Dönemin cunta yönetimi tarafından idam edilerek şehit edilen Ahmet Kerse şehadetinin 37. yıl dönümünde Ülkü Ocakları Oğuzeli İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen program ile Oğuzeli Yeşildere Mezarlığında bulunan kabri başında dualarla anıldı.
Anma törenine Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş, Milliyetçi Hareket Partisi Gaziantep Milletvekili A. Muhittin Taşdoğan, Milliyetçi Hareket Partisi Gaziantep Milletvekili Sermet Atay, Oğuzeli Belediye Başkanı Mehmet Sait Kılıç, MHP Gaziantep İl Başkanı Muzaffer Çelik, Ülkü Ocakları Gaziantep İl Başkanı Mehmet Akgül, Taş Medreseliler Genel Başkan Yardımcısı Fuat Toygar, Milliyetçi Hareket Partisi İlçe Başkanları, Ülkü Ocakları İlçe Başkanları ve çok sayıda vatandaş katıldı.
“Ne kadar yaşadığımızdan daha çok, nasıl yaşadığımız önemlidir”
Milliyetçi ve Ülkücü duruşu Kaf dağının en tepesine çıkartacaklarının altını çizen Oğuzeli belediye başkanı Mehmet Sait Kılıç, “Türkiye Cumhuriyeti var olduğu sürece, Gök Kubbe çökmediği sürece, yağız yer delinmediği sürece bu kutlu davayı hep birlikte omuzlayacağız” dedi.
Oğuzeli Belediye Başkanı Mehmet Sait Kılıç, “Her yıl burada birlikte Ahmet Kerse Kardeşimizi anmak için, onun uğruna canını gözünü kırpmadan verdiği bir dava için bir aradayız. Cenab-ı Allah bizlere sonsuz bir hayat bahsetmiş değil. Ne kadar yaşadığımızdan daha çok, nasıl yaşadığımız önemlidir. Ahmet Kerse Kardeşimiz yaşantısıyla da, idama giderken de arkasından gelen ülküdaşlarına, genç ülkücülere davranış diliyle bir şey anlattılar. Bizlerde bunu 37 yıl sonrada olsa 100 yıl sonrada olsa Türkiye Cumhuriyeti var olduğu sürece, Gök Kubbe çökmediği sürece, yağız yer delinmediği sürece bu kutlu davayı hep birlikte omuzlayacağız. Kaf Dağının tepesine çıkartmak için mücadele edeceğiz. Gerçek ölümsüzlük Ahmet Kerselerin, Ruhi Kılıçkıranların, Cengiz Paktemurların, Cevdet Karakaşların, Fikri Arıkanların, Halil Esendağların, Selçuk Duracıkların, Ali Bülent Orkanların, Mustafa Pehlivanoğluların ve Fırat Yılmaz Çakıroğlu gibi yiğitlerimizin davaları uğruna verdikleri mücadelelerin ölümsüzlüğüdür. Hayatının baharında devlet ve millet için toprağın kara bağrına düşen şehidimiz Ahmet Kerse, geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin Kızıl Elmaya giden bu yolda örnek alması gerektiği bir yiğittir. Ahmet Kerse kardeşimizin mezarı başında bu dava için canını hiçe sayarak şehadet şerbeti içen Ülkü Güllerimizi bir kez daha yâd ediyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun” şeklinde konuştu.
“Adaletsiz kararlar bizi yolumuzdan döndürmemiştir”
Şehadete giderken bile kendisi idam eden devlete dualar gönderen bir davanın mensubu olduklarını vurgulayan Milliyetçi Hareket Partisi Gaziantep Milletvekili Sermet Atay, “Liderimiz Devlet Bahçeli Bey’in de ifade ettiği gibi, ‘Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben’ düsturuyla hareket etmekteyiz” ifadelerini kullandı.
