Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Adana Şube Teknik Danışma Komisyonu, ‘Adana altyapı sorunları ve çözüm önerileri’ konulu söyleşi düzenledi.İMO Şube Yönetim Kurulu Üyeleri, inşaat mühendisleri ve davetlilerin katıldığı söyleşinin açılış konuşmasını gerçekleştiren İMO Adana Şube Başkanı Nazım Biçer, genç bir yönetim olarak ülkenin ve kentin sorunlarına olabildiğince eğilmeye çalıştıklarını söyledi. İMO’nun komisyon çalışmalarına ağırlık verdiğini belirten Biçer, Adana’da yağmurdan sonra altyapı eksikliğinin bariz bir şekilde ortaya çıktığını kaydetti.“SEYHAN’IN 3’TE 2’Sİ YENİLENMELİ”Söyleşiye Seyhan Belediye Başkan Yardımcısı Aydın Uslupehlivan ve Seyhan Belediye Meclis Üyesi Ercan Çetin’le birlikte katılan Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar da seçimden önce söz verdiği gibi odalarla birlikte çalışmaya özen gösterdiklerini belirtti. Odaların çalışmalarından faydalanacaklarını Seyhan Belediyesi’nin 5 yıllık stratejik planını oda temsilcileriyle birlikte yapacaklarını vurgulayan Karalar, “Adana’da altyapının eksikliği 6-7 Haziran’daki yağmurdan sonra net olarak ortaya çıktı. Atatürk Caddesi bile perişan oldu. Menfezler suyu çekemedi. Adana’daki yolların yarısı ev eşiklerinin üstünde seyrediyor. Eşik altında kalan evlerin tamamını su bastı” dedi.Seyhan’da yapımına başlanan yolların hepsini ev eşiklerinin altında olacak şekilde gerçekleştireceklerine işaret eden Karalar, “Seyhan’daki Yenibey, Dağlıoğlu, Barbaros gibi mahalleler başta olmak üzere ilçemizin üçte ikisi yenilenmeli. Adana’yı mutlaka yenilememiz gerekiyor. Seyhan’ı 5 yıl içerisinde odaların görüşleri doğrultusunda yenilemek istiyoruz. 5 yıl sonra iyi bir Seyhan oluşturacağız” diye konuştu.“ADANA SUSUZ KALABİLİR”Söyleşinin konuşmacısı ve İMO Adana Şube Teknik Danışma Komisyonu Başkanı Hüsamettin Esin ise Türkiye’de en önemli iki nehrin ve bunların beslediği havzalardaki yer altı su rezervinin Adana Büyükşehir Belediye sınırları içinde yer aldığını hatırlattı. Esin, “İyi korunmuş bir kaynaktan alınacak su arıtma tesisi, arıtım kalitesini arttıracak, arıtmada girdi maliyetini azaltacak, dolayısıyla halka götürülecek içme suyunda üretim maliyeti düşecek ve yerel yönetimler ucuz su politikasını uygulayabilecektir” dedi.Yerel yönetimlerin akarsu yataklarına yöneltilmiş atıksu tahliyeleri, çöp döküm alanları, konutsal ve endüstriyel yerleşim alanlarını ‘Kıyı Koruma’ çizgilerine uygun uzaklıkta tutmalarının yanı sıra endüstri ve maden ocakları gibi atıklarında ağır metaller bulunan kuruluşların çok etkin bir denetime tabi tutulmalarının gerekliliğine işaret eden Esin, içme su dağıtım sistemindeki kayıpların uluslararası standartlara göre yüzde 18 ila 23 arasında olduğunu ancak Adana’da bu oranın tahmini yaklaşımla yüzde 60’lar civarında gerçekleştiğini vurguladı. Kayıp ve kaçakların su maliyetlerine doğal olarak yansıdığını kaydeden Esin, “Bu nedenlerle kaynak çıkışından tüketiciye ulaşıncaya kadar kaybolan suyun takibi, kaçakların önlenmesi için, şebekede tarama, eski şebekenin yenilenmesi ve şebeke olmayan yerleşim alanlarına şebeke döşenmesi arızaların giderilmesi önemlidir. Adananın mevcut içme su kaynağı Çatalan’ın kaynak ve arıtma tesisleri alternatifi yoktur. Tesislerin ya da ana isale hatlarındaki herhangi bir arızada Adana şehri susuz kalır. Nitekim böyle bir olay yaşanmıştır. Bu nedenle 147 adet eski su kuyusunun her an hizmete hazır tutulması önemli ve zorunludur” dedi.“BİRLEŞİK SİSTEM AYRIŞTIRILMALIDIR”Konuşmasında kanalizasyon ve yağmur suyu tesislerine de değinen Esin, şunları söyledi:“Atık su ve yağmur suyu toplama sistemlerinin mutlak suretle ayrıştırılması işleminin hızlandırılması zorunludur. Bütün şehirde sistemlerin ayrık olması ve arıtma tesislerinin yapılması Seyhan ve Ceyhan nehirleri, Çakıt, Göksu ve benzeri kolların kirlenmesini de önleyecektir. Adana Büyükşehir ve bütün şehirlerde bulunan diğer ilçe ve yerleşim alanlarında su, kanalizasyon, çöp, yağmur, su, atık su arıtma tesisleri fizibilite ve master plan çalışmaları yapılmalıdır. Başlamış projeler öncelikler olmak üzere ivedilik sırasına göre diğer projeler başlatılmalıdır. Büyükşehir ve Bütün şehirlerde mevcut ve birleşik sistem olarak kullanılan tesisler hızla ayrıştırılmalıdır. Şehirler birer canlı varlık gibi doğar, büyür, gelişir ama ölmez. Sürekli kendini hayata adapte eder. Altyapı tesisleri de bitmez ihtiyaçlar da bitmez.”