Fırat Kalkanı’nın Kazanımları

Atatürk Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Dr.Savaş Eğilmez, “Türkiye başlattığı Fırat Kalkanı operasyonu ile bir anda dünya kamuoyunun gündemine oturdu.” dedi.Günümüz bölge jeopolitiğinde, Cerablus- Azez hattının büyük bir öneme sahip olduğunu kaydeden Dr. Savaş Eğilmez, “Nitekim daeş ve pyd gibi terör örgütleri de sınırımızdaki bu hattı işgal etmek için bütün güçleriyle saldırıyorlar. Türk devleti ise bu hattın başta pyd olmak üzere, herhangi bir terör örgütünün ele geçirmesine müsade etmeyeceğini, uzun zamandır, defalarca ve çok ciddi bir şekilde dile getirmektedir. Nihayet, Türkiye yaptığı başarılı bir operasyonla, Celabrus’u kontrolü altına alıp, şimdilik bölgedeki tartışmalara noktayı koymuş durumda.” diye konuştu.“Yapılan bu operasyon ile Türkiye’nin maddi manevi önemli kazananları olmuştur.” diyen Dr. Eğilmez, şöyle konuştu:“Öncelikle 15 Temmuz akşamı, Fetö’cü teröristlerin başlattığı kalkışma ile zarar gören Türk ordusu, gücünü koruduğunu ve operasyon yapma kabiliyetine sahip olduğunu tüm dünyaya göstermiş oldu.Türk Devleti yaptığı bu operasyonla, kendi sınırı boyunca uzanan pyd-pkk-ypg terör gruplarının oluşturduğu kantonlarının birleşmesi ile oluşacak rojava projesinin fiilen hayata geçmesini engellemiştir.Türkiye bu operasyonla Halep ve Arap dünyasına açılan son kapıyı güvenlik altına almıştır. Bu vesileyle bölgedeki ypg-pkk etkinliği ve nüfuz sahası etkili bir darbe almıştır.Fırat Kalkanı harekâtı ile Celabrus-Azez hattında masum siviller adına kaos, kan ve ölümün kol gezdiği bil bölgede 130 km uzunluğunda, oldukça güvenli bir saha açılmış oldu. Bu alan ayrıca ileride gerçekleşebilecek göç hareketlerinin de sınırlarımız dışında karşılanmasına olanak sağlayacaktır.Bu operasyon uzun zamandır ihmal edilen ılımlı muhalif gruplarının prestij kazanmasını sağlayacak, Halep ve çevresinde zor şartlarda yaşayan sivillere yapılacak yardım için de güvenli bir koridor oluşturacaktır.Cerablus operasyonu, Suriye’yi doğudan batıya, kuzeyden güneye bölmeye çalışan terör örgütlerinin plan ve projelerine büyük bir darbe vurmuş, Suriye meselesinin çözümünde Türkiye’nin kilit ülke imajı yeniden gündeme gelerek, dünya kamuoyunda konuşulmaya ve tartışılmaya başlanmıştır.Tabi ki bütün bu söylemlerimizin hayata geçebilmesi için Celabrus-Azez hattının, Suriye meselesinin çözüme kavuşacağı güne kadar Özgür Suriye Ordusunun dolayısıyla Türk Devleti’nin kontrolü altında olması gerekmektedir.Defalarca dile getirdiğimiz gibi bölgedeki örgütlerin isimleri ve ideolojik yapıları farklı olsa da amaçları ve efendileri aynıdır. Türk Devleti ve Milleti bu belayı bertaraf edecek güce ve iradeye sahiptir. Bu güç bütün şiddetiyle her cephede hayata geçirilirse, içerideki ve dışarıdaki terör sorunu daha hızlı çözülecektir.”