Milletvekili Sermet Atay, “Bugün Ülkücü Şehidimiz Ahmet Kerse’nin şehadetinin 37 yıl dönümü münasebeti ile bir aradayız. Bir infaz anında, infaz memurunun tutuğu bir tutanak vardır. Bu tutanakta Ülkücü Şehidimiz koğuşundan alındığında infaz edileceğini anlar. Görevli memurla koridorda ilerlerken son isteğin nedir diye sorarlar. Şehidimiz koğuş arkadaşları ve cezaevi yönetimi ile helalleşmek ister. Dini vecibelerini yerine getirmek için abdestini aldıktan sonra ailesine mektup yazar. Sözleri şöyle başlamaktadır, “Allah, devlete ve millete zeval vermesin” şehadete giderken bile kendisini idam eden devlete dua gönderen bir davanın mensuplarıyız. Liderimiz Devlet Bahçeli Bey’in de ifade ettiği gibi, “Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben” düsturuyla hareket etmekteyiz. Kutlu bayrağımız Ahmet Kerse ve diğer şehitlerimiz sayesinde dalgalanmaktadır. 12 Eylül cuntasının vermiş olduğu adaletsiz kararlar bizi yolumuzdan döndürmemiştir. Şehidimizin mekanı cennet olsun” ifadelerine yer verdi.
“Kutlu davamızın zaferi yakındır”
Dün olduğu gibi bugünde devletimizin bekası için mücadele verdiklerinin altını çizen Milliyetçi Hareket Partisi Gaziantep Milletvekili Muhittin Taşdoğan, “Biz Türk Milliyetçileri ve Ülkücü camia olarak bu ülkeyi ebet müddet yaşatmak için, İlayi kelimetullah’ı yaşatmak için var olmaya devam edeceğiz” sözcüklerini kullandı.
Milletvekili Taşdoğan, “Eylülü kara Eylüle çevirenleri, 40 yıl önce Eylülümüzü karartanlarımızı hatırlayınız. Nasıl öldüklerini bir hatırlayınız. Birde dava arkadaşlarımızı hatırlayınız. Biz 37 yıl sonra Ülkücü şehidimizi anmak için bir araya geliyoruz. Bizler başımız dik yaşıyoruz ama eylülü karartanlar zelil bir durumdalar. Çünkü biz Allah’ın davasına inanıyoruz. Onlar bize bir müjde verdiler. Kellemizi koyduğumuz davanın zaferi yakındır. Dünya bu zaferin sancısıyla kıvranmaktadır. Bizler bu zaferi görürüz veya göremeyiz ama bu zafer için mücadelemiz dün olduğu gibi bugünde, yarında devam edecek. Eylülümüzü karartanlar bizleri taş duvarlar arasına koydular, biz oraları medreselere çevirdik. İdam sehpasına götürdüler, 9 fidanımız ile şehit olduk. Velican, Evveli can gibi şişlediler, küllerimizden doğduk. Biz Türk Milliyetçileri olarak Ülkücü camia olarak bu ülkeyi ebet müddet yaşatmak için, İlayi kelimetullah’ı yaşatmak için var olmaya devam edeceğiz. Yıllardır şehidimizin kabri başında toplanıyoruz, hafızamızı ve hatıralarımızı diri tutuyoruz. Onun için 15 Temmuz gecesi silah zoruyla sokağa çıkartmadı. Bizler dün olduğu gibi o günde devletimizin bekası için sokaklara çıktık mücadelemizi verdik” sözcüklerine yer verdi.
“Bu kutlu davanın milyonlarca gönüllü neferi var”
Ülkücü şehitlerin emanetlerini yüksek şerefle taşımak zorunda olduklarını vurgulayan Milliyetçi Hareket Partisi Gaziantep İl Başkanı Muzaffer Çelik, “Kutlu davamızı kanlarıyla sulayan ağabeylerimiz olmasaydı buralarda olmazdık. Milliyetçi Ülkücü hareketin binlerce şehidi, on binlerce gazisi ve milyonlarca gönül neferi var hamd olsun. Onlar olmasaydı biz olmazdık diye yola çıktık. Kutlu davamızı kanlarıyla sulayan ağabeylerimiz olmasaydı buralarda olmazdık. Onların bizlere bıraktıkları emanetleri yüksek şerefle taşımak, korumak bizim en birinci vazifemizdir. Bu aziz hatıralardan bir tanesi olan Ahmet Kerse Ağabeyimizi anmak için burada toplandık. Zahmet edip buraya kadar gelen gönüldaşlarımıza teşekkür ediyorum. Şehidimizi rahmet ve minnetle anıyorum” dedi.
