Galatasaray Başkanı Cengiz açıkladı! Göztepe maçı için taraftara büyük sürpriz

Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, Göztepe ile oynayacakları şampiyonluk maçı için "Cumartesi günü stadımızda taraftarlarımız için dev bir şölen hazırlıyoruz." dedi.

Galatasaray başkanı Mustafa Cengiz, Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada ligin son haftasında oynanacak Göztepe-Galatasaray maçıyla ilgili konuştu ve taraftara İstanbul müjdesi verdi.

Mustafa Cengiz'in açıklamalarından öne çıkan satır başları öyle;

"İçimde fırtınalar kopuyor"

Şampiyonluk heyecanını dışarıya yansıtmamaya çalıştığını belirten Cengiz, "Başkanlığa geldiğimden bu yana çok farklı bir moddayım. İçimde fırtınalar kopuyor ama dışarı yansıtmamak durumundayım. Galatasaray'ın bir yürüyüşü var. Bu, diğer tüm takımlara saygı duyarak yaptığı bir yürüyüş. Heyecanımı bir şekilde yanlış ifade edersem bu rakiplerimize saygısızlık olur. Takımın genel konsantrasyonu açısından da pek yararlı olmaz diye düşünüyorum. Ne mutlu ki son haftaya, mutlu bir yürüyüşe gitmek bana nasip oldu." diye konuştu.

Reklam
Reklam

"Göztepe'yi suçlayamayız"

Mustafa Cengiz, Spor Toto Süper Lig'in son haftasında oynayacakları ve puan almaları durumunda şampiyonluğa ulaşacakları Göztepe maçının, Bornova Stadı'nda yapılacak olmasından dolayı Göztepe'nin suçlanmaması gerektiğini dile getirdi.

İzmir'in, Türkiye'nin batıya açılan önemli şehirlerinden biri olduğunu vurgulayan Cengiz, şöyle devam etti:

"Böyle bir şehirde, Göztepe gibi değerli bir takımı 10 bin kişilik stada mahkum olarak görmek acı bir şey. Gelirleri açısından da güzel futbollarının izlenmesi açısından da eksik olarak görüyorum. Tabii buna önlem alındı. Şu anda devletimiz yeni statları yapıyor. Devletimiz 25'e yakın stat ve 405'e yakın kapalı spor salonu yapıyor. Bu açıdan İzmir'e düşen pay bence gecikmiş durumda. Bir an evvel İzmir Atatürk gibi bir stat olmalıydı."

Stat seçme hakkının ev sahibi takıma ait olduğunu hatırlatan ve Göztepe'ye saygı duymaları gerektiğini ifade eden Cengiz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İzmir Atatürk Stadı'nın uzun zamandır kullanılmadığı, depreme dayanıklı olmadığı ve Passolig turnikelerinin bulunmadığı yönünde bilgiler aldık. Passolig konusu halledilirdi, bu problem değildi. Depreme dayanıklılığı da test edilir belli bir güvenlikle yapılabilirdi. Galatasaray seyircisi her yerde var ama en azından İzmir kenti, oradaki futbolseverler çok daha geniş katılımla bu final gibi ligin taçlandırılmış son maçını takip edebilirdi. Gönül isterdi ki maç Atatürk Stadı'nda oynansın. Biz rakibin dediğine saygı duymak zorundayız. Stat seçme hakkı ev sahibi takımda. Göztepe'yi bu nedenle suçlayamayız. Bu teklif bizden değil, Göztepe'den gelmeli."

Reklam
Reklam

"Dev bir şölen için hazırlıklarımızı yapıyoruz"

Başkan Mustafa Cengiz, sarı-kırmızılı taraftarların, "Göztepe maçını Türk Telekom Stadı'nda izleyelim" yönünde sosyal medya üzerinden kulübe yaptıkları talep ile ilgili olarak sorulan soruya ilişkin ise şunları kaydetti:

"Biz göreve geldiğimizden bu yana taraftarların tüm taleplerini gerek sosyal medya gerekse yazılı ve görsel medyadan izliyoruz. Taraftarların bu haklı taleplerine devamlı yanıt vermeye çalışıyoruz. Bu bağlamda Türkiye'de ilk defa olacak şekilde dev bir şölen için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Gerekli altyapı hazırlıklarımızı yaptık. İl Spor Güvenlik Kuruluna başvurduk. Kurul, ülkemizin sıkıntılı günlerinde, halkımızın bu güzel şölenine izin verecektir diye umuyorum. Cumartesi taraftarımızın buradan vereceği sinerji ve yürek İzmir'deki stadın içine kadar yansıyacak diye düşünüyorum."

