkabiliyor. Bu model çalışacaksa 4. senede muhtemelen, 5. senede ise kesin çökecek. Eksi harcama limiti diye bir şey olmaz. Bir tişörtün herkes tarafından giyilmesi bekleniyor."

Reklam
Reklam

- "İmzalayan kulüplerden memnun olanını 1'i hariç görmedim"

Fenerbahçe'nin rakiplerine göre en fazla borç sıkıntısı yaşayan kulüp olduğunu anlatan Başkan Koç, şunları kaydetti:

"Ödeme gücümüz farklı, miktarlar farklı. Diğer kulüpler için de benzer şeyler geçerli. Bir bedenin herkese uyması mümkün değil. Birinci günden temerrüte düşüyoruz. İmza attığımızda 250 milyon Fenerbahçe Kulübünün hiçbir ihtiyacını karşılayamıyor. Beş yılda da bu borçların ödenmeyeceğini konuşuyoruz. 5. yıl gelince takla atacağız. Niye başından doğru bir model kurgulamıyoruz? 10 yıl yapalım, 2-3 sene anapara ödemesiz ve faizsiz. Talimat öyle diyor. İmzalayan kulüplerin memnuniyetini sorgulamak lazım. İmzalayan kulüplerden memnun olanını 1'i hariç henüz görmedim."

- "En fazla Trabzonspor'a yarıyor"

Ali Koç, Türkiye Bankalar Birliği ile yapılan anlaşmanın en fazla Trabzonspor'a fayda getirdiğini aktardı.

Sarı-lacivertli kulübün başkanı, şöyle konuştu:

"Kulüpler Birliği Vakfı toplantısında Mustafa Cengiz, 'Sizin yapılandırma ne durumda? İyi haber bekliyoruz' dedi. Birazcık daha derine indiğimizde geldiğimiz noktada, bu 250 milyon liralık anapara, 5 yıllık süre en fazla Trabzonspor'a yarıyor. İnsan ister istemez düşünüyor. Başkanları da şubatta ne kadar kötü durumda olduklarını ifade ediyor. Ne olduysa mayısta rahatladıklarından bahsediyor. Ne oldu o arada bilinmiyor. İnsan ister istemez düşünüyor. Trabzonspor'a göre kurgulanmış bir model, zorunlu olarak diğer kulüplere aynı model sunulmuş..."

Reklam
Reklam

Hem talimatnamenin hem de yeniden yapılandırmanın çözüm olmayacağını dile getiren Ali Koç, "Yapamayacağımız bir şeye 'yapacağız' demek istemiyoruz. Çok ağır şartlar da var. Belki de genel kurula gidip müsaade almamızı gerektirecek unsurlar." diye konuştu.

- "Harcama limitleriyle ilgili talebimiz olmamıştır"

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, harcama limitlerini arttırılması ve tekrar düşürülmesi ile ilgili Türkiye Futbol Federasyonundan herhangi bir taleplerinin olmadığını ifade etti.

Harcama limitlerinin yüzde 30'dan 40'a çıkarıldığında henüz TFF ile toplantı yapmadıklarının altını çizen Koç, şu ifadeleri kullandı:

"Fenerbahçe'nin harcama limitinin 30'dan 40'a çıkmasında ve inmesinde hiçbir talebi olmamıştır. Açın sorun TFF'ye. Bize 30'dan 40'a çıkarılacağı ifade edildiği zaman zaman sistemin çalışmayacağını belirtmiştik. Hayretle izliyorum. Bize telkinde bulunan kulüpler var. TFF ile toplantı yaptık. Haklı argümanlarla anlattık. Siz de anlatın federasyona. Bu 50'ye çıksın dedik. 'Bize de mantıklı geldi' diyen kişi basına '30'a insin imza atarız' diyor. Bu sezon geçiş olsun, yüzde 50'nin altına düşmesin telkininde bulunan çok başkan oluyordu. Farklı konuşan başkanlar var. Arada telefonlar mı geldi? Ne yapıldı? Kamuoyu algısı yaratıldı mı? Bakmak lazım. Bu işin özünün sıkıntıda olduğunu başında beri söylüyoruz."

Reklam
Reklam

- "Türkiye Futbol Federasyonu bilgi sızdırıyor"

Ali Koç, Fenerbahçe'nin harcama limitiyle ilgili Türkiye Futbol Federasyonunun bilgi sızdırdığını iddia etti.

