Feyzioğlu, Adalet Bakanına Cevap Verdi

Mustafa TURAPOĞLU - Muhammet BAYRAM / ANKARA, Türkiye Barolar Birliği tarafından, 5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla program düzenlendi. Avukat Özdemir Özek Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen programa Başkan Metin Feyzioğlu ile birlikte avukatlar katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal marşının okunması ile başlayan programın açılış konuşmasını Başkan Metin Feyzioğlu gerçekleştirdi. Konuşmasına avukatlar gününü kutlayarak başlayan Feyzioğlu, "Bugün Türkiye'de avukatlık varsa, Türkiye Cumhuriyeti, hukukun üstünlüğü ve Mustafa Kemal Atatürk sayesindedir" dedi. Feyzioğlu, yaptıkları çalışmalar hakkında konuşarak 4 yılda önemli işlere imza attıklarını söyledi.

"KURUMUMUZ DOĞRU YOLDA MÜCADELE ETMEKTE"
Metin Feyzioğlu, konuşmasının devamında kendisi için, "Sayın Feyzioğlu kanuna göre 'evet', 'hayır' kampanyası yapamaz. Senin işin o değil ki. Sen işine bak. Bu ideolojik duvarları da yıkmaz bizim an vazifemizö şeklinde konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a da cevap verdi. Bakan Bozdağ'ın açıklamasını okuduğunu ve üzüldüğü söyleyen Metin Feyzioğlu, “Ama Adalet Bakanı olması sebebiyle kısa bir cevabı vermek gerekir. Sayın Bakanı bizi siyaset yapmakla suçlayacağına, HSK'nın 13 üyesinin 6'sının doğrudan iktidar partisi genel başkanı, kalan 7'sinin de büyük çoğunluğu iktidar partisi meclisi grubu tarafından seçileceği hükmünden hakimlerin bağımsızlığını ve tarafsızlığını nasıl sağlandığını açıklamaya biraz vakit ayırsa sanıyorum Adalet Bakanı gibi davranmış olur. Cümlelerinde 'gereği yapılacak' gibi bir cümlecik buldum. Bu gereği benle ilgili yapmak istiyorsa daha önce Sayın Cumhurbaşkanı da gereğini yapacaklarını söylemişti. O cevabı vakitten kazanmak için aynen tekrarlarım: Ol deyince oluruz, öl deyince ölürüz. Allah'tan başkasına bir borcumuz yoktur. Hiç bir tehdit bizi yolumuzdan alıkoyamaz. Kurumumuzu tehdit ettiyse bu kurumda kurulduğu günden bu yana dimdik. Kurumumuzda pabuç bırakmaz. Biz sadece vatandaşlarımızın bir hukuk devletinde yaşama hakkını savunmuyoruz. Aynı zamanda meslektaşlarımızın ekmeğine sahip çıkıyoruz. Avukatlık mesleğini iş takipçiliği ile değiştirmek isteyenlere karşı mücadele veriyoruz. O yüzden kurumumuz bugün doğru noktada mücadele etmektedir" dedi.

"ADALET BAKANI GİBİ DAVRANIN"
Bakan Bozdağ'ın açıklamasında zihin karıştırıcı bir cümleye rastladığını kaydeden Feyzioğlu, şöyle konuştu: "Biz kişilerle problemi olmayan sistemi konuşan insanlarız. Hiçbir zaman kişileri hedef almadık. Biz kişi olarak hedef alınsak da kişileri hedef almamayı yeminliyoruz. Ancak Sayın Bakanın sözlerinde zihin karıştıran şeyi var. Sayın Cumhurbaşkanı arkasında küresel güçler var dediği 2010 anayasa yazımı sürecinde Sayın Bakanın selefi, maalesef benim selefim Barolar Birliği Yönetim Kurulunun dik duruşuna rağmen CNN ekranlarında 2010 anayasa değişikliğinin nasıl yargıyı vesayetten kurtaracağını, nasıl özgürleştireceğini ve memlekete nasıl adalet getireceğini 'yetmez ama keşke şu da olsaydı ama' cümleleriyle savunarak değişikliğin referandumdan geçmesine el birliği ile katlıda bulunmuşlardı. Dolayısıyla Sayın Bakan 2010'da ki küresel güçlerin müdahalesiyle yazıldığını bizzat Sayın Cumhurbaşkanının söylediği anayasa değişikliğinin yazımında ve savunulmasında aktif görev almış 2 selefimi savunmaktadır. Bu Sayın Bakanın pozisyonu açısından sanıyorum sıkıntılıdır ama hesabı bize verecek değildir. Ayna bağlamda biz 'yargı ele geçiliyor' diye mücadele ettik. HSYK'yı F tipi cemaat ele geçiriyor dediğimizde, 'yargı ele geçiriliyor demek faşizimdir' diye bize manşetten cevap veren sayın selefimizi 'Anlaştığımız en iyi Barolar Birliği Başkanıydı' diye göklere çıkartmış olmasını içişlerimize müdahale ötesinde kendi pozisyonunu tartışmalı hale getirecek olacak olarak görüyoruz. Yani Sayın Bakan kürsel güçlerin hazırladığı bizzat Sayın Cumhurbaşkanının ifade ettiği bir anaysa değişikliğini yazan, savunan ve yargı ele geçiliyor dediğimizde bize 'yargı ele geçiyor diyen faşisttir' diye cevap verenleri mi savunmakta. O zaman Sayın Bakan F tipi suç örgütünün yaptığını mı savunuyor. Sayın Bakan, yapmayın. Sizin için üzgünüz. Halk oylamasının baskısını üzerinizde taşıdığınızı biliyoruz ama bizim özlemimiz ney biliyor musunuz, adalet bakanı gibi davranan adalet bakanı, siyaset bakanı gibi davranan değil. Pozisyonunuza uygun davranmanızı sayın bakan dilerim."