"Perşembe günü UEFA'yla görüşmek için Cenevre'ye gideceğiz"

Yönetimi devraldıktan sonra UEFA ile ilk görüşmelerinde ciddi bir sunum yaptıklarını belirten Cengiz, "UEFA bizden 3 şey istedi. Açıklık, samimiyet, doğru söyleme. Hepsini sunumda ve sonrasında yerine getirdik. UEFA ile perşembe günü randevumuz var. Yarın Ankara'ya gidiyorum. Sayın Bakanla bir görüşme gerçekleştireceğiz. Ardından perşembe günü de UEFA heyetimizle Cenevre'ye gideceğiz. Daha önce aldığımız 1+1 yıllık cezamızı çektik. UEFA'nın Türk futboluna ve Galatasaray'a karşı bir tavrı yok. Bizi sürekli izliyorlar. Çok çalıştık. Bütün bilgileri güncelledik çünkü geçmişten gelen mali sözlerin tutulamaması durumu var. Biz bu sözlerin gelecek için realize edilebileceğinin taahhüdünü UEFA'ya verdik." diye konuştu.

Reklam
Reklam

Sarı-kırmızılı kulübün birçok sorununun bulunduğunu, bu yüzden de şu an başkanlık seçimini fazla düşünemediğini aktaran Cengiz, sözlerine şöyle devam etti:

"Bana uyku uyutmayan bir sürü olay var. Seçimi düşünemiyorum. Seçim günlük ajandamda 3. veya 4. sırada. En az çalıştığım konu. Mali sorunları, şampiyonluk yürüyüşünü ve takımın gereksinimlerini düşünüyorum. Sermaye Piyasası Kurulu olayı 1 ayımı aldı. O olay kulübe çok ciddi gelir sağladı. Üç aylık dönemde 340 milyon lira gelir elde ettik ve toplam 330 milyon lira harcama yaptık. Eğer 3,5 aylık bir şirket olsaydık 12 milyon liraya yakın gelirimiz var. Ama öyle değiliz. Geçmişin yüküyle geliyoruz ve geleceğin iyilikleriyle devam edeceğiz. UEFA'dan sağlıklı bir telefon aldım. Bu telefon moral işareti. Medyada ceza alacağımız şeklinde sürekli birtakım temennilerde bulunuluyor. UEFA bize tabii ki önlemler getirecek. Açık konuşalım tüm Türk kulüplerinin durumu iyi değil. Tencere dibin kara seninki benden kara misali. Bu açık. Bu nedenle tüm Türk kulüplerine toleransla yaklaşılmasını istedik. Garantilerimizi UEFA'ya verdik. İnşallah perşembe günü de resmi ve net bilgilerle kamuoyunu bilgilendireceğiz."

Reklam
Reklam

"Çorbayı pişiren ve ortaya getiren mevcut teknik heyettir"

Mustafa Cengiz, sezon ortasında göreve gelen Fatih Terim'in takıma çok önemli bir katkı sağladığını belirtti.

Igor Tudor zamanında Fenerbahçe, Beşiktaş, Medipol Başakşehir ve Trabzonspor'a karşı toplam 1 puan aldıklarını hatırlatan Cengiz, "Fatih Terim göreve geldikten sonra bu takımlara karşı 10 puan aldık. Bu aradaki farkı gösteriyor. Tudor bizi mahkemeye verse de ona da saygınlığımı yitirmedim. Onun da çorbada tuzu var. İşler iyi gidince herkes sahiplenir. Başarısızlık ise her zaman sürgün gibi yalnızdır. Başarıya çok insanın sahip çıkması iyi bir şey. Burada un, şeker ve su var. Helvayı belki herkes yapabilir. Ama çorbayı pişiren ve ortaya getiren mevcut teknik heyettir. Yiğidi öldür hakkını yeme ama yiğit burada sevgili hocamız Fatih Terim'dir. Yönetim demiyorum. Bize nasip oldu sadece. Bizim görevimiz dümeni tutmak. Küreği çekenler ve güç harcayanlar ise futbolcular ve teknik heyet." şeklinde konuştu.

