Futbol Tarihindeki Efsanevi Geri Dönüşler

Kuşkusuz çoğu insan için yaşam biçimi olan futbolun en güzel yanlarından biri de mücadele ruhu. Mutlaka birileri sizleri hafife alır ve siz bunu takım olarak gururunuza yediremezsiniz. İşte o gururlu takımların efsanevi bir şekilde yoktan nasıl var olduklarını yazdık

Heerenven - Ajax - 7 Mayıs 1950

Sadece Hollanda Ligi'ne değil tüm dünya futbol tarihine damga vurmuş geri dönüş hikayesidir. O sezon Ajax'ın tek maçı kalmıştır ve şampiyon olması için yenilmeme mecburiyetindir. Ajax dakika 60'a kadar adeta şov yaparak skoru 5-1'e getirmiş. Ancak o dakikalardan sonra Heerenven mucizesi baş kaldırmış ve 90 dakika tamamlandığına gülen taraf 6-5lik skorla Heerenven olmuştur. Aradan geçen 65 yıla rağmen hala anlatılır.

Benfica - Real Madrid - 2 Mayıs 1962

Benfica'nın Avrupa'da son kez kupa kaldırdığı maçtır. Benfica 2-0 öne geçmesine rağmen Real Madrid skoru 3-2 yapıyor. İkinci yarıya fırtına gibi başlayan Benfica yeniden ayaklanıyor ve mücadeleyi 5-3 kazanarak Şampiyon Kulüpler Kupası'nın sahibi oluyor. O gün maaşına zam isteyen teknik direktör Guttman'ın dileği yerine getirilmiyor ve kulüpten ayrılırken 'Benfica 100 yıl Avrupa'da kupa kaldıramayacak' sözünü söyleyerek kulübü adeta lanetliyor. Aradan geçen 50 küsür yılın ardından Benfica birçok final görse de kupa kaldıramadı.

Reklam
Reklam

Fenerbahçe - Galatasaray - 89 sezonu Türkiye Kupası

Dünya'nın en büyük derbileri arasında gösterilen Fenerbahçe ve Galatasaray arasında oynanan bu büyük maç hala akıllarda. Ali Sami Yen Stadında oynanan mücadelede ilk yarıyı 3-0'lık net bir skorla galip tamamlayan sarı-kırmızılılar için galibiyet çoktan gelmişti. İlk yarı Tanju Çolak hat-trick yapmış; keyifler yerindeydi. Ancak ikinci yarıya bambaşka bir havayla çıkan sarı kanaryalar Aykut Kocaman ve Hasan Vezir'in (3) golleriyle büyük bir geri dönüşe imza atarak ezeli rakibini kupa dışına itmişti.

Efsane geri dönüşü izlemek için tıklayın

Barcelona - Atletico Madrid - 12 Mart 1997

Atletico Madrid sürpriz yaparak skoru 3-0'a getirmiştir. İki oyuncu değişikliği yapan Barça skoru 3-2'ye kadar getirmiş olsa da Atletico bir gol daha bularak 4-2 yapmıştır. Herkes tam katalanlar kaybetti derken Barcelona efsane geri dönüş ile maçı 5-4 kazanmıştır.

Maçı izlemek için tıklayın

Manchester United - Bayern Münih - 26 Mayıs 1999

Manchester United'ın Şampiyonlar Ligi final maçında 3 dakikalık uzatmada Bayern'den kupayı aldığı maç. David Beckham'ın kullandığı kornerde önce Sheringham vurmuş ve eşitliği yakalamıştı. Ardından yine Beckham'ın ortasında Ola Gunn Solskjaer gol vuruşunu yaparak Kırmızı şeytanlara 3 dakikada kupayı getirmişti.

Reklam
Reklam

Efsanevi finali izlemek için tıklayın

AC Milan - Internazionale Milan - 21 Şubat 2004

San Siro'da oynanan ve dünyanın en büyüklerinden olan Milano derbisinde kırmızı siyahlı ekip rakibi karşısında 2-0 geriye düşüyor. Maçın kontrolünü eline alan Inter bu skorla rahatladığını sansa da ikinci yarı Milan forveti çiftliyor ve mücadeleden 3-2 galibiyetle ayrılıyor.

Maçı izlemek için tıklayın

Liverpool - Milan - 25 Mayıs 2005

2005 yılında finali ülkemizde düzenlenen Şampiyonlar Ligi'nin belkide en efsanevi geri dönüşüne şahit olmuştuk. Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynanan finalde Milan maça rüzgar gibi başlamış Maldini ve Crespo'nun (2) golleriyle ilk yarıyı 3-0 önde tamamlamıştı. Ancelotti ve ekibi için artık kupayı almak 45 dakikalık bekleyişti. Benitez'in Liverpool'u ise soyunma odasında tarih yazmak adına moral depoluyordu. Sahaya çıktıklarında o ünlü şarkılarını tüm taraftar içtenlikle söyledi 'You Never Walk Alone'.. İkinci yarıya bambaşka bir havayla çıkan kırmızılar taraftarın ve yüreklerinin desteğini alarak 10 dakikada skoru 3-3'e getirdiler. Penaltılara giden maçı Liverpool kazandı. Maçın adamı olan Gerrard'ın elllerinde yükselen kupa Olimpiyat Stadında kayda değer en son olaydı.

Reklam
Reklam

Finali izlemek için tıklayın

Türkiye - Çek Cumhuriyeti - 15 Haziran 2008

2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda mücadele eden Milli takımımız zorlu grubunda son maça geldiğinde 3 puanda bulunuyordu. Portekiz'e yenilmiş, ev sahibi İsviçre'yi Arda'nın son dakika golüyle mağlup etmiştik. Sırada Çek Cumhuriyeti maçı vardı. Kazanan ikinci tura yükseliyordu beraberlikte penaltılar... Fatih Terim önderliğindeki milli takımımız 2-0 geriye düşmüştü. Bir şeylerin yapılması gerekiyordu elbette, ve o dakikada yine Arda sahneye çıkarak bize umut verdi. Ardından o yıl turnuvanın en iyi kalecilerinden olan Cech hayatının hatasını yapmış, yağıştan dolayı topu elinden kaçırmıştı. Nihat ile beraberliği yakaladığımızda Rıdvan Dilmen penaltılara gitmeyecek diyordu ve haklıydı. Son dakikalarda Nihat'ın yaptığı harika vuruşla Milli takımımız 3-2 öne geçerek gruplardan çıkmıştı. 3-2 öne geçtikten sonra Volkan kırmızı kart yemiş ve kaleye de Tuncay geçmişti.

İzlemek için tıklayın

2008 Avrupa kupası bizim son katıldığımız turnuva oldu. İki maçı da son dakikada kazanan millilerimiz çeyrek finalde Hırvatistan'a 120. dakikada attığı gol ile eşitliği sağlamış penaltılarda da yarı finali görmüştü. Ardından Almanya ile karşılaştık. Yine 85'de eşitliği yakalasak da bu kez son dakika golünü onlar atmıştı. Türkiye Avrupa üçüncüsü olurken Semih nöbetçi golcü lakabını almış, Nihat Kahveci yeniden formuna kavuşmuştu.

Reklam
Reklam