Fetö'cü Savcı: 15 Temmuz'da Benim Için Fırtına Koptu

- ERZURUM'da FETÖ/PDY üyesi olduğu iddiasıyla tutuklanan eski savcı Osman Nesuh Yıldız'ın yargılanmasına başlandı. Suçlamayı kabul etmeyen Yıldız,, "Ben devlet bursu ile okudum. Devletimi, milletimi sevdim. Böyle bir şey yapmam emdiğim süte yediğim, ekmeğe ihanet olur. İşlemediğim bir suçun cezasını çekiyorum. 15 Temmuz'da benim için fırtına, kasırga koptu. İşimi, ailemi, itibarımı, mesleğimi kaybettim" dedi.
Erzurum Adliyesi'nde Cumhuriyet Savcısı olarak görev yapan Osman Nesuh Yıldız, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından 20 Temmuz 2016 günü tutuklandı. Meslekten 29 Kasım günü ihraç edilen eski Savcı Yıldız hakkında 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Yıldız'ın, örgütün gizli haberleşme programı 'ByLock' kullanıcısı olduğu belirlendi.
'KRAVATSIZ CEKETSİZ GELDİĞİM İÇİN KUSURA BAKMAYIN'
Osman Nesuh Yıldız 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün ilk kez hakim karşısına çıktı. Suçlamaları kabul etmeyen Yıldız, cemaatin, okul, yurt ve evlerinde kalmadığını, sohbet toplantılarına katılmadığını iddia etti. 2001'de Hukuk Fakültesini bitirdiğini ve 15 yıllık meslek hayatında hakkında tek bir şikayet bile olmadığını kaydeden Yıldız, şunları söyledi:
"Cezaevinde kravat bulunduramadıkları için, kravat ve ceketsiz geldiğim için kusura bakmayın. Meslek hayatım boyunca işimi dürüst şekilde yaptım. Devletimi, milletimi sevdim. İlkokul 5'inci sınıftan itibaren devlet bursu ile okudum. Böyle birşey yapmam, emdiğim süte yediğim, ekmeğe ihanet olur. İşlemediğim bir suçun cezasını çekiyorum. 15 Temmuz'da benim için fırtına, kasırga koptu. İşimi, ailemi, itibarımı, mesleğimi kaybettim. 16 Temmuz sabahı hain terör örgütü ile nasıl mücadele edeceğimizi düşünüyordum. Açığa alındığımı, hakkımda yakalama kararı çıkarılınca dünyam yıkıldı."
'HERKES GİBİ BEN DE SELAM VERDİM, SOHBET ETTİM''
Kendisinden emin olduğunu söyleyen eski savcı Osman Nesuh Yıldız savunmasını şöyle sürdürdü:
"Bunlar öyle adi, sinsi bir örgüt ki 2016 Nisan, Mayıs ayında devlet dahi bunlara bir isim koyamamış. Herkes gibi ben de o insanlara selam verdim, sohbet ettim. 15 Temmuz'da devlet gerçekten beka meselesi yaşadı. Devletin içerisine sinmiş çete ülkeyi yıkmak istedi. Benim yerim sizin yanınız, orada görüyorum kendimi. Benim yerim devletimin yanı. Tutuklu kaldığım süre göz önünde bulundurularak tahliyemi istiyorum."