Adana’da DSİ’ye ait sulama kanalında 25 yıl içinde önce oğlu, ardından da kuzenleri ölen acılı anne, yetkililerden önlem alınmasını istedi. Kadın, gençlerin boğulma haberlerini gördüğünde çıldırdığını ifade ederken, çocuklar ise ölüme meydan okurcasına kanalda yüzdü.Avusturya Viyana’da yaşayan Gülseher Tuncel, 1989 yılında Adana’nın Seyhan ilçesi Akıncılar Mahallesi’ndeki akrabalarını ziyarete geldiğinde 10 yaşındaki oğlu Oktay Tuncel’in kanalda boğulması üzerine yıkıldı. Tekrar Viyana’ya dönen kadın, oğlunun mezarını ziyarete geldiğinde iki kuzeninin de aynı kanalda öldüğünü duyunca büyük şok yaşadı. Kanala gelerek burada feryat eden Gülseher Tuncel, boğulmaların önüne geçilmesi için önlem alınmasını istedi.YETKİLİLERİ GÖREVE ÇAĞIRDI, ÇOCUKLAR YÜZDÜGülseher Tuncel, 25 sene içerisinde önce oğlunun, ardından da 2 kuzenin boğulduğunu kaydederek, “Oğlum yaşasaydı 35 yaşında olacaktı. Benim katilim bu kanal. Benim yavrumun kanı ile buradan pamuklar, buğdaylar sulanıyor. Benim çocuğumun katili bu kanaldır. Benim oğlum boğulduğunda havuz yoktu ama şimdi var. Saati 2 TL. Bu süre yetmiyor. Çocuklar onun için kanala geliyor, buralarda yüzüyor. Artık ölüme dur demeliyiz” dedi.Gençlerin kanalda boğularak öldüğünü gazetelerde okuyunca çıldırdığını ifade eden acılı kadın, “Ölümler halen devam ediyor. Bu kanal aktığından beri gençler ölüyor. Bu ölümlere dur demeliyiz. Yaşadığım yerde de havuz var. Orada 4 TL’ye tüm günü giriliyor ama burada 2 TL’ye bir saat giriliyor” dedi.Gülseher Tuncel, yetkililere ise şöyle seslendi:“Bu kanalın üstlerini örtsünler. Ölümler ancak böyle durdur. Yoksa koruma önlemleri sadece göz boyanır. İki demir ile önlem olmaz. Ben yüreği yanan bir anne olarak burada çok acı çektim. Çok üzüldüm. Çok bedel verdim ben. Artık gençlerimiz ölmesin.”Tuncel, yetkilileri göreve çağırdığı esnada çocuklar kanalda yüzmeye devam etti.