Fatih Terim'in, yönetimi devraldıklarında kendilerine, istemeleri halinde görevi bırakabileceğini söylediğini vurgulayan Cengiz, şunları kaydetti:

Reklam
Reklam

"Fatih hoca kulübün hem kongre hem de divan kurulu üyesi. Onun konumu diğer teknik direktörlerden farklı. Göreve geldiğimde Fatih hoca gece 11'de beni aradı. Başkanım hayırlı olsun diyerek istifaya hazır olduğunu ifade etti. Güldüm. Hocam seni oraya getirmeye zorlayan benim, dedim. Fatih Terim'i göreve bir önceki başkan getirdi ama onu bunun için zorlayan benim. Burada atlanan bir nokta var. Cesare Prandelli bize karşı CAS davasını kazandı. Ama ücreti ödenmemiş. Tudor bizden 7,5 milyon lira istiyor. Mancini para istemeden gitti. Hollandalı Riekerink ile de kötü ayrıldık. Hangi hoca yeni gelen yönetime istifaya hazırım der. Bunu yabancı teknik adam demez. Ücretini ister. Hakkını talep eder. Ya da gönderilmeyi bekler. Tabii ki hakkını talep etmelidir, emek değerlidir ama önemli olan hocamızın tavrı. Hocamız eğer paraya düşkün olsaydı bizden 3-3,5 milyon avroluk kontrattan para talep ederdi. Bunu yapmadı. Bir anda parayı sildi. Bu çok önemli. Fatih Terim'in Galatasaray'a bakış açısı bir taraftar gibi. O sıkı bir Galatasaraylı. Onun her zaman burada görev yapmasından mutlu oluruz."

Reklam
Reklam

"Bütün borçları temizlemeye ve disipline oturtmaya çalıştım"

Mustafa Cengiz, göreve geldikten sonra bütün borçları temizlemeye ve disipline oturtmaya çalıştıklarını kaydetti.

Kulübün son mali genel kurulunda durumu üyelere anlattıklarını ifade eden Cengiz, "Çok samimi ifade edeyim. Eski yönetimler şunu, bunu yaptı demekten sıkıldım. Önceki yönetimlerin hepsi iyi niyetli. Alınmasınlar ama maalesef sorunlar birikti, ötelendi ve belli vadelere yayıldı. Ardından önümüze geldi. Önümde iki şık vardı. Ben de sorunları öteleyip çekilebilirdim. Ama bunu yapmadım. Başkan seçildikten sonra bütün borçları temizlemeye ve disipline oturtmaya çalıştım. Yeniden yapılandırmaya girdim. Birçok şey yaptık. Anlatma gereğim yok. Eğer bu camiaya layıksam beni başkan olarak devam ettirirler. Eğer genetik kodlarımızda vefa varsa devam ederiz. Yoksa da çekiliriz. Bundan beis duymayız. Siyasi parti ya da şirket değiliz. Manevi tatmine yönelik bir hizmetin içindeyiz. Burada hizmet ve eziyet var ama bu manen tatmin eden bir yorgunluk. Birilerinin yaptıklarınızı onaylaması sizi mutlu ediyor. Ama başarısız olduğumda çekilmem istenirse de istenmediğim yerde bir saniye durmam." değerlendirmesinde bulundu.

