Kırmızı kan hücreleri olarak bilinen eritrositlerin kana oksijeni yeterli miktarda taşıması için belli miktarda demire ihtiyaç vardır. Ferritin, vücuttaki demiri depolar ve demirin salınımını kontrol eder. Karaciğer, kemik iliği ve bağışıklık sistemi hücrelerinin %75’ini oluşturan hepatositlerde bulunur.
Ferritin ne demek sorusuna verilebilecek en iyi cevap, vücudun demir deposu olduğudur. Vücuttaki ferritin oranı demir miktarıyla doğru orantılıdır. Demir miktarını ölçmek için ferritin testinden yararlanılır. Karaciğer hastalığı, hemokromatoz, still hastalığı gibi rahatsızlıkları teşhis etmek için bu testten yararlanılır. Bu durumda hemoglobin miktarı da bu testin sonucuyla ortaya çıkar. İdeal ferritin değeri yaşa ve cinsiyete bağlı olarak değişir. Erkeklerde genelde 20-400 ml/ng normal seviye olarak görülür. Kadınlarda ise bu seviye daha düşüktür. 20-200 ml/ng kadınlarda normal kabul edilir. Kadınlarda erkeklere oranla düşük görülmesinin sebebi her ay gerçekleşen adet kanamasıdır. Yeni doğmuş bir bebekte 25-200 ml/ng olması gerekirken bir aylık bebekte 600 ml/ng değerine kadar ulaşması normal kabul edilir.
Kanda bulunması gereken demir miktarından daha az demir bulunması ferritin düşüklüğü nedir sorusunun cevabıdır. Günlük ihtiyacınız olan demiri yeteri kadar almamanız, düşük ferritinin düzeyinin başlıca sebebidir. Bunun yanı sıra kırmızı kan hücrelerinin üretiminin yeterli durumda olmaması da önemli sebeplerden biri olarak gösterilir.
Diğer nedenler olarak şunlar sıralanabilir:
Demir seviyesinin normalden düşük olması pek çok ciddi hastalığa sebep olur. Fakat erken teşhis ve tedavi ile ölümcül bir sonuç doğurmaz.
Vücutta yeterli düzeyin altında demir bulunması ferritin eksikliği nedir sorusunun cevabı olarak verilir. Ferritinin düşük olduğu durumlarda bazı belirtiler ortaya çıkar. Bu belirtiler şu şekilde sıralanabilir:
Demir eksikliği beraberinde farklı hastalıkları da getirir. Vücudunda yetersiz demir bulunan birçok hasta bipolar bozukluk, anksiyete, depresyon gibi psikolojik rahatsızlıklarla da karşı karşıya gelme riski altındadır. Günlük hayatınızı da olumsuz etkiler. Egzersiz yaparken vücudu zorlar ve nefes darlığı oluşur. Düşük miktarda bulunması gelişimi yavaşlatır ve gelişimsel gecikmeye neden olur. Çocukların yaşıtlarından daha küçük görünmeleri demir eksikliğinden kaynaklı olabilir. Teşhis konulduktan sonra bazı tedavi yöntemleriyle bu eksikliğin önüne geçilir. En temel tedavi yöntemi demir açısından zengin besinler tüketerek demir seviyesinin yükseltilmesidir. Bol miktarda meyve tüketmek ve C vitamini takviyesi almak da çözüm olarak sunulur. İleri düzeyde olduğu zamanlarda ferroz sülfat, ferroz flukonat, ferro fumarat gibi ilaçların kullanımına başvurulur.
Vücutta bulunan yüksek düzeyde demir toksik maddedir. Organlarınızı zehirler ve organ yetmezliğine yol açar. Obezite, aşırı alkol ve sigara tüketimi ferritin yüksekliğinin başlıca nedenleridir. Akut faz reaktanı olarak da bilinen demir, vücuttaki iltihaplanma sonucunda yükselir. Çoğu hastalıkta olduğu gibi genetik faktörler de etkilidir. Hemokromatosiz bilinen genetik etmenlerle ortaya çıkan bir demir eksikliği hastalığıdır. Diğer nedenler ise şu şekilde sıralanır:
Ferritinin seviyenizin yüksek çıkması durumunda başka testlerin de yapılması gerekebilir. Vücutta dolaşan demir miktarını ölçen test yapılır. Bir diğer test ise transferin miktarını ölçen ve TIBC testi denilen toplam demir bağlama kapasitesi testidir. Bu rahatsızlık bazı durumlarda kanser gibi ciddi hastalıkların habercisi olabilir.
Vücudunuzda ortaya çıkan bazı sorunlardan yola çıkarak ideal seviyeden yüksek olduğunu anlayabilirsiniz. Bu belirtilerden temel olanları şunlardır:
Ferritinin miktarı aşırı yüksek olan bireylerin libidosu oldukça düşer. Cinsel isteksizlik ortaya çıkar. Kalp ve damar sorunlarına yol açarak nefes alma güçlüklerine neden olur. Bu sorunlar hem iş yaşamını hem sosyal hayatı olumsuz etkiler. Kişiyi depresyona sürükleme gibi bir etkisi de olabilir. Tedavisi ferritin düşüklüğünde olduğu gibi beslenmeyle doğrudan ilgilidir. Beslenme alışkanlıklarınızı değiştirmek oldukça faydalı bir yöntem olur. Özellikle kahve ve yeşil çay tüketmek demir emilimini azaltarak normal bir seviyeye gelmesine yardımcı olur. Her hastalığa iyi gelen düzenli spor ve egzersiz bu hastalık için de oldukça büyük önem ifade eder. Çinko ve magnezyum gibi minerallerin alınması aksatılmazsa büyük sorunlara yol açmadan önüne geçilebilir. Cinsel isteksizlik sorununa yol açmasından dolayı östrojen ve progesteron hormon takviyesi almayı gerektiren bir hastalıktır. Kan hücrelerinin yenilenmesini sağlayan kan bağışı da yüksek demir oranını azaltabilir.