LEFKOŞA (İHA) - Güney Kıbrıs'ta son günlerde Türk karşıtı faaliyetlerde ciddi bir artış kaydedildi.
Güney Kıbrıs'ta siyasi platform yanında ekonomik, sosyal olaylarla sağlık konularında dahi Türk düşmanlığı sergilenerek saldırılarda bulunulması tehlikeli bir boyuta ulaştı. Siyasi söylemlerin yanında Türklere fiziki saldırılar da yapılmaya başlandı.
Güney Kıbrıs'ta Türk düşmanlığının tırmanışa geçtiğini gösteren bazı olaylar ise şöyle;
11 Ocak 2005 tarihinde Rum Milli Muhafız Ordusu (RMMO) Komutanlığı devir teslim töreninde gerek askeri gerekse sivil otoriteler tarafından gerçekleştirilen konuşmalarda Kıbrıs'ın Yunan toprağı olduğu ve KKTC topraklarının ele geçirilmesi üzerinde duruldu.
Yunanistan'dan gelen yeni RMMO Komutanı Korgeneral Kostantinos Bisbikas, görev süresi içerisinde Beşparmakları aşıp Kuzey Kıbrıs'ın ucundaki Apostolos Andreas Kilisesi'nde mum yakmayı diledi. Aynı törende Komutan Yardımcısı Korgeneral Fivos Klokkaris ise Kıbrıs'ın Elenizm'in sınırı olduğunu ifade etti.
7 Ocak 2005 tarihinde Larnaka'da Ortodoks geleneği olan suların kutsanması töreninde Dışişleri Bakanı Yorgo Yakovu, gelecek yıl suları Magosa'da kutsamayı diledi.
Güney Kıbrıs'ta çeşitli tarihlerde çoğu adli gerekçeler öne sürülerek bazı Kıbrıslı Türkler gözaltına alınarak veya tutuklanarak hapse atıldı.
Yılbaşı gecesi Lefkoşa'nın Rum kesimine geçen Zübeyir Songur adlı gencin Fj 158 plakalı Honda aracına zarar verilerek üzerine Yunanca "Hellen" yazıldı.
Bu arada birçok Türk'e de sözlü olarak sataşmalarda ve tacizlerde bulunuldu.
Türk düşmanlığı içeren bir başka olay ise geçtiğimiz gün sağlık alanında görüldü. Hastasına yazdığı ilacın Güney Kıbrıs'ta bulunmaması üzerine KKTC'de bulunabileceğini belirten Rum doktor, Sağlık Bakanlığı'nın sert tepkisiyle karşılaştı. Rum Sağlık Bakanı Andreas Gavriilidis sert bir dille doktoru kınayarak, "İşgal bölgelerindeki ilaçların devlet birimlerince denetlenememesi nedeniyle doktorlar, işgal bölgelerinden alınmasını tavsiye edemezler. Bu sorumsuzluktan da ötedir" ifadelerini kullandı.
Rum yetkililer, vatandaşlarının özellikle kredi kartı harcamalarını incelemeye alarak, medyada Türk tarafına para akıtıldığı yönünde abartılı haberler yayınlayıp bu konuda kamuoyu oluşturmaya çalıştı. Bu girişimin arkasından KKTC'ye geçişlerin sağlık gerekçeleri öne sürülerek azaltılması istendi ve sınır kapılarında geçişler zorlaştırıldı.
Öte yandan uluslararası platformlarda Türk aleyhtarı girişimler artırılarak yabancı devlet yetkilileriyle diplomatların KKTC yetkilileriyle temas etmemesi istenmeye başlandı.