Reklam
Reklam

"Har vurup harman savurmayacağız"

Transfer döneminde çok dikkatli davranacaklarını belirten Mustafa Cengiz, "Yüz milyonlarca avroyu 4-5 yılda har vurup harman savurmayacağız. Onun garantisini verebilirim. Sevgili hocamızla transfer döneminde nokta atışlar yapmaya çalışacağız. Galatasaray'ı gelecek yıllar için mali yüklerin altında bırakıp çekip gitmeyeceğiz. En azından maksimum 2-3 yılda Galatasaray'ı başa baş noktasına getireceğiz. Galatasaray'ı Avrupa'nın en ileri kulüplerinin mali durumuna getirme savaşına da devam edeceğiz. Mali açıdan disiplini sağlayacağız. İsrafı mutlaka önleyeceğiz, ana hedefimiz bu." ifadelerini kullandı.

Cengiz, Galatasaray'ın bir dünya markası olduğunu vurgulayarak, "Galatasaray'da oynayan futbolcular, sporcular performanslarının yanı sıra ahlaken ve karakter olarak da en üst düzeyde olmak zorunda. Galatasaray, belli sayıda dünya yıldızı barındırmalı. Bize teslim edilen parayı kendi şirketimizde olduğundan çok daha dikkatli harcamalıyız. Spor dünyasında her gelen yönetim, istediği gibi har vurup harman savuruyor. Kulüplere yük bırakıyor ve ibra edilip gidiyor. İbra edilmek aslında aklanmak değildir. Cezai hiçbir suçtan kurtulamazsınız. Yönetim olarak artıya geçmemizin nedenlerinden biri har vurup harman savurmamamız." şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

"Üst üste seyirci rekorları kırıldı"

Karşılaşmalara büyük ilgi gösteren sarı-kırmızılı taraftarlara teşekkürlerini ileten Mustafa Cengiz, bu sezon UEFA Şampiyonlar Ligi'nde mücadele edilmemesine rağmen seyirci rekorları kırıldığını ifade etti.

Galatasaray'ın genel olarak Türkiye rekorlarına imza attığını aktaran Galatasaray Kulübü Başkanı, "2013-2014 yılları, Galatasaray'ın seyirci sayısında zirve yaptığı yıllar. Ortalama 38-40 bin. Bu da Real Madrid ile Şampiyonlar Ligi'nde mücadele ettiğimiz Ünal Aysal dönemi. Galatasaray, Şampiyonlar Ligi'nde olmamasına rağmen ikinci yarıdaki rakamlarında bunu yakaladı. Yeni yönetim, teknik direktör ve ambiyansla seyirci ortalaması 40 bine doğru geldi. Evkur Yeni Malatyaspor maçında seyircisi sayısı 47 bin. Uzun yıllar sonra Beşiktaş maçıyla ortalama 50 bine yakın oldu. Medipol Başakşehir maçında da öyle. Üst üste seyirci rekorları kırıldı." yorumunu yaptı.

Cengiz, maçlarda elde edilen bilet gelirlerinin temlikli olduğunu hatırlatarak, "Beşiktaş maçında sadece biletlerden elde edilen gelir 4 milyon lira. Evkur Yeni Malatyaspor maçında 2,5 milyon liraydı ancak bu paralar bize gelmedi. Bu paralar temlikli, olduğu gibi gitti. Beş kuruşu bize gelmiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Türk Telekom Stadı'na gidip gelmenin zorluğuna dikkati çeken Mustafa Cengiz, "Seyircilerimizin maça gelme ve dağılma zorluğunu çözmek için elimizden geleni yapacağız. Bu bizim kanayan yaramız. 10 binlerce insan trafikte, metroda sıkıştığında, karda, çamurda maça girmekte zorlandığında rahatsız oluyoruz. Araç park yerleri yok. Bunları bir şekilde halledeceğiz, bundan emin olsun taraftarlar. Bu eziyete katlanarak Türkiye'nin seyirci rekorlarını kırıyorlar. Sadece Galatasaray'ın değil, Türkiye'nin rekorları." diye konuştu.

"Amatör sporlarla Türk halkına, gençliğine hizmet etmek zorundayız"

Mustafa Cengiz, amatör sporlara destek vererek Türk halkına hizmet etmeyi sürdüreceklerini aktardı.

