Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, "Siyasetten ticarete, bürokrasiden akademiye, aileden sivil toplum çalışmalarına kadar hayatın her alanında daha fazla kadının karar alma pozisyonlarında yer alması, ülkemizin kalkınmasında önemli bir katma değer oluşturacaktır." dedi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından, alanında uzman akademisyenlerle istişare mekanizmasını geliştirmek amacıyla "Politika Geliştirme Süreçlerine Sivil Toplumun Etkin Katılımının Sağlanması" hedefine yönelik hayata geçirilen "Akademi Buluşmaları" programının ilki "kadın" temasıyla başladı.
Yanık, bir otelde düzenlenen programda yaptığı konuşmada, "Akademi Buluşmaları" adı altında gerçekleştirilecek bir dizi etkinlikle, Bakanlığın görev alanlarında çalışan öğretim görevlileri, akademisyenler ve bilim insanlarıyla buluşacaklarını söyledi.
Türkiye'nin dünyada sosyal hizmet alanlarının çeşitlilik gösterdiği, refah düzeyi gittikçe yükselen önemli bir ülke olduğunu belirten Yanık, yapılan uluslararası görüşmeler, farklı ülkelerden gelen taleplerin bu konuda birçok ülkeye örnek olduğunu gösterdiği dile getirdi.
"Politika Geliştirme Süreçlerine Sivil Toplumun Etkin Katılımının Sağlanması" hedefine yönelik bugün akademisyenlerle bir araya gelindiğini anlatan Yanık, "Kadınların insan onuruna yakışan bir hayat sürmeleri adına birçok çalışma yürütüyoruz. Hak temelli sosyal hizmet anlayışımız çerçevesinde kadınların hak savunuculuğunu ve güçlenmesini ülkemizin kalkınma sürecinde olmazsa olmaz görüyoruz. Fırsat eşitliğinin sadece kadınlar için değil, toplumun bütün üyeleri için vazgeçilmez ve temel bir hak olduğuna inanıyoruz. Bu anlamda dezavantajlı konumda bulunan kesimlerin özel olarak desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz." diye konuştu.
- "Kadın konukevlerinden 2022 yılı haziran itibarıyla 33 bin kişi hizmet almıştır"
Bakan Yanık, Türkiye'de kadınların aile içindeki ve toplumdaki konumunu güçlendirmeye, kadınların medeni haklarını garanti altına almaya ve en kritik nokta olan kadına yönelik şiddetle mücadeleye ilişkin Anayasa başta olmak üzere gerekli mevzuat düzenlemelerini gerçekleştirdiklerini aktardı.
En son 27 Mayıs'ta, Resmi Gazete'de yayımlanan Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile kadına karşı şiddetle daha etkin mücadele edilmesi ve caydırıcılığın sağlanması için önemli bir adım daha attıklarını vurgulayan Yanık, "Bu adımla, kadına yönelik işlenen kasten öldürme, kasten yaralama, tehdit, işkence, eziyet suçlarında cezaların artmasını, kadına yönelik şiddette hafifletici unsurların yeniden düzenlenmesini sağladık. En son Pınar Gültekin cinayetinin yargı sonucunu istinafa taşıma sebebimiz de bu doğrultuda bir karardı. Kamu vicdanının bir yansımasıydı." ifadesini kullandı.
Yanık, 2007'den itibaren düzenli olarak kadına yönelik şiddetle mücadelede ulusal eylem planlarıyla önemli bir yol kat edildiğini dile getirdi.
Kadın konukevlerini şiddet mağdurlarına açtıklarını, konukevlerinde kalan kadınlar ve çocuklarına barınma hizmetlerinin yanı sıra psiko-sosyal, hukuki ve tıbbi destek sağladıklarını dile getiren Yanık, ülke genelinde toplam 149 kadın konukevinin 3 bin 624 kapasiteyle hizmet verdiğini bildirdi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, şöyle konuştu:
"Bakanlığımıza bağlı kadın konukevlerinden 2020 yılında şiddet mağduru kadın ve beraberindeki çocuklar olmak üzere toplam 53 bin kişi ve 2021 yılında toplam 84 bin kişi, 2022 yılı haziran itibarıyla toplam 33 bin kişi hizmet almıştır. 81 ilimizde hizmet sunan ŞÖNİM'lerimiz ile şiddet mağduruna yönelik geçici maddi yardım, rehberlik ve danışmanlık hizmetleri, hukuki ve tıbbi destekler, eğitim-öğretim yardımı gibi hizmetleri sunuyoruz. ŞÖNİM'lerden 2021 yılında ülke genelinde toplam 296 bin kişi, Haziran 2022 itibarıyla toplam 151 bin kişi hizmet almıştır. Yerel çalışmalarımızdan biri olan Kadınların Kooperatifler Yoluyla Güçlendirilmesi Projesi yine yıl içinde başlatılmıştır. Özellikle kırsalda yaşayan kadınların ev içinde güçlenmesini sağlayan bu ve benzeri projelerle ülke genelinde 862 yeni kadın kooperatifi kurulmuştur."
- "Nitelikli iş birliklerini artırmayı hedefliyoruz"
Yanık, Türkiye'de uluslararası alandan beslenen çalışmalarla da kadınların ve kız çocuklarının geleceğini güvence altına almaya yönelik projeler yürüttüklerine işaret ederek, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ve özel sektör iş birliğinde yürütülen "Türkiye'nin Mühendis Kızları Projesi" ile "Geleceğini Kuran Kadınlar Projesi"nin devam ettiğini anlattı.
"Şiddete karşı sıfır tolerans" anlayışıyla yürüttükleri tüm çalışmalarda hedeflere ulaşabilmek için Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi ve benzeri araştırma merkezleri ile kurulan iş birliğinin son derece önemli olduğunun altını çizen Yanık, şöyle devam etti:
"Ulusal ve uluslararası düzeyde yapılan faaliyetleri takip etmeniz, zamana dayalı olarak yaşanan toplumsal değişimlerin doğru okunması adına belirttiğiniz görüşler, çalışmalarımızın bugüne ve geleceğe hitap etmesi açısından çok belirleyici olmaktadır. Ayrıca siz değerli akademisyenlerimizin liderlik ve karar alma süreçlerinde kız öğrencilerimizin desteklenmesi, karar alma mekanizmalarına katılımlarının teşvik edilmesi gibi konularda da önemli bir rolü olduğuna inanıyorum.
Siyasetten ticarete, bürokrasiden akademiye, aileden sivil toplum çalışmalarına kadar hayatın her alanında daha fazla kadının karar alma pozisyonlarında yer alması, ülkemizin kalkınmasında önemli bir katma değer oluşturacaktır. Bakanlık olarak kadının güçlenmesi ve kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarımızda, üniversitelerimizin kurumsal yapılarıyla kurduğumuz nitelikli iş birliklerini artırmayı hedefliyoruz. Her yılın sonunda sizlerle çalışmalarımıza ilişkin izleme ve değerlendirme raporumuzu paylaşacak ve kıymetli değerlendirmelerinizle çalışmalarımızı yeniden düzenleyecek ve zenginleştireceğiz. Tüm çalışmalarımızı ortak akıl ve bütüncül bir bakış açısıyla, cesaret ve azimle yürütmeye devam edeceğiz."