Formula1'den iyi haberler...

(TürkiyeF1.com) - FIA'nın 2008 Formula 1 Dünya Şampiyonası'na giriş listesinin makul bir sayı tabanına oturtması mevcut takımlardan hiçbirini listenin dışında bırakmaması, çok önemli bir gelişme olarak niteleniyor. Bu durum, F1'in rahatlaması açısından derin bir nefes alma özelliği de taşıyor. Artık, geleceğe yönelik olarak ticari mefhumlardan ziyade daha mantıklı pazarlıklar söz konusu olacak. Öte yandan, hala yapılacak çok iş var. Formula 1, spordan elde edilen kazançların yüzde 50'sini takımlara vermeyi öne süren teklif bakımından kapılarını açık tutuyor. Takımlar ise, kendilerine yüzde 60 oranında pay aktarılması konusunda ısrar ediyor.

Reklam
Reklam

Formula 1 yönetimi, bu yüzde 60'lık oranı takımlara aktarabilir ancak, takımların kendi aralarında durum değerlendirmesine yönelik toplantıları uzun zaman alıyor ve 5 yıldır sürüyor. Finansal problemlerin en kolay çözüm yolu, ilgili tarafların en uygun fikirde uzlaşarak artık bir ortak tavır belirlemeleri. Aksi takdirde orataya çıkacak bir sarsıntı, herkesin tahmin ettiği gibi büyük zararlara yol açabilir.

Cevap bekleyen diğer bir zor soru ise, 2008'deki kurallar ve düzenlemeler ile daha ötesi. FIA bu konuda, çok haklı olarak, Dünya Şampiyonası'nı elinde bulundurduğunu ve kafasının rahat olduğunu ifade ediyor. Bu aşamada federasyonun da, doğru kurallar konulmasında hüsrana uğranılsa bile durumu kabul etmesi gerekli, aksi takdirde çok ciddi zararlarla karşı karşıya kalınacak. Dünya Şampiyonası 56 sezondur, büyük oyuncular çekip gitmesinler ve Ferrari ufak tefek rakiplerle baş başa kalmasın diye çıtası yükselerek devam ediyor ve bu durum federasyon için fazla radikal olarak düşünülebilir.

Gerçek şu ki, büyük araç üreticileri diğer üreticilere karşı yarışacaklarından harcamalarından hiçbir kısıntı yapmadan kesenin ağzını iyice açıyorlar. Bu spor, çok pahalı ve lüx araç satan şirketler için inanılmaz bir fırsat. Mesela Ferrari araçları çok ciddi oranlarda fiyatlar içermesine rağmen, insanlar toplumdaki değer yargıları ve ilişkiler sebebiyle bu meblağları ödeyebiliyorlar. Buna mukabil, birisinin Renault Logan satın alması, bu durumla aynı seviyede bir örnek teşkil etmiyor. Ford Motor, 18 ay önce bir karar vermiş ve spordan çekildiğini açıklamıştı. Buna mukabil Jaguar'ın yerine Red Bull spora dahil olmuştu.

Reklam
Reklam

Modern dönemde hızlı pilotlar, BRM'den Sir Alfred Owen veya Rob Walker gibi sanayi dünyasının varlıklı sermaye patronlarından destek gördüler. Bu durum, bu spor dalını nispeten biraz daha adil hale getiren sponsorların ortaya çıkmasına dek sürdü. Böylece, genç ve yetenekli mühendisler için kendi takımlarını kurmanın yolu da açılmış oldu. 1980'lerde, otomobil üretcilerinin bu işle gün geçtikçe daha fazla ilgilendiği ve daha fazla bütçe ayırdığını gördük.

Maliyetleri düşürmeyi amaçlayan tedbirler gerçekte hiçbir zaman maliyetleri düşürmedi. Takımlar daha fazla yatırım yaptı ve başarının sarhoşluğu veya hayaliyle de bu yatırımlarını artırmayı sürdürdü. Bazıları büyük bütçeler ortaya koyup karşılığını alırken, bazıları da büyük hayalkırıklıkları yaşadı. İşte bu, oyunun adıydı.

F1 dünyasına girmek isteyen takımlar için maliyetlerin düşürülmesi kulağa hoş geliyor fakat bu aslında bir o kadar da gerçeklere uzak düşüyor. Çünkü az sayıda mühendis ve mekanikçisi olan, sadece araç, motor ve servis satın alma bütçesi varolan küçük bir takım, başarılı olabilmek için ileriye dönük uzun dönemli mali kaynaklara sahip olmadıkça çok fazla ayakta durması mümkün değildir. Tabi birinin, Red Bull gibi şirketin promosyonal ihtiyaçları ve bu türden bir parası varsa, sorun yok. Fakat bu durum Midland gibi bir takımın geleceğinin oldukça belirsiz gözükmesine yol açıyor.

Reklam
Reklam

Ancak yine de iyimser olmak için çok sebep var. Forbes Magazin'e göre, dünyada halen 793 dolar milyarderi bulunuyor ki, bunların kişi başı ortalama mal varlıklarının değeri 3.3 milyar dolar. F1'de kullanılabilecek yıllık pazarlama bütçesine sahip çok sayıda firma bulunuyor. Ayrıca F1'i mantıklı bir yatırım alanı olarak görenlerin sayısı da hiç az değil. Burada mesele doğru insanları bulmak ve yatırımcıların ihtiyaç duydukları şeyleri onlara sunmaktır.

Bu sürecin bir diğer parçası da mali döngü içindeki F1 ticaretinin güvenirliğini artırmaktır ki, burada daha atılması gereken çok adım var.

F1 ayrıca kendi promosyonunda yatırım yapmasını ve kim olursa olsun ilgili yerlerden bir lira olsa da kısmamayı öğrenmeli. Yarışa çıktığınızda, F1'in ne kadar da heyecan verici bir spor olduğunu en iyi şekilde göstermek için daha iyi teknolojilere de yatırım yapılması gerektiği ortadadır.

Zaman, fedakarlık ve yeni fikirler üretme zamanı. Zaman ayrıca, karar veren kişilerin mevcudu yıkmayacağına yönelik ümitli olma zamanıdır.

Reklam
Reklam

Hazırlayan: Osman Bahattin Dirlik