Devletin amatör sporlar konusunda destek sağladığını dile getiren Cengiz, "Gerek Maliye Bakanlığı, gerek Gençlik ve Spor Bakanlığının büyük katkılarıyla amatör sporlar için torba yasa çıktı. Türkiye'nin çehresini değiştirecek bir yasa. Üç büyük kulüp amatör sporlara destek veriyor. Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe'nin mali dar boğazda bulunmasının ana nedenlerinden biri de amatör sporlar. Amatör sporlar nedeniyle yıllık yaklaşık 70-80 milyon lira açık oluşuyor. Bu, son 10 yıla bakınca 700-800 milyon lira. Peki biz amatör sporlardan çekilmeli miyiz? Hayır. Amatör sporlarla Türk halkına, gençliğine hizmet etmek zorundayız. 13 dalda 1453 sporcumuz var. Yönetmelik çıktığında devletin vergi üzerinden yapacağı katkı yine amatör sporlara gitmeli." şeklinde görüş belirtti.

"Nagatomo transferi olmayabilirdi"

Inter'den devre arasında kiralanan 31 yaşındaki sol bek Yuto Nagatomo'yu değerlendiren Cengiz, "Çok özel karakter sahibi bir futbolcu. Tam samuray ruhuna sahip bir oyuncu. Sipahi, yeniçeri gibi." dedi.

Japonya Futbol Federasyonundan ve milli takım teknik direktöründen Nagatomo için kendilerine teşekkür mesajları geldiğini paylaşan Cengiz, "Ekonomi Bakanımız Japonya'ya gittiğinde forma taleplerine yetişmesi için elçilik üzerinden yüzlerce forma gönderdik. Galatasaray'ın her maçından sonra Japon televizyonlarında Nagatomo rüzgarı esiyor." diye konuştu.

Cengiz, Japon futbolcunun transfer süreciyle ilgili şunları kaydetti:

"Nagatomo bize geldi, imzaladı. Rastlantısal tanıştım. Elinde kitapla geldi. Nagatomo geldi, çok mutlu ama bilmediği bir şey vardı. Transfer olmayabilirdi. O sırada bizim arkadaşlar vergi dairesinde uğraşıyordu. 20 milyon lira vergi borcu var. Söylemekte beis yok. Dany Nounkeu ve Aurelien Chedjou'dan da transfer yasağımız var. İstanbul trafiğini biliyorsunuz. Saat 15.00, bir saat sonra vergi dairesi kapanıyor. Biz adamı geri gönderebiliriz, rezil olmak da var. Daha önce yaşadığımız olaylar var, adam altı ay yattı sonra çekti gitti. Bir şey demedik tabii. 30 milyona yakın ödeme yaptık. Onun parası Badou Ndiaye'den falan da gelmedi. Öyle zannediyorlar. Keşke öyle olsa."

Cengiz, sarı-kırmızılı takımın çok güçlü bir izleme ekibinin olduğunu, teknik direktör Fatih Terim'in kurduğu bu ekibin yeniden camianın beklentilerini karşılayacak bir kadro için çalışacağını vurguladı.

"Gelirler beklentileri karşılamaktan uzak"

Riva ve Florya ile ilgili yapılan genel kurulda 500 milyon dolarlık gelir vadedildiğini belirten Cengiz, "Bunun bugünkü bedelle karşılığı çok yüksek bir rakam. 2-2,5 milyara yakın bir para yapıyor. Florya ihalesinden sonra ortaya çıkması muhtemel gelir bunu karşılamaktan çok uzak. Florya'da 200 milyon dolar beklerken 2-3 yılda yaklaşık 50-55 milyon dolarlık bir gelir ortaya çıkacak. Geçici de olsa inşaat sektörünün durgunluğa girdiği dönemde bu bile aslında başarı." diye konuştu.

Emlak Konut'un düzenlediği ihaleye tekil olarak bakıldığında, sektörün durgunluk döneminde 9 firmanın katılımıyla ve iyi bir fiyatla ihalenin gerçekleştiğini ifade eden Cengiz, yine de beklentileri karşılamanın uzağında kaldığını kaydetti.