Sarı-lacivertli kulübün başkanı, şunları söyledi:

"Başvurumuz engellenmeye çalışılıyor. Türkiye Futbol Federasyonu bilgi sızdırıyor. İki gün evvel bizi bazı medya mensupları aradı. Onlara Fenerbahçe'nin rakamları veriliyor. Bu kişiler 'Haber yapmamız isteniyor' diyor. Hatta rakamı da yuvarlak 85 diyorlar. Biz de 82. Bir mekanizme Fenerbahçe'yi transferde hareket edemeyeceği bir hale getirmek için harcama limitlerini içeriden sızdırıyor. Haber yapmasını istiyor. Bunlar da bize görüş soruyor. Biz böyle öğreniyoruz. Benzer şey lisans kuruluna yaptığımız başvuruyla da alakalı. Kendi imkanlarımızla devletten kaynak almadan buraya kadar işi getirebildik. Yeniden yapılandırma yapamadığımız için yapabildiğimiz bankalar ile münferiden yapılandırma yaptık ki anapara ödemelerimiz daha düşük olsun. Bunlardan birini TFF'ye verdik. Kabul edildi. Şimdi birebir aynı başvuruyu verdik. Şimdi tereddüt ediliyor, daha fazla kamuoyu baskısı yaratılsın diye içeriden bilgiler veriliyor. Sabırımız taştığı dediğim bu."

Reklam
Reklam

- "3 Temmuz ruhunu diriltmenin zamanı geldi"

Fenerbahçe'nin geçmişte olduğu gibi yine haklarının yenmek istendiğini savunan Ali Koç, şöyle konuştu:

"Taraftarlara sesleniyorum. Artık 3 Temmuz ruhunu diriltmenin zamanı geldi. Fenerbahçe'nin haklarının yendiği, saldırı altında olduğu ve hedef edildiği ortamda iş başa düşüyor. Savunma durumuna getirilmiş vaziyetteyiz. 3 Temmuz'da Fenerbahçe'nin şampiyonluğunu elinden almaya çalışan o örgüt. Bugün başka aktörler bizi şampiyon yapmamak üzere benzer bir zihniyette çabalıyor. Biz başvuru yaptık. Kabul edilmediğinde büyük sıkıntılar olacak. Başvurumuz haklı ve meşrudur."

- "Mustafa Cengiz, Fenerbahçe'nin adını ağzına almadan atışlar yapıyor"

Ali Koç, Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz'e eleştiride bulundu.

Sarı-kırmızılı kulübün başkanının yaptığı açıklamaların futbola zarar verdiğini aktaran Koç, "Sayın Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz zaman zaman Fenerbahçe'nin adını ağzına almadan böyle atışlar yapıyor. Tabii ki sempatik olmak, taraftarınıza, tribünlere şirin gözükmek, koltuğu daha sağlamlaştırmak bir başkanlık yöntemi olabilir ama çok kısa vadeli başkanlık anlayışı. Çünkü futbola zarar veriyor. Onlar bunu yaptıkça biz cevap vermek zorunda kalıyoruz. Yok efendim maç oynanırken kurallar değişir mi diyor, 2011-2012 sezonu play-off'unu örnek gösteriyor ama orada da değişmişti diyor. Ya bilgi sahibi değil ya gözümüzün içine bakarak gerçekleri saptırıyor ya da yanlış yönlendiriliyor. 2011'deki play-off 23 Ağustos'ta Kulüpler Birliği'nde açıklandı, 25'inde fikstür çekildi. 9 Eylül'de ligler başladı. Dolayısıyla neden bahsediyor, inşallah bu yaşına gelmiş bir adam kamuoyunun gözüne baka baka bilerek yalan söylemiyordur. İnşallah yanlış bilgilendirilmiştir. Atlama olmuştur." diye konuştu.

Reklam
Reklam

TFF'nin daha önce açıkladığı ve kulüplerin menajerlere ödediği ücretlerle ilgili görüşlerini aktaran Başkan Koç, şöyle devam etti:

"Şeffaflıktan bahsediyor, şöyle bize bir dokunduruyor. Biz KAP'a açık diyoruz, bildiriyoruz diyor. Biz de gereken şeyleri KAP'a bildiriyoruz. Hiçbir farkı yok. Şeffaflıktan bahsetmek gerekirse size bir dosya dağıtacağım. Bu talimatlara aykırı olmayabilir ama şeffaf mı değil mi kamuoyu karar versin. Geçen sene mart sonunda TFF'de bir tane liste yayınlandı. Bu liste kulüplerin menajerlere ödediği paralar. Şeffaf olmayan Fenerbahçe Kulübü o sene yaptığı açıklamalarla 2,6 milyon avro menajerlik ücreti ödemiş. Yaptığımız transferlere bakınca yüzde 9,5-10 arası. Bütün Süper Lig ise 4,4 milyon avro 107 bin dolar ve 1,7 milyon TL... Fenerbahçe Spor Kulübü açık arar en yüksek menajerlik ödemesi yapmış. En az menajerlik ödemesi yapan Galatasaray, 10 bin avro. 2018 yılında yapılan bütün transferlere Galatasaray Kulübü 10 bin avro menajerlik ödemesi yapmış. Mitroglou, Muğdat Çelik, Nagatomo, Ndiaye, Onyekuru, Emre Akbaba, Luyindama, Ömer Bayram, Rodrigues, Caroll bütün bu oyuncular alınmış ama topu topu 10 bin avro menajerlik ücreti ödenmiş. Bunu şöyle söyleyebilirsin, ben bunu futbolcu ödemelerinin içerisine koydum, talimatlara aykırı değil. Bu şeffaf mı değil mi, vergi açısından nasıl ele alınmalı, Balıkesirspor bile 7 bin 500 avro menajerlik ücreti ödemiş. Bu kadar oyuncuyu alıp 10 bin avro menajerlik ücreti ödemesi şeffaf mı değil mi, kamuoyunun takdirine bırakıyorum."

Reklam
Reklam

- Trabzonspor'a tepki

Trabzonspor Kulübüne eleştiride bulunan Ali Koç, sözlerini söyle sürdürdü:

"Trabzonspor sağolsun Türkiye'de haklı, adil rekabetin bekçisi konumunda neredeyse gün aşırı konuşmalar yapıyor. Onlara da burada bir kez daha genç kadro ile oynuyorlar, ciddi anlamda bütçelerini düşürdüler. Burada iyi yapılan şeylere de değinmemiz gerek ama sırtını devlete dayamış, stadını devlet yapmış olabilir. Türkiye'de pek çok stadı devlet yapıyor. Sayın Ünal Karaman istifa etti. Hiçbir şekilde bizi ilgilendiren bir konu değil ama böyle zorla konunun içerisine çekiliyoruz. Hatırlayın bizim hocamızın istifası söz konusu değil, 1 hafta boyunca istifa edeceği konuşuldu. Sayın Karaman istifa etti, iki gün resmi açıklama yapılana kadar gazetelere yansımadı. O da bizim işimiz değil ama biz bu kavganın içerisine çekiliyoruz. Koskoca bir şehrin belediye başkanı kendi hocalarının istifası, istifanın akabinde artık o camiada istifanın sebepleriyle ilgili ne gibi dedikodular, haberler, doğru, yanlış, haklı, haksız o da bizi ilgilendirmiyor, dolaşıyorsa... Bizi tek ilgilendiren konu o gün Rize'den deplasmandan dönüyorduk, Trabzon'dan geçip uçağa binecektik. Tek düşüncemiz uçağa sağsalim binip gitmekti. Anladığım kadarıyla orada sıkıntılar oluyordu. Ama bu karmaşayı dönüp Fenerbahçe Spor Kulübü'ne bağladılar. Koskoca şehrin belediye başkanı, bu açıklamayı yapıyor. Bu açıklamada, bütün burada Sayın Karaman'ın istifası ve bunun bazı bakanlarımızla ilişkilendirilmemesi gerektiğini ifade ederken, yine Fenerbahçe, yine devre arası, yine ahlaksızlık, yine başaramayacaklar diyor. Nereden aklına esti? Bu cinlik nereden? Bu saygısızlık nasıl? Gerçi tepkiler üzerine hemen kaldırdı ama ben bunu niye gündeme getiriyorum, hiç ilgimiz olmayan bir konunun içerisine çekildik. Burada maddeler var, 5. maddede bir bakandan bahsediyor, Trabzonspor'un hiçbir zaman işleyişine karışmadı, sadece Trabzonspor yönetimi hangi konuda kapısını çalarsa yardımcı oldu. Öyle bir yardımcı oldu ki iflas ettiği denilen kulüp yeniden şampiyonluk yarışına girdi. Nasıl yardım? Ben merak ediyorum? Bu kadar kısa sürede, şubattan mayısa kadar. Yine bu tartışmayla ilgili bir milletvekilimiz tweetler atıyor. Burada da Trabzonsporumuzun 865 milyon TL'lik yapılandırmayla tüm kulüplere, kişilere ve menajerlere ödemesini yapmasına vesile olan bakan beyden bahsediyor, bu denli çok sevdiği bir kulübün başarısından başka bir beklentisi olmadığını biliyoruz. Olabilir, bu da bizi ilgilendirmiyor."

