AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, son günlerde gündemde olan ABD’de gerçekleştirilecek yargılamaya ilişkin sert açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin bir vatandaşının bir başka ülkeye ihracat yaptığı için üçüncü ülke tarafından yargılandığını söyleyen Turan, “Bu vahim bir tablo. O ülkenin kendi kanunları farklı olabilir ama bizim ticaretimizi, ihracatımızı, ithalatımızı bir başka ülkenin kuralları belirleyemez. Kim ne derse desin biz polemik yapmak istemiyoruz. Biz dünyayı görüyoruz ama şunu da görüyoruz, biz Amerika’nın 52’nci eyaleti değiliz” dedi.AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Çanakkale’nin Lapseki ilçesinde Lapsekili İş Adamları Derneğinin açılışına katıldı. Açılışta, ülke ekonomisine ilişkin gelişmelere değinen Turan, “Ülkede az bir kesimin değil orta kesiminde büyümesini ve gelişmesinin önünü açacak adımlar atıyoruz. 2001 yılında biz hükumeti devraldığımızda kişi başı milli gelir 3 bin dolar civarındayken bugün 10 bin dolarları aştı. Bu yetmez. Biz istiyoruz ki 25 bin dolar civarında olsun. 2023 ve 2071 hedeflerine doğru giderken ekonomik olarak büyümenin de çok kıymetli olduğunu biliyoruz. Hindistan’dan sonra en çok büyüyen ülkenin Türkiye olması bizler için kıymetlidir. Bunları yaparken yerel partnerlerle, esnaf odalarıyla, sivil toplum örgütleriyle birlikte hareket ediyoruz. 2002 yılında iktidara geldiğimizde esnafa kullandırılan kredi 153 milyon liraydı. Bugün bu rakam 70 milyarları geçti artık. Torba yasadan esnafın kendi dükkanını alması ve kendi aracını alması imkanları çıktı" dedi.Taşeronlar Aradan Çıktı, Ustalar Eliyle Ülkeye Saldırı VarÇanakkale’de son yıllarda esnaf sayısının çok büyük bir oranda arttığını da söyleyen Bülent Turan, “Bu durum, Türkiye’de birçok güçlerin iddialarına rağmen, uluslararası güçlerin iddialarına rağmen hala esas yapının kollandığı, korunduğu ekonomik olarak büyüdüğümüzü gösteren bir durum. Yine 2002 yılında Ak Parti iktidara geldiğinde esnafa kullandırılan kredi miktarı yalnızca 153 milyondu. Bugün bu rakam 70 milyarları geçti artık. Daha da artmasını istiyoruz. Tabi biz bunları yaparken görüyorsunuz ülkemizin ekonomik büyümesini, hakimiyetini ‘Yes Sure!’ demeyen Türkiye’yi hazmedemeyen yapılar var. Bu içerde de böyle dışarda da böyle. Türkiye büyüdükçe etrafında örnek bir ülke olan milli egemenliğinin kayıtsız şartsız millete teslim eden bir ülke oldukça, kendi iddiasını ortaya koyan ülke oldukça uluslararası güçlerin zaman zaman hedefi haline geldik. Bundan 3-5 sene önce gezi olaylarıyla Türkiye’ye ayar verilmeye çalışıldı ama halk bu oyunu bozdu. Ardından 17 Aralık’la ilgili bir süreç başladı. 15 Temmuz’da silahlı hale getirilerek bir darbe girişimi oldu ama halkımız yine dik durarak bu oyunu bozdu. Ancak Gezi’ye rağmen, 17 Aralık’a rağmen, 15 Temmuz’a rağmen sonuç alamayan güçlerin bugün taşeronlara bırakarak bu oyunları sergilemeye başladığını görüyoruz. Artık taşeron devri geride kalıp bir anlamda ustaların meydana çıktığı bizzat kendilerinin meydana çıktığı bir süreçten bahsediyoruz” diye konuştu.“Biz Amerika’nın 52. eyaleti değiliz”ABD’de tutuklu bulunan Reza Zarrab konusuna da değinen Turan, “Türkiye bir başka ülkeye ihracat yaptı diye bu ülkenin vatandaşları bir başka ülkede yargılanıyor. Altını çiziyorum Türkiye’nin bir vatandaşı bir başka ülkeye ihracat yaptığı için üçüncü ülke tarafından yargılanıyor. Bu vahim bir tablo. O ülkenin kendi kanunları farklı olabilir ama bizim ticaretimiz, ihracatımızı, ithalatımızı bir başka ülkenin kuralları belirleyemez. Kim ne derse desin biz polemik yapmak istemiyoruz. Biz dünyayı görüyoruz ama şunu da görüyoruz, biz Amerika’nın 52’nci eyaleti değiliz. Biz başka bir ülkenin eyaleti değiliz. O yüzden son günlerde gündem de olan dava başta olmak üzere Türkiye ile ilgili yapışan iddiaların oyunların ne olduğunu biliyoruz. Senin ambargon kendi ihracatınla ilgili olabilir. Ama bizim ihracatımızla ilgili olmaz. Biz Türkiye’de bu konularda adım atarken nasıl atacağımızı biliyoruz. Bunu yaparken de Türkiye’de bazı siyasal partilerin Türkiye’nin yanında mahkemenin, devletin yanında olmak yerine bir anlamda nasıl ki FETÖ’nün sözcülüğünü yaptılar darbenin sözcülüğünü yaptılar bugünde Amerika’nın Sesi Radyosu gibi çalıştıklarını ibretle takip ediyoruz. İstiyoruz ki kendilerine gelsinler. Amerika’nın sesi gibi değil, Türk milletinin sesi gibi davranmaya davet ediyoruz” diye konuştu.