Yastığa başınızı koyduğunuzda sabah yaşadığınız abuk bir tartışmada söylemediğiniz ama söyleseniz cuk diye oturacağını düşündüğünüz bir söz aklınıza geliyorsa siz de bu kavramın kapsadığı kişilerden birisiniz.Erkek arkadaşınızla tartıştınız ve haklı olduğunuzu biliyorsunuz, o an ona sözle cevap vererek sessiz kalmasını istediğiniz de aşikar. Ancak çoğu zaman kavga sırasında o kilit cümle aklınıza bir türlü gelmez. Eve gidince adeta bir şey olur ve zihniniz açılır. “Şu lafı deseydim” diye hayıflandığınız pek çok an bile olmuştur. İşte Fransızca bu hayıflanma haline L’esprit de l’Escalier denir.
Çoğu kişinin yaşadığı bir durum olduğundan mütevvellit kavram Fransa’nın sınırlarını aşarak birçok dilde kendisine yer edinmiştir. Türkçe’de merdiven nüktesi, merdivenin ruhu tanımıyla kullanılır. Fransızca’daki tanım ise Diderot’nun 1930 yılında yayınladığı “paradoxe sur le comédien” isimli kitaptan adını almıştır. Orijinal halinin yanısıra Almanca'ya birebir treppenwitz olarak çevrilmiştir, ingilizce'de de staircase wit, bravery of the staircase ya da staircase afterthought gibi şekillerde kullanılır.
Bu kitapta yer alan hikayede adam kendisine söylenen lafa güzel bir cevap arıyor, lafı gediğine koymak istiyor ama gel gör ki o laf güzel aklına geldiğinde adam çoktan merdivende baya aşağıya inmiş oluyor. Günlük hayatta hepimizin başına gelen duruma bu ismin verilmesinin nedeni de bu merdiven hikayesidir.