Riva'da proje değişikliğine gidildiğini aktaran Cengiz, "900'e yakın olan villa adedi, bin 600'e çıkarıldı. Riva'yı alan doğru yaptı ama bizim beklentilerimize gelirsek 1 milyar liraya yakın bir gelir doğacak. Bunun zaten 400 milyon lirası kırdırıldı. 500 milyon liralık gelir görünüyor. Bu da zaten 4 yılda bize gelecek. Devletin bütün iyi niyetine rağmen Riva ve Florya, beklentilerimizi karşılamaktan çok uzak. Bunun yerine de ikame ettiğimiz şeyler var." ifadelerini kullandı.

"Teknokent Projesi Türkiye'de ilk"

Taraftarları birleştirecek iki ana projelerinin olduğunu anlatan Mustafa Cengiz, bilet satışının dışında 30 milyon liraya yakın loca ve kombine satışı yaptıklarını söyledi.

Sürekli başarının sağlam bir fiziki ve oyuncu altyapısından geçtiğini anlatan Cengiz, Teknokent Projesi'yle ilgili şunları kaydetti:

"Devletimiz çağı yakalamak için birtakım adımlar attı. Bu adımlardan bir tanesi teknolojik olarak şirketleri ve gençleri desteklemek ve etkilemek. Bizim spor salonu projemiz var. Sadece basketbol maçlarına vermek istemiyoruz. Basketbolda bütün Avrupa maçlarını oynasanız toplam 38 maç yapıyor. Gerisi bomboş kalacak. Salonun yaşatma gideri yıllık 2,5-3 milyon lira. Bunu önlemek için biz Teknokent Projesi'ni geliştirdik. Bunu Türkiye'de ilk kez Galatasaray yapacak. Bakanlığımızla görüşmelerimiz devam ediyor. Üniversitelerimizle Teknokent'i oluşturacağız. Bu projeyle yıllık minimum 3 milyon dolar bekliyoruz."

İki yılda bitmesi gereken ancak henüz tamamlanmayan bir otel projesinin olduğunu hatırlatan Cengiz, hedeflenen gelirin elde edilemeyeceğinin görülmesi üzerine bunun da Teknokent Projesi'ne dahil edileceğini bildirdi.

"Kemerburgaz'a taraça şeklinde tesisler yapacağız"

Riva ve Florya'nın satılmasının ardından Kemerburgaz'da büyük bir arazi aldıklarını ifade eden Cengiz, arazinin işgal altında olması nedeniyle inceleme yapamadıklarını söyledi.

  1. Ordu Komutanlığı'nı ziyaret ettiğini hatırlatan Cengiz, "Bana niye gittin diyorlar. Arkadan bir kapı açtırdık yoksa Kemerburgaz'a giremiyorduk. Adam mandıra açmış, önüne de köpek koymuş. Öbür tarafta da maden ruhsatı almış adam hafriyat yapıyor. Kendi arazimize kaçak giriyoruz. 40 metre kot farkı var. Taraça şeklinde tesisler yapacağız. Çok maliyetli. Biz bu projeye devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Cengiz, ikinci ana projelerinin Sancaktepe'de olduğunu dile getirerek, "Burada daha önce diğer takımlarımızın da değerlendirdiği dev bir arazi bulduk. Ulaşımı çok rahat. Sürecin hızlanması için hem Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığını hem de Maliye Bakanlığını ziyaret ettim. Sporcu üretemiyoruz. Devşirme sporcularla olmuyor. Sağlıklı altyapıyla, sağlıklı olimpik kuşaklar yetiştirmek durumundayız. Kaybettiğimiz Riva bin 200 dönüm, Sancaktepe Projesi bizim en önemli yatırımımız olacak." değerlendirmesinde bulundu.

Mali durum

Mali, idari ve hukuki anlamda yapılan çok yanlışın olduğunu belirten Cengiz, "Bazı şeyler vardır ki söylenir ama bazı şeyler vardır ki yatak odası gibi kapalıdır. Bu bir şeyin saklandığı için değil. Ancak bir hırsızlık, bir yolsuzluk varsa bunu benden saklamamı beklemeyin. Yapılan çok yanlış var. Mali anlamda yanlış, idari ve hukuki anlamda yanlış. Sportif'e girmiyorum." ifadelerini kullandı.

