Figen Yüksekdağ'dan Davutoğlu ezanı geç okuttu iddiası

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ Van'ın Gürpınar İlçesi'nde halka seslendi. Mitinge,HDP Van Milletvekili Özdal Üçer, ilçe belediye başkanları ve partililer katıldı.

Çok zor şartlar altında seçim çalışması yaptıklarını belirten Figen Yüksekdağ, "Barajın altına itmek için bu zamana kadar sayısız şerri, komployu, provokasyonu ve saldırıyı bizlere dayattılar. En büyük ayrımcılık ve adeletsizlik şartları içerisinde bir buçuk aydır yüreğimizle, gönlümüzle, sadece hakka ve haklılığımıza güvenerek, buna dayanarak bir seçim kampanyası yürütüyoruz. Ama bu bir buçuk ay boyunca bizlere ettikleri yetmedi. Bizlere dayattıkaları zulüm, zorbalık, ayırımcılık yetmedi. Şimdi de kalleşçe saldırılarla, bombalarla, silahlarla il bürolarımızı, il binalarımızı ve seçim çalışması yürüten kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı, halkımızı hedef alıyorlar. İki gün önce Adana ve Mersin'de o patlatılan bombalar, barışın bombalanması demekti. Türkiye halklarının, demokratik iradesinin halklarının bombalanması demekti. Mersin'de, Adana'da, bu siyasi iktidar, o bombaların pimini çekenler, o tetiklere basmayı azmettirenler, barışı bombaladı, barışı kurşunladı. Demokrasiyi, demokratik seçim sürecini bombaladı" dedi.

Reklam
Reklam

"CUMHURBAŞKANI SALDIRILARI BİR KEZ KINAMADI"

Erdoğan'ın yapılan saldırıları kınamadığını belirten Yüksekdağ, "İki seçim büromuz bombalanmış, insanlarımız ölümden dönmüş, her gün sokaklarda, döner bıçaklarıyla saldırıya uğruyor insanlarımız. Bu saldırılar karşısında ne polis, ne güvenlik kurumları hiçbir önleyici tedbir almıyor. Almadığı gibi destekliyor. Her yerde tehdit ve hakaretle, yasakla karşı karşıya kalıyoruz. Cumhurbaşkanı çıktığı mitinglerde bu saldırıları bir kere olsun kınama tavrına, söylemine girmiyor. O zaman sen il binalarımıza kalleşçe gönderilen o kontrgerilla bombalarını kınamıyorsan eğer, kusura bakma seni kınadığımız, lanetlediğimiz zaman da 'ne diyorsun' demeyeceksin. Bize hesap sormayacaksın" dedi.

"KENDİLERİNİ YENİLMEZ SANDILAR"

Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın sandıklardan demokrasi çıkmasın diye ellerinden gelen her şeyi yaptığını anlatan Yüksekdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"HDP'yi barajın altında tutacaklarmış. HDP baraj altına ittiğinizde başınız göğe mi erecek. Siz o saraylarda huzurla oturabilecek misiniz. Gasp ettiğiniz oyların acısı bakın, bugün sizden çıkıyor. Dünya etme bulursun dünyasıdır. 13 yıl iktidarda kalınca kendilerini yenilmez, yıkılmaz sandılar. Böbürlenme padişahım senden büyük Allah var. Kendilerinden büyük Allah olduğunu unuttular. Sizden büyük Allah, sizden büyük halk ve halkın iradesi var. 2015 genel seçimlerinde bu halk size unuttuklarını size çok iyi hatırlatacak. Size yenilginin ne demek olduğunu tattıracak, sizin ruhunuzu terbiye edecek."

Reklam
Reklam

"BAŞBAKAN İMAMA EZANI 5 DAKİKA GEÇ OKUTTU"

Konuşması sırasında ezan okunması üzerine konuşmasını yarıda kesen Yüksekdağ, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun dün Konya mitingini hatırlatarak ezanın Başbakan'ın talimatı üzerine geç okutulduğunu söyledi. Yüksekdağ "Başbakan Davutoğlu dün Konya'da seçim mitingi yapıyormuş. Namaz saati gelmiş. İmama ezanı 5 dakika geç okutmuşlar. Bize iman dersi verenlerin hali böyle işte. İşlerine gelince imama, ezana bile müdahale edecek kadar, kendi keyiflerinin istediği saatte okutacak kadar bir zihniyete, bir duruşa sahipler. Bunları size havale ediyorum. Bunları Allah'a havale ediyorum. Bize her yerde, saldırıyı yapanlar karşısında kendimizi savunduk ve savunacağız. Bizler çünkü Türkiye halkına, barışa karşı sorumluyuz. AKP hükümetinin bu şerri ve şiddet politikası onun sonunu getiriyor. Bu siyasi iktidarın en büyük düşmanı yine kendisidir. Bizimle uğraşmasınlar, kendilerine çeki düzen versinler" dedi.

AK Parti'nin seçim çalışmalarında kaymakamları kullanarak muhtarları tehdit ettiğini ileri süren Yüksekdağ, Van'da kaymakamların bazı köy muhtarlarını oy vermeleri konusunda tehdit ettiğini iddia etti. Yüksekdağ, "Tehditle, şantaj politikasıyla oy toplamaya, devşirmeye çalışıyorlar. Kaymakam köy muhtarlarını çağırıp tehdit ediyor. Tutuklamayla, gözaltıyla, saldırıyla tehdit ediyorlar. Bunu AKP'nin Van'daki kaymakamları, valisi yapıyor. Bu bir suç duyurusudur. Gereğini yapmayacaklardır. Ama şundan emin olun, 7 Haziran'dan sonra halkımıza karşı suç işleyen bu kamu görevlileri hakkında biz gereğini yapacağız, halkımız gereğini yapacak. Cumhurbaşkanı bizi tehdit ediyor. 'Bomba sizin, silah sizin işiniz' diyor. Gözlerimizin içine baka baka bizi şiddetin merkezi haline getiriyor, bir tehdit merkezi olarak ilan ediyor. İki ay boyunca asıl şiddet merkezinin, tehdit merkezinin kim olduğunu kimler olduğunu bütün Türkiye de görmeyen gözler de çok iyi gördü ve öğrendi. Artık bu bombaların nereden çıktığını çok iyi biliyoruz. Artık bu kurşunların nereden sıkıldığını çok iyi görüyoruz. Kaymakam, vali burada muhtarları tehdit ediyor. Sayın Cumhurbaşkanı bu kimin işi. Bize diyorlardı ki 'Tehditle, baskıyla oy topluyorlar.' Garnizon komutanı köy köy dolaşıp, halkımızı, insanımızı tehdit ediyor, AKP'nin seçim çalışmasını yapıyor. Bu kimin işi Sayın Cumhurbaşkanı. Bu soruya cevap veremedikleri, bu sorunu ortadan kaldırmadıkları sürece bize demokrasi dersi veremezler. Bizim çok şükür ne tehdide, ne baskıya, ne de şantaja ihtiyacımız var" diye konuştu.

Reklam
Reklam

(DHA)