Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Merdiven altı politika bezirganları, bu milletin kanaatlerini değiştirmek için uğraşıyorlar." dedi.
Bozdağ, Yerköy Kız Yurdu Bahçesi'ndeki Yerköy Toplu Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, eğitimin AK Parti için her zaman birinci öncelik olduğunu söyledi.
Bütçeden en büyük payı daima eğitime harcadıklarını aktaran Bozdağ, eğitimin bütçesini 2002'den bu yana 10 milyar liradan 250 milyar liranın üzerine çıkarttıklarını belirtti.
AK Parti iktidarından önce Türkiye'deki illerin tamamında üniversitenin olmadığını hatırlatan Bozdağ, eğitimin her yerde olması amacıyla 81 ile üniversite kurduklarını dile getirdi.
Bozdağ, eğitime yapılan yatırımların önemine değinerek, "Bir yandan bunları yaparken öte yandan yüksek öğrenimde okuyan öğrencilerimizin barınma sorunlarına el attık. 2002'de Türkiye'de tam 190 yüksek öğrenim öğrenci yurdu varken şu anda bitmiş 783 yüksek öğrenim öğrenci yurdu var." diye konuştu.
Türkiye'deki koalisyonlar döneminden ve yaşanan sıkıntılardan bahseden Bozdağ, vesayet odaklarının ülkenin eski hale dönmesini istediğini söyledi.
Bozdağ, 2002'den bu yana vesayete boyun eğmediklerini, dış güçlerin uydusu olmadıklarını, milletin hak ve hukukunu koruyarak adeta milletin iktidarını Ankara'da tahkim ettiklerini vurguladı.
Muhalefeti eleştiren Bozdağ, şunları kaydetti:
"Şimdi Ankara'da 'milletin iktidarını nasıl yıkarız' onun hesabını yapıyorlar. Altı artı bir yani 7'li dediğimiz masa, tam bir koalisyon masasıdır. Liderlerin bir araya toplandığı masaya baktığınızda, koalisyon ortaklarının ihtilaflar çıktığında bir araya gelip nasıl çözeriz diye onun fotoğrafına benziyor. Bu fotoğraf eski Türkiye'nin fotoğrafı. Krizlerin, kaosların, çatırdamaların, iktidar düştü düşecek korkularının, kimsenin adım atamadığı bir Türkiye'nin fotoğrafı. Geleceği, Türkiye'de kayıt dışı siyaset yapanlar kuramayacaktır. Türkiye'nin geleceğini eski Türkiye'de aramak beyhude bir çabadır. Türkiye'yi eskiye döndürmenin kime ne faydası var? Koalisyon, her gün kavga, her gün dövüş, her gün kriz, her gün sıkıntı. Şimdi bunlar toplanmışlar bir araya, 'Kim önde yürüyecek? Masada nasıl oturulacak? Kim bir adım sağda, bir adım solda olacak? Fotoğraf çekilirken nasıl durulacak? Birbirine nasıl hitap edilecek?' Daha bunlarda anlaşamayanlar, Türkiye'nin temel sorunlarında nasıl anlaşacaklar?"
- "Umutlarını bu ülkenin felaketine dair şeylere bağlamışlar"
Bozdağ, herhangi bir konuda ittifak edemeyenlerin, tek ittifak ettikleri şeyin Cumhurbaşkanı Erdoğan'a olan kinleri, nefretleri, düşmanlıkları olduğuna dikkati çekerek, "Bir insanın motivasyon kaynağı düşmanlık, kin, nefret, intikam olursa bunun kime ne faydası olur? Tayyip Bey gitsin, Cumhur İttifakı gitsin, memleket batsın, tek dertleri o, başka bir dert yok. Kıyamet kopsa bile bunlar için önemli değil. Umutlarını o yüzden bu ülkenin felaketine dair şeylere bağlamışlar. Yangınlar çıksa depremler olsa felaketler olsa krizler, kaoslar büyüse hatta savaşlar çıksa da Türkiye yenilse diye beklenti içine giren bu hastalıklı zihniyete en doğru cevabı benim Yerköylü kardeşlerim vermelidir. Yozgatlılar, aziz Türk milleti vermelidir çünkü Türkiye'nin geleceğini tayin edecek olan milletin iktidarlarıdır." ifadelerini kullandı.
Şu anda kayıt dışı siyaset yapanların Türkiye'nin yoluna müdahale etmek istediğine işaret eden Bozdağ, "Merdiven altı politika bezirganları, bu milletin kanaatlerini değiştirmek için uğraşıyorlar. Ne kadar merdiven altı politika bezirganı varsa ne kadar kayıt dışı siyaset simsarları varsa ne kadar bu milletin gücünün daha da artmasını istemeyen varsa bu ülkeyi başka ülkelerin uydusu haline getirmek isteyenler varsa bir bakıyorsunuz içeride dışarıda müttefik durumdalar. Bizim bundan ne menfaatimiz var? Türkiye'nin geleceği bunların eline bırakılamaz. Türkiye'nin geleceği milletin elindedir. Millet de kendi gözüne bakanlara bu geleceği teslim etmelidir." değerlendirmesinde bulundu.
- "Bu ağız, mafya ağzı"
Bakan Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik eleştirilerde bulunarak şöyle devam etti:
"Daha şimdiden tehditler var. Sayın Kılıçdaroğlu ve ekibi, 'İşte şu ihaleye girmeyin girerseniz, size dünyayı dar ederim.' Tehdit. Bürokratlara 'Şu şu işleri yapmayın, yaparsanız...' tarih de veriyor, şu tarihten sonra. Siyasetçilere gelince, 'Sizi şöyle yapacağız, böyle yapacağız.' Televizyonlara, bazı gazetecilere, 'Biz geldiğimiz gün kapınıza kilit vuracağız.' Yahu hani sen demokrattın, özgürlükçüydün, herkes her dediğini söylemekte serbestti ama daha şimdiden tehdit ağzı. Bu ağız kimlere benziyor? Yani meşru siyaset yapan anayasa ve yasalar çerçevesinde iktidar olacağını söyleyen bir siyasi liderine ve onların temsilcilerinin ağzına yakışıyor mu bu? Yani ihaleye girme diye tehdidi kimler yapıyor? Bizim ülkede yapan çok, mafya yapıyor bunu. 'Şu işi yaparsan başına şu gelecek' diye kim yapıyor? Tehdit ve şantaj yapanlar yapıyor. Bu ağız, mafya ağzı. Bu ağız, tehdit ve şantaj ağzı. Türkiye'nin yönetimine talip, meşru siyaset içinde anayasa ve yasalara göre bu ülkeyi yöneteceğim diyenlerin ağzı değil."
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun bakanlık ve kurumların önüne giderek tehditlerde bulunduğunu ileri süren Bozdağ, "Yahu sen eylemci misin? Yoksa projeci misin? Çık de ki benim projelerim bu, ben bunları yapacağım ama gidiyor kurumları tehdit ediyor. Kendine göre eylem yapıyor. Bunlar eylem kültürü, sol tandanslar eylemi bir marifet zannediyor. İşte bizim farkımız o. Biri eylem yapıyor, biri icraat yapıyor. Biz icraatımıza devam edeceğiz. Eylemciler eylemine devam etsin. Bu millet eylemcileri çok gördü ama onlara hiçbir zaman itibar etmedi. Bundan sonra da etmeyecektir." dedi.
Konuşmanın ardından kız öğrenci yurdu, SGK binası, aile toplum merkezi, kız imam hatip lisesi ve pansiyonunun açılışı yapıldı.
(Bitti)