Fransa'da yaşayan yahudiler tedirgin

PARİS (İHA) - Fransa'da aşırı sağcıların saldırılarına maruz kalan Yahudi toplumu tedirgin. Özel Yahudi okulları ve ibadet yerlerinin sık sık kundaklanması, özel kıyafetli din adamlarının ve Havra'ya giden Yahudi cemaatinin fiziksel olarak saldırıya maruz kalması Fransa hükümeti tarafından şiddetle kınansa da, Yahudilerin bir kısmı İsrail'e dönüşü bir seçenek olarak göz önünde tutuyor.

Paris'in 10. bölgesinde bulunan Beth David de Schlomo Derneği'nin yöneticisi Haham Suissa, Fransa'daki Yahudi toplumuna yönelik saldırılar hakkında İHA'ya konuştu. Kendisinin de birçok kez saldırıya maruz kaldığını belirten Suissa, "Ben barıştan yanayım. Müslüman, Yahudi, Hıristiyan, Ortadoks, Protestan hangi dinden olursa olsun inancımız tek Allah. Bu kainat hepimizi içinde barındıracak kadar büyük. Kavga neyin nesi, anlamıyorum. Bana yalnız Müslüman gençler değil, derneğin bulunduğu binada oturanlar da saldırdı. Biz ibadet ederken ahlak dışı el kol işaretleriyle Yahudi inanmışları taciz ediyorlar. Polis suçluyu yakalayıp adli mercilere teslim ediyor ama, adli merciler anında bırakıyor. Açıkça Fransa'daki adli mercilerin Yahudilere karşı taraflı olduğunu düşünüyorum" dedi.

Reklam
Reklam

Dedelerinin İspanya'dan Osmanlı İmparatorluğu sayesinde Türkiye'ye geldiklerini, daha sonra büyük dedesinin Türkiye'den Fas'a göç ettiğini anlatan Suissa, babasının ve kendisinin Fas'ta doğup büyüdüğünü söyledi. 1983 yılından bu yana Paris'te yaşadığını belirten Haham Suissa, İsrail Başbakanı Ariel Sharon'un "Vatanınıza dönün" çağrısı hakkında ise, "Bizim iki başbakanımız, 2 de devlet başkanımız var. Biz Fransa'da yaşıyoruz. Fransız vatandaşıyız ama Yahudi kökenli olduğumuz için İsrail de bizim devletimiz. Ben bu ülkede çalışıyorum, vergimi veriyorum. Çocuklarım da aynı durumdalar. Bizim Fransa'dan ayrılmaya hiç niyetimiz yok. Gidenler oldu, daha çok Paris'in banliyösünde yaşayan ve maddi açıdan güçlü olmayan Yahudilerden 2 bin kişi göç etmiş" dedi.

Osmanlı İmparatorluğu'nun İspanya Yahudileri'ne yardım eli uzatmasının asla unutulmayacağını söyleyen Suissa, Türkiye'yi de çok sevdiğini söylerken, "İstanbul Şişli de 30 yıl evvel kılık ve kıyafetimden dolayı eli çekiçli birisinin saldırısına uğradım. Ama kendini bilmez birisi yüzünden ne Türklere ne de Türkiye'ye asla düşman olmadım ve olmam. Başımız sıkışsa biliyoruz ki Türkler yine bize kucak açarlar" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Öte yandan, Paris'te yayınlanan haftalık Aktualite Juive dergisinin haber müdürü Alexandre Terrini, Fransa'da Yahudi toplumuna karşı girişilen saldırıların dini inanç yüzünden değil, tamamen siyasi nedenlerle meydana geldiğini söyledi. Şaron'un çağrısının siyasi düşüncesinden kaynaklandığını belirten Terrini, "Açıkça söylemem gerekiyorsa, İsrail Başbakanı'nın davetine 750 bin Yahudi'den yüzde kaçı uyar bilemem. Burada yaşayan Yahudiler kendilerini Fransız olarak kabul ediyorlar. Saldırılar konusuna gelince, marjinal Yahudilerin saldırıya maruz kalmış olabileceğini söylerken bizler fazla saldırı görmüyoruz" şeklide konuştu.