Galatasaray Kulübünün tüzük gereği konsolide raporu yayınladığını aktaran Cengiz, "Gerek divan gerek mali kurulda konsolide hesabı dökeriz. Ben genel yapıyı bilirim. Dilim yettiğince de yol göstermeye çalışırım. Nazım hesaplar vardır. Ben bunlara hızlı girdim. Üstümdeki yorgunluğumun en büyük nedeni mali durumu çözmeye çalışmam. Her tarafı buğuyla kaplı bir arabanın içindeydik. Buğularımızı temizledik, etrafımızı gördük, aydınlandık, şu anda 3 yıl sonunda ne olacağımızı görüyoruz." şeklinde konuştu.

Cengiz, kısa vadede toplam 200-250 milyon lira ödemeleri gerektiğini ve bunu nasıl yapacağını bildiğini ifade ederek, "Ancak hiç ummadığımız şeyler de çıkıyor. Bir yerden mail geliyor. Fatura yollamışlar, 650 bin avro para istiyor. Ekstra 50-60 bin avro ceza istiyor. Yani yaklaşık 4 milyon lira. Bir profesör ömür boyu çalışsa elde edemez bu parayı. Bunlar aniden çıkıyor karşımıza. Özellikle menajerler bize hücum etmiş durumda. Devamlı ihtar, ihbar ve hacizle karşı karşıyayız. Bir şey diyemiyoruz. Böyle bir hücum yok. Sermaye artırımını duydular sanırım. Zaten biz menajer ücretlerinde yüzde 10 fazla ödüyoruz. Onları suçlamıyorum, herhangi menajere bir tavrım yok. Onlar işini yapıyor ama sen de yönetici olarak uyanık olup Galatasaray'ın haklarını savun." diye görüş belirtti.

Galatasaray gibi kulüplerin kalıcı olması gerektiğine dikkati çeken Cengiz, şöyle devam etti:

"Türkiye çok büyük bir devlettir. Ancak biz evrakları saklarken sel, yangın, deprem gibi durumlarda onları koruyamamışız. Devlet bununla ilgili karar aldı ve evrakı bulut ortamına, dijital ortama almaya çalışıyor. Evrak elinizde tuttuğunuz anda parçalanıyor diye söylüyorlar bana. Buna yüreğim parçalanıyor. Bir devletin devlet olmasını sağlayan şey kayıt tutmasıdır. Bunu aynı şekilde şirketlere ve kulüplere de getirmeliyiz. Birçok evrakın öyle ya da böyle, kötü niyetle değil ama kaybolduğunu duyduk. Bu nedenle sanırım 85 bin liraya bir şirketle anlaştık. Kozmik odayı bulut olarak yapıyoruz. Bütün evrakı tarayacağız ve o bulutta saklayacağız. Gelecek kuşaklar geldiğinde ne yapıldı bilsin. Belki şu kaydı da tutmaya çalışacağız. Mustafa Cengiz ne vadetti ve neyi yanlış çıktı diye bana hesap sorsunlar. Biz evrakımızı ve tarihimizi başka ülkelerin veya kulüplerin kayıtlarından öğrenmemeliyiz."

Mali açıdan da önlerini gördüklerini kaydeden Cengiz, "Bir milyar 176 milyon lira geldiğimizde açık vardı. 20 milyon dolar civarında daha az hala getirdik. Diğer kulüpler içerisinde borç-alacak açısından en iyisi biz gözüküyoruz. Diğerlerine saygısızlık etmek istemiyorum. Herkese saygı duyarım ama kendimize baktığımızda, bizim 2 yıl içinde doğru ve basiretli yönetimle çevrilebilir hale getirerek denk bütçeye ulaşacağımıza inanıyorum." açıklamasını yaptı.

"Albayrak veya Terim'e de başkanlık yakışır"

Abdürrahim Albayrak'ın kendisi ve camia için çok büyük şans olduğunu dile getiren Cengiz, "Abdürrahim Bey'e başkanlık yakışır mı, bence yakışır. Fatih hocama yakışır mı, yakışır. Ben hiçbir beis duymam. Ben hizmet ediyorum. Oturup protokolde heykel gibi maç izliyorum. Ben de sizin gibi izlemek istiyorum. Küfürsüz tepkimi dile getirmek istiyorum ama getiremiyorum. Abdürrahim Bey bütün bu konularda müthiş. Karakter olarak da çok kaliteli biri." dedi.

