Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu 6 sanığın yeniden yargılandığı davanın Çağlayan Adliyesi İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yarın yapılacak karar duruşması öncesi, tüm dengeleri değiştirebilecek bir gelişme yaşandı. Fethullah Gülen’in 25 Aralık soruşturması kapsamında, “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” suçuyla yargılanmasını talep eden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın iddianamesinde, Fenerbahçe Kulübü’nü ele geçirmek üzere söz konusu suç örgütü tarafından kumpas kurulduğu saptaması yapıldı.
3 Temmuz 2011’de başlayan şike soruşturmasında “şike yapmak ve örgüt kurmak” suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası alan ve 1 yıl ceza evinde yattıktan sonra Yargıtay tarafından yeniden yargılanma talebi kabul edilen Yıldırım ve 6 sanığın avukatlarının, yarın İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne görülecek davaya söz konusu savcılık iddianamesini de ekleyerek beraat kararı isteyeceği öğrenildi.
5. duruşması 15 gün önce yapılan ve mahkeme başkanı tarafından 5 Ekim’e ertelenen davanın karar aşamasında ortaya çıkan bu bilgilerin, sanıklar lehine değerlendirilme olasılığının yüksek olduğu öğrenildi.
Kişilik suikastı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın mahkemeye gönderilen iddianamesinde şike davası ve Fenerbahçe Kulübü ile ilgili bölümü aynen şöyle:
“Örgütün kendi sahasında mücadele edebilmesi için ilgili ilgisiz bütün soruşturmalar CMK 250 kapsamına dahil edilmiştir. Hiç alakasız yere daha sporda şiddet yasası yokken başlatılan şike soruşturması, güncel koşullarda sadece dolandırıcılık konusu edilebilecek iken, silahlı örgüt soruşturması kapsamında Fenerbahçe Spor Kulübü’ne karşı yapılan operasyon, CMK 250. maddesi kapsamında yapılmıştır. Bu soruşturmalar daha hazırlık safhasında iken bütün deliller kamuoyuyla paylaşılmış, suçluluğu sabit olmamış insanlara kişilik suikastleri yapılmıştır. Bu davaların çoğu hakkında daha sonra kumpas olduğuna dair kararlar verilmiş, bir kısmı hakkında yeniden yargılama faaliyeti başlamıştır.”
Yıldırım iddia etmişti
Başkan Aziz Yıldırım, Metris Cezaevinde yatarken 29 Mart 2012 tarihinde Milliyet gazetesine verdiği röportajında, “Bu iş artık şike davası olmaktan çıktı, Aziz Yıldırım’ı yok etme davasına döndü. Kurgulayanlar var. Onların kim olduğunu kamuoyu biliyor. Bir süre sonra tahliye edilirsem bile çok iyi biliyorum, cezaevinde yattığım süre ile ilgili suç yükleyecekler bana. Amaç belli” ifadeleriyle bugün suç örgütü kurmakla suçlanan Fethullah Gülen’e göndermede bulunmuştu. Yıldırım ceza evinden çıktıktan sonra çeşitli medya kuruluşlarına yaptığı açıklamalarda aynı konuya vurgu yapmıştı.
CMK 250 nedir?
Ceza Muhakemeleri Kanununun 250. madde hükmü, Türk Ceza Kanununda yer alan;
a Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçu,
b Haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde cebir ve tehdit uygulanarak işlenen suçlar,
c İkinci kitap dördüncü kısmın dört, beş, altı ve yedinci bölümünde tanımlanan suçlar (305, 318, 319, 323, 324, 325 ve 332 nci maddeler hariç) olarak tanımlanıyor.