“18 ay aynı koğuşta yan yana ranzalarda yattık”
Uğradığı bombalı saldırı sonucu iki gözünü birden kaybeden Taş Medereseli Ejder Kolsuz “Ahmet Kerse bir karıncayı dahi incitmeyecek kadar hassas bir insandı” şeklinde konuştu.
Taş Medreseli Ejder Kolsuz, “Ülkücü Şehidimiz Ahmet Kerse ile 18 ay aynı koğuşta yan yana ranzalarda yattık. Takva sahibi bir kardeşimizdi. Cenab-ı Allah rahmetini üzerinden eksik etmesin. Bir karıncayı dahi incitmeyecek kadar hassas bir insandı. Bu vesile ile şehidimiz başta Ahmet Kerse kardeşimiz olmaz üzere vatan için gözünü bile kırpmadan canını feda eden kahramanlarımızı bir kez daha rahmet, minnet ve özlemle yad ediyorum. Bu organizasyonu tertip eden Ülkü Ocaklarına teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
“Bayrağımıza el uzatamasınlar diye Ahmet Kerse ağabeyimiz Şehit oldu”
Ülkücü davanın sonsuza kadar yaşayacağının altını çizen Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş, “Avrupa Parlamentosunda bayrağımızı yırtan şeref yoksunları gibiler bayrağımıza el uzatamasınlar diye Ahmet Kerse Ağabeyimiz şehadet şerbeti içti” sözlerine yer verdi.
Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş, “Kıymetli dava arkadaşlarım öncelikle hepinizi en kalbi duygularımla selamlıyorum. 37 yıl önce bugün gençliğinin baharında toprağın kara bağrına giren, ağabeyimiz Ahmet Kerse’yi anmak üzere bir araya geldik. Bugün buradaki anma bir matem veya bir ağıt değildir. Yüce Allah Kuran-ı Kerimde bir müjde veriyor. Allah yolunda öldürülenlere ölü demeyin, onlar diridir fakat bunu siz bilemesiniz diyor. Ahmet Kerse Ağabeyimizde vatan, millet, din ve devlet yolunda şehadet şerbeti içmiş bir ağabeyimizdir. Söylenmesi gereken her şeyi Ahmet Kerse Ağabeyimiz son mektubunda dile getiriyor. Susmayacak Hakkın dili diyor Allah’ın izniyle de susmayacak. Bu dava sonsuza kadar yaşayacak. Avrupa Parlamentosunda bayrağımızı yırtan şeref yoksunları gibiler bayrağımıza el uzatamasınlar diye Ahmet Kerse Ağabeyimiz şehadet şerbeti içti. Onun yetiştiği Ocak inşallah sonsuza kadar yaşayacak. Burada şehidimizin huzurunda tekrar bütün şehitlerimizi rahmet ve Fatihalarla anıyor, hepinizi en kalbi muhabbetlerimle selamlıyorum” diye konuştu.
Ülkücü Şehit Ahmet Kerse’nin kabri başında Kuran-ı Kerim okutulması ve dua edilerek anılmasının ardından mezarına karanfil bırakıldı. Program sonunda Ahmet Kerse ruhuna tatlı ikramı yapıldı.
Ahmet Kerse kimdir
Gaziantep’in Oğuzeli ilçesine bağlı Hacar (Yeşildere) köyünde doğdu. Gaziantep Eğitim Enstitüsü’nde okuyordu. 1980 yılı Şubat ayında polisler tarafından Kilis’te yakalanarak gözaltına alınıp bir ay süreyle işkence yapıldı. Çıkarıldığı 12 Eylül mahkemelerinde, bütün şahitlerin, aleyhine ifade vermedikleri için tutuklandıkları bir yargılamadan sonra, 8 Temmuz 1981 tarihinde idam cezasına mahkum edildi. 25 yaşındayken, tutuklu bulunduğu Gaziantep Cezaevi’nin infaz bahçesinde 31.01.1983 tarihinde sabaha karşı asılarak şehit edildi.