Galatasaray U19 takımının teknik direktörü Saffet Akyüz, alt yapıdan antrenörlüğe başlamasının kendisi için büyük avantaj olduğunu belirterek, hedefinin A takım seviyesine yükselmek olduğunu söyledi.Futbola çok geç başlamış olsa bile çok büyük başarılara imza atan, eğitimi asla bırakmayıp birçok futbolcuya örnek olan, şimdi ise Galatasaray U19 takımına yıllar sonra şampiyonluk tattıran Saffet Akyüz, İHA'ya günümüz futbolu ve futbolcularıyla ilgili özel açıklamalarda bulundu.Şu anda Galatasaray U19 çalıştırdığını belirten genç antrenör geçmişiyle ilgili olarak, "Daha öncesinde de profesyonel olarak Süper Lig’de yaklaşık 12-13 tane takımda oynadım. Bunların arasında en uzun İstanbulspor… Burada 6 yıl oynadım. Galatasaray, Trabzonspor, Ankaraspor, Ankaragücü, Antalyaspor, Diyarbakır’da periyodik olarak birer yıl ara ile futbol oynadım. Şu anda aktif olarak antrenörlük yapıyorum. Aynı zamanda Yıldız Teknik İnşaat Mühendisi mezunuyum. Genel olarak geçmişim bu şekilde” dedi."HEM EĞİTİMİ Mİ HEM DE FUTBOLU BİR ARADA GÖTÜRDÜM"Futbol hayatına geç adım attığını belirten Saffet Akyüz, "Bizim gençliğimizde futbol herkesin sevdiği, herkesin alan bulup oynadığı bir spordu. Fakat biraz futbola geç başlamam nedeniyle ben eğitim durumu iyi olan bir öğrenciydim. Liseyi bitirdikten sonra biraz tesadüf, biraz merakla bir şekilde futbol oynamaya başladım. Orada beni seyreden insanlar ‘Bu çocuk daha iyi yerde oynayabilir’ düşüncesiyle aracı oldular. Böylece 1988 yılında Gaziosmanpaşa altyapısına gittim. Buraya gittiğimde 18 yaşındaydım. Doğal olarak lise bitmişti. O arada tabi üniversite sınavları vardı. Üniversite sınavını kazandım ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nde okumaya başladım. Sorumluluk sahibi bir sporcu olarak hem okulu hem futbolu bir arada götürme imkanı buldum. Şu an bunu gerçekleştirmek çok zor. