Aksaray’da çobanlar yarıştı. Türkiye’de sadece Aksaray’da Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği ve Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından yapılan ve bu yıl 4’üncüsü düzenlenen Çobanlar Yarışıyor programı ilgi gördü.Aksaray Kültür Merkezinde gerçekleştirilen yarışmada çobanlar kıyasıya yarıştı. Yarışma öncesi küçükbaş hayvan üreticilerine uzman ekip tarafından eğitim verildi. Eğitimin ardından Şanlıurfa’dan gelen ekip sıra gecesi konseri gerçekleştirdi. Sıra gecesi ekibi söylediği parçalarla unutulmaz bir gün yaşattı. Konserin ardından yarışma start aldı.Yarışmaya Sultanhanı beldesinden Hasan Yumuşak, Eskil ilçesinden Derviş Mehmet Kaçar, Eskil ilçesinden Haydar Gök, Gülağaç ilçesinden Şaban Us, Gökçe köyünden Halil Uğuz, Helvadere beldesinden Oruç Sak, Karataş köyünden Şevket Çetinkaya, Boyalı köyünden H. Hüseyin Koçpınar katıldı.Yarışmanın başlaması ile birlikte okunan sorular 15 saniye süre ile yarışmacı çobanlar tarafından cevaplandı. Kıyasıya yarışan yarışmacılardan Derviş Mehmet Kaçar 1’inci, Şaban Us 2’inci ve Şevket Çetinkaya üçüncü oldu. Yarışmacılara ödülleri protokol üyeleri tarafından verildi.Yarışmayla ilgili bilgi veren Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mahmut Aktürk, küçükbaş hayvancılıkta çobanın çok önemli olduğunu belirterek şöyle konuştu:“Bugün burada Çobanlar Yarışıyor programındayız. Programda üyelerimize yönelik küçükbaş hayvanlarda bulaşıcı hastalıklar, bakım, besleme ile ilgili hocalarımız bilgilendirme yapıyor. Bundan sonra Urfa’dan üreticilerimizin eğlenmesi için sıra gecesi ekibi getirdik. Yaklaşık bir saatlik bir konser oldu. Ardından çobanlar yarışıyor programına geçilecek. Ocak ayında 96 arkadaşımız ön eleme yarışmasına girdi. Bunlardan 8’i finale seçildi. Yarışmanın birincisine 4 bin TL, ikincisine 3 bin TL, üçüncüsüne 2 bin TL ve diğer arkadaşlara birer yarım altın veriyoruz. İnşallah bu yarışmayı geleneksel hale getirip çobanlığı özendirmek, sıkıntılarını, sorunlarını gündeme getirmek, çobanlığın farkındalığını ortaya çıkartmak istiyoruz. Çünkü küçükbaş hayvancılıkta çobanlık mesleği çok önemli. Çoban olmazsa küçükbaş hayvancılığı yapmak mümkün değil. Bu nedenle çobanlarımızı bilinçlendirmeyi, eğitmeyi ve sosyal projelere katılmalarını sağlamaya çalışıyoruz.”"21 DANIŞMAN ÇİFTÇİLERE EĞİTİM VERİYOR"Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Bestami Zabun, danışmanlık hizmetlerinin daha etkin bir şekilde uygulanması amacıyla bu yarışmayı başlattıklarını belirterek şöyle konuştu: "Artık her yıl daha da iyi bir şekilde devam edip gidiyoruz. Bu yarışmamızın amacı yayın ve danışmanlık hizmetleri yönetmeliği çerçevesinde hizmet veren kuruluşlara bakanlığımız destekleme ödemesi vermekte. Bu hizmeti veren birliklerimiz ve bir de firmamız var. Bunlarda çalışan 21 danışman çiftçilerimize eğitim veriyor.”Türkiye’de hayvancılığın stratejik bir sektör olduğunu belirten Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Prof. Dr. Veysel Ayhan ise, şunları söyledi:“Bu sektör içinde küçükbaş hayvancılık bir numaralı sektör olmak zorundadır. Bu konuda gerçekten bakanlığımız, hükümetimiz son birkaç yıldır verdiği destekler, çobanlığın meslek kategorisine kazandırılması, sürü yöneticisi kursu, birim hayvan başına verilen destek, ıslah ile ilgili yapılan faaliyetler, ağıl desteği, eğitim desteği, buna bağlı olarak yayım desteği, batan bunların her birisi noktasında ürünlerini vermeye başladı. Bundan 15-20 yıl önce Türkiye’de et üretiminin yüzde 33-34’ünü koyun ve keçiden karşılıyorduk. Süt üretiminin yüzde 20’sini koyun keçiden karşılıyorduk. Nasıl bu rakamlar yüzde 14-15’e indi, koyun keçide et oranı, süt oranı yüzde 10 altına düştü. Sektörde ciddi anlamda kriz şekillenmeye başladı."Türkiye’de kırmızı et açığının kapatılmasında koyun ve keçi yetiştiricilerinin son derece önemi olduğunu anlatan Ayhan sözlerini şöyle sürdürdü:"Yıllık 3 milyona yakın kurbanlık ihtiyacını karşılıyorsunuz. Buna bağlı olarak et ihtiyacında önemli bir yer teşkil ediyor. Mera, coğrafya, alan, bizim mutlaka ve mutlaka koyunculuğu yapmamızı gerektiriyor. Bu konuda siz gerçekten yılmadan, bıkmadan devam ettirdiniz. Bir dönem üvey evlat muamelesi görüyorduk. Ama şu an bakıyoruz 5 yıldızlı otellerde, üniversitelerde, bütün devletimiz, hükümetimiz, hepsi sahip çıkıyor. Panel yapılıyor, eğitim veriliyor, desteklerin sonrasında sektörümüz gerçekten hak ettiği noktaya geldi. Et süt kurumu ile yaptığımız protokol sonrasında hayvanlarımız gerçekten değer fiyatı ile satılabiliyor. Sektör öncü rol üstleniyor.""TÜRKİYE’NİN DIŞARIDAN GELECEK KOYUN VE KUZUYA İHTİYACI YOK"Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birlik Başkanı Prof. Dr. Veysel Ayhan, Türkiye’nin dışarıdan koyun ve kuzuya ihtiyacı olmadığını belirterek, şunları söyledi:“Son günlerde ciddi fırsatçılar var. Kırmızı et ile ilgili kuzu fiyatları yükseldi, Türkiye ithal edelim diyorlar. Olmaz, bu mümkün değil. Şu an ürünün en az olduğu dönemde hak ettiği değerle ürünlerimiz satılıyor, fırsatçılar hemen bakanlığa müracaat edip kuzu getirelim, koyun getirelim, et fiyatı yükseldi diyor. Peki Türkiye’de yem fiyatları yükseldiğinde hiç müracaat eden var mı, yok. Onun için hepimiz el birliği ile sahip çıkacağız. Türkiye’nin bir koyun ve kuzu ithal etme ihtiyacı yoktur. Her geçen gün de bu coğrafyada hayvanlarımızın sayısı artmaktadır. Şu an koyun ve keçi varlığımız 44 milyona yaklaştı.”Programa AK Parti İl Başkanı Abdulkadir Karatay, Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Prof. Dr. Veysel Ayhan, Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mahmut Aktürk, Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Bestami Zabun, Ziraat Odası Başkanı Emin Koçak, İl Genel Meclis Başkanı Mehmet Tüzün, Belediye Başkan Vekili Hami Kuzucu ve çok sayıda davetli katıldı.