Dışardan bakıldığında Abdürrahim Albayrak'ın anlaşılamayabileciğini aktaran Cengiz, şunları kaydetti:

"Ben de onlardan biriydim. Onun tribün arkadaşıydım. Ben bu kadar Galatasaray'a kendini, fiziğini ve yüreğini veren kimseyi görmedim. Abdürrahim Bey içi dışı bir insan. Rol yapmayı bilmeyen, samimi, hiçbir takım veya rakip için kötü düşünmeyen. Herkes için iyilik isteyen biri. Büyük bir şirketin sahibi, başarı öyküsü, aslında Abdürrahim Bey'in hayatı al dizi yap. Hangi holding sahibi yapar Allah aşkına. Sabahın köründe Florya'ya gidip futbolcuların musluk problemine kadar her şeyiyle ilgileniyor. Mesela Gomis bir çocukla selfie çektiriyor. Sonra da sosyal medyasından paylaşıyor. Gomis'e savcılık izinsiz kullandın fotoğrafı, telif hakları nedeniyle ödeme yapın diyor. Gomis'in eli ayağı gidiyor tabii. Abdürrahim Bey bütün bunlarla uğraşıyor. Hangi holding sahibi belli bir yaştan sonra bunlarla uğraşır."

"Aday sayısının artması pastanın büyük olduğunu gösterir"

Seçimde kendisiyle beraber 4 başkan adayının olduğunu belirten Cengiz, "Seçimde aday sayısının artması pastanın iyi ve büyük olduğunu, adayların azalması ise orada terslik olduğunu gösterir. Bu bağlamda ben kendime ve ekibimize pay çıkartıyorum. Demek ki biz başarılı bir şeyler yaptık. Bunun işaretleri görüldü ki aday sayısı arttı. Önümüzdeki 3-4 gün çok önemli, şampiyonluk yürüyüşümüz var. Seçimlerin adil, dürüst ve futbol takımı başta olmak üzere Galatasaray'a zarar vermeden geçmesini diliyor, yarışanların hepsine candan başarılar diliyorum." diye konuştu.

Mustafa Cengiz, amatör branşlarla ilgili bir soru üzerine şunları söyledi:

"Galatasaray, basketbolu ve voleybolu Türkiye'ye getiren ilklerin takımı. Basketbol profesyonelleşti. Galatasaray amatör ruhla bu profesyonelleşmeye yetişemedi. Basketbol, futbol gibi değil, takımı kurduğunuzda netice bellidir. Galatasaray bu profesyonelleşmeyle hep açık verdi. Hemen hemen tüm basketbolcularımızın serbest kalma hakkı bulunuyor. Transfer yasağı da var. Erkek basketbolda 20 milyon lira açık var. Çok ciddi bir rakam. Yeni takım kurmaya kalkarsanız da o paralar gerek. Bu bir tercih meselesi. Bu konuda sponsorlar aramak zorundayız."

Basketbolda altyapıdan çıkan oyuncular ve takviyelerle liderliğe oynayan bir takım oluşturmak istediklerini vurgulayan Cengiz, sözlerini şöyle tamamladı:

"Basketbolcuları günlük vererek oynattık. Adamlar lig sonuncusuna yenildiler, çok asabım bozuldu. Sonra lig ikincisini yendiler. Bu olmadı, bu profesyonellik değil. Biz buna saygı duymayız. Onlar kendilerince profesyonel. Basketbolda silkinme hareketi yapacağız. Basketbolda altyapıdan çıkan oyuncuları takviye ederek birinciliğe oynayan bir takım oluşturmak gerekiyor. Amatör sporlarda da disiplin istiyoruz. Olay küçülme değil, doğru harcama. İnşallah Galatasaray'ı fabrika ayarlarına döndüreceğiz. O laf bize ait, seçim sloganımız. Galatasaray'ı hem karakter hem de mücadele değerlerine yönlendireceğiz. Basketbolda da gereğini yapacağız."

Anahtar Kelimeler: