GAZZE (İHA) - Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Hamas'ın Başbakanı İsmail Haniye'ye hükümeti kurma görevini verdikten sonra Filistin'in iç politikasını, İsrail ile yaşanan sıkıntıları ve bölgedeki Hamas etkilerini İHA'ya değerlendirdi.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Hamas'ın hükümeti kurma çalışmalarına başladığını ve yasal süreyi bekleyeceklerini söyledi.
Abbas, El Fetih'in hükümete katılıp katılmayacağı ile ilgili olarak şunları söyledi: "Sayın İsmail Haniye'ye hükümeti kurma görevini verdik. 3 hafta içinde bir hükümet sunmak durumundalar, ancak kanunlara göre eğer zaman isterlerse 2 haftalık bir uzatma haklarıdır. Şu anda parlamentodaki partilerin tamamı ile görüşmeler yapılıyor, El fetih de dahil olmak üzere hepsi ile görüşmeler yapılıyor. El Fetih'in hükümete girip girmemesi konusunda durum şu; eğer El Fetih'in programı Hamas'ın programı ile örtüşür ise hükümette ortak olunabilir, ancak şu anda El Fetih'in hükümete katılıp katılmayacağı sorusunu yanıtlamak yanlış olur"
"HAMAS, FKÖ'NUN ÜSTÜNDE DEĞİLDİR"
Filistin Lideri Mahmud Abbas, Hamas'ın İsrail ile önceden yapılan anlaşmaları kabul etmesi gerektiğini söyledi.
İsrail ile yapılan anlaşmalar konusunda Hamas'ın kendisi ile aynı fikirde olmadığı konusundaki soruya Abbas, "Biz Hamas'tan daha önce Filistin yönetimi olarak İsrail ile yapılan anlaşmaları kabul etmelerini istiyoruz. Eskiden muhalefet oldukları için istediklerini söylüyorlardı, ancak şu anda hükümetteler ve bunun sorumluluğunu taşımaları gerek. Eğer Hamas hükümette başarılı olmak istiyorsa BM'nin anlaşmalarına uymalı. Filistin'de bulunan bakanlıklar günlük çalışmalarında devamlı İsrail ile temastalar. Kimsenin bunun üzerinde konuşup bir tarafın bir tarafı kabul edip etmeyeceğini tartışmaya açması söz konusu değildir" şeklinde cevap verdi.
Abbas, Devlet Başkanı olarak Hamas hükümeti ile uyumlu çalışmalarının zorunlu olduğunu ifade etti. Abbas, konu hakkında topun Hamas'ta olduğunu ve hükümet olarak FKÖ politikası dışına çıkılmayacağını da söyledi.
Abbas, "Eğer siyasi programlarımız Hamas ile örtüşürse işbirliği halinde çalışacağız. Filistin Özerk Yönetimi ve siyasi programımız FKÖ gölgesi altında devam edecektir. Onun için de kimse bu programı değiştiremez, değiştirilmesi için 540 üyeli Filistin Milli
Parlamentosu'nun onayının alınması gerekir. Bu da Hamas hükümetinin bu programa uymak zorunda olduğu demektir" dedi.
"ABD 50 MİLYON DOLARI NEDEN GERİ İSTEDİ ANLAMADIM"
İsrail'in uygulamaya koyduğu ekonomik ve diğer yaptırımlar hakkında Abbas, "İsrail kısıtlamalar konusunda acele ediyor ve Filistin demokrasisini engellemek istiyor. ABD de aynı tepkiyi gösteriyor. İsrail'in Hamas hakkında kesin görüşleri var, ama bu tüm Filistin halkının cezalandırılmasına varmamalıdır" şeklinde konuştu.
Filistin Lideri, "İsrail'in Filistin'e gönderilmesine engel olduğu mallar ve paralar onların değil, paralar bizim gümrük vergilerimizdir. ABD'nin 50 milyon dolarlık yardımını geri istemesi konusunu ben de anlamış değilim. Bu işin mantığı nedir anlamıyorum" dedi.
"TÜRKİYE HALİT MEŞAL'I KABUL ETMEKLE HATA YAPMAMIŞTIR"
Hamas'ın sürgündeki Lideri Halit Meşal'ın Ankara ziyaretini de değerlendiren Abbas, Türkiye'nin bu konuda hata yapmadığını ve bu ziyaret öncesinde Başbakan Erdoğan ile 2 kez telefonda konuştuklarını ifade etti. Abbas, "Ankara'nın Halit Meşal'i kabulü kesinlikle bir hata değildir. Sayın Erdoğan ile bu konuda 2 kez telefonda konuştuk ve Erdoğan bana kendilerinin Meşal'e dünyanın ve İsrail'in şartlarını kabul etmesi mesajını ileteceklerini söyledi. Biz Filistin olarak Türkiye'nin bu konuda sağlam bir karar aldığını ifade ettik. Biz kimseye Hamas ile görüşmeyin veya görüşün demeyiz. Sonra duydum ki Erdoğan, Meşal ile görüşmemiş, bu da bizi bağlamaz kendi kararıdır" şeklinde konuştu.
"İRAN'IN DÜNYA İLE YAŞADIĞI TARTIŞMALAR KENDİ SORUNUDUR"
Filistin Lideri Abbas, tüm Müslüman ve Arap ülkeleri ile iyi ilişkileri devam ettirmek istediklerini söyledi.
Abbas, "Filistin halkının menfaati için milletlerin içişlerine karışmamalıyız. İran güçlü bir ülke, kendi sorunlarını kendisi çözebilir. Biz ülkelerin içişlerine girmeyiz. Kesinlikle barışa inanıyorum, tüm siyasi hayatımı barış umuduna adadım. Barış umudu yol haritası temeline göre gerçekleşebilir, ama en önemlisi İsrail'in de bizim kadar bu konuda motive olmasıdır. Filistin halkı her zaman barış umudunu taşıyor, umudunu hiç kaybetmedi.