"Soruyorum, Sayın Ağaoğlu'na kaç devlet kurumu stadınızda loca aldı. Ne kadar aldı? Ne paralar verdi?" diyen Ali Koç, "Türkiye'nin en pahalı locaları bizim stadımızda, gelin karşılaştıralım değerlerini. Bir adım daha öteye gidiyorum, Trabzonsporlu olmayan ama bir şekilde devletle iş yaptığı için Trabzon'da loca alan iş adamları var mı? Bizim bu destekte hiç gözümüz yok ama çıkıp adil rekabet diye böyle konuşmasın. Türkiye'nin en büyük medya grubu tarafından sahipleniliyor, devlet ciddi anlamda yardım ediyor. Onlar da açık açık söylüyorlar, ben söylemiyorum sizin belediye başkanınız, milletvekiliniz söylüyor. Yeter artık. Dolayısıyla bunları söylemek zorunda kalmak dahi beni üzüyor. Ama ben artık Türk sporunda barış olsun, omuz omuza verelim, sorunları giderelim, yok geçti artık. Siz anlamıyorsunuz o dilden." şeklinde konuştu.

Fenerbahçe taraftarına birlik olma çağrısında bulunan Ali Koç, "Tekrar ediyorum Fenerbahçelilere. 2011, 3 Temmuz'da şampiyonluğu elimizden almaya çalıştılar, yekvücut kulübümüze sıkı sıkı sarıldık, birbirimize sarıldık ve sahip çıktık. Şimdi şampiyonluğumuzu engellemeye çalışıyorlar. Belki aktörler ayrı, zihniyet aynı. Lütfen artık kısır çekişmeleri bırakın neyin ne olduğunu daha iyi anlayın. Güzel bir laf vardır, 'arsız güçlü olunca haklı suçlu olurmuş' diye. Sanki öyle bir dönemden geçiyoruz Fenerbahçe söz konusuysa." dedi.

Türkiye Futbol Federasyonunun da işinin zor olduğunu belirten Başkan Koç, "TFF'ye de bir çift laf söylemek istiyorum. Zor işiniz çok zor. Allah yardımcınız olsun. İnşallah en iyi kararları, en bağımsız şekilde verebiliyorsunuzdur. Daha evvel de söylediğim gibi Türkiye'de adil rekabet, iyi bir futbol dünyası için elimizden ne gerekiyorsa yapmaya razıyız. Ama çıkarlarımız konusunda da son derece kararlıyız. Herhangi bir dosyada, davada, avantajlı, dezavantajlı konularda olabilir, hukuki ve finansal argümanlar olabilir. Söz konusu harcama limitleri ise veya harcama limitlerindeki konuyla hiçbir farkı yok. Bizim lehimize ve aleyhimize olan unsurlar var ama ne hikmetse hep Fenerbahçe aleyhine olan hususlar sızdırılıyor. Yine ne hikmetse belli başlı medya mecralarında büyütülerek çıkartılıyor. Ondan sonra başka kulüplerden görüş alınıyor. Bu oluşturulan kamuoyundan federasyonun manevra alanı kısıtlanıyor, onlar da ister istemez rüzgara doğru karar vermek zorunda kalıyorlar. Ama lehte olan hiçbir bilginin federasyondan sızmaması da bize çok enteresan geliyor. Pek çok bilgi var lehte." diye konuştu.

(Sürecek)

Anahtar Kelimeler: