Gülseren Budayıcıoğlu’nun aynı isimli romanından uyarlanan, gerçek bir aşk hikayesinin konu alındığı Camdaki Kız'ın dün akşamki bölümünde yer yerinden oynadı. Camdaki Kız'ın dikkat çeken karakteri Feride İpekoğlu, 29 Aralık Perşembe akşamı ekrana gelen yeni bölümde yaşamını yitirdi. Peki, Feride İpekoğlu kimdir, neden öldü?
Kanal D’nin üç sezondur ekrana damga vuran reyting rekortmeni dizisi Camdaki Kız'ın dikkat çeken karakteri Feride İpekoğlu, dün akşam ekrana gelen 63. bölümünde yaşamını yitirdi.
Kızı Nalan’a uyguladığı baskılar nedeniyle izleyenleri kızdıran, ailesine yapılan yanlışlar karşısındaki dik duruşuyla da takdir toplayan Feride, dramatik ölümüyle seyirciyi derinden etkiledi. Kanal D ekibi, dizideki bu beklenmedik ölüm için çok farklı bir iletişim çalışması yaptı.
30 Aralık Cuma günü Milliyet ve Posta gazetelerinde Feride İpekoğlu için vefat ilanı yayımlandı. Feride karakterini unutmayan Kanal D’nin bu çalışması sosyal medyada da büyük ses getirdi.
Camdaki Kız Feride İpekoğlu, Nalan'ın annesidir. Aristokrat bir aileden gelir ve emekli edebiyat öğretmenidir. Çok kitap okur, bitkilere düşkündür. Her şeyin organik olanını tercih eder, sağlıklı olmak onun için bir takıntıdır. Çok titiz bir kadındır. Evde fazla eşya sevmez. Her şey yerli yerinde olsun ister. Ailesine oldukça düşkündür. Her şeyi kontrol etmeyi sever. Kontrolü dışında bir durum yaşanırsa, sert tepkiler verir. Sevgisi de, öfkesi de güçlüdür. Geçmişte yaşadığı, sır gibi sakladığı bir travması vardır. Bu travmanın acısını, en çok Nalan'a çektirir.
Nalan'ın tüm gerçekleri öğrenmesi üzerine Feride ile yaşadığı yüzleşme çok sert olmuştur. Feride bu yüzleşmenin ardından intihar ederek hayatına son verdi.
Sabah olup bitenden habersiz bir şekilde Feride'nin odasına gelen Hafize, onu yatağında hareketsiz yatarken buldu. Hafize'nin çığlıklarıyla uyanan Nalan, odaya annesinin yanına koştu.
Öz anne ve babasını hiç tanımayan Nalan, onu büyüten annesi Feride'nin ölümüyle yıkıldı.
Nur Sürer 21 Haziran 1954 yılında Ahmet ve Rabia Sürer'in kızı olarak Bursa'da dünyaya geldi. Eğitimini Bursa Anadolu Kız Lisesi'nde tamamlayan Nur Sürer Erden Kıral'ın Bereketli Topraklar Üzerinde filmi ile sinema hayatına adım attı. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde iki kez "En İyi Kadın Oyuncu" ödülü kazandı. Bugüne değin kırktan fazla filmde ve televizyon dizilerinde oynadı. İlk uluslararası çalışması 1984 yılındaki Ayna adlı film oldu. Bu filmi 1991 yılında "En İyi Yabancı Film" dalında Oskar Ödülü kazanan Umuda Yolculuk (1990), Dunkle Schatten der Angst (1993) ve Yara (1998) izledi.
İlk evliliğini 1981 yılında Bülent Kayabaş ile yaptı. Daha sonra 16 Haziran Hareketi adlı silahlı sol örgütün lideri olduğu gerekçesiyle müebbet hapse mahkûm edilen Sarp Kuray ile evlendi. Kadın hakları ile yakından ilgili olan Sürer, politik duruşuyla da bilinmektedir. 2007'de İstanbul'da gerçekleşen 1 Mayıs kutlamalarına katılan sanatçı, polis tarafından gözaltına alındıktan bir gün sonra serbest bırakıldı.
Sürer, 2007 yılında Kanal D'de yayınlanan Asi adlı dizide "Neriman Kozcuoğlu" karakterini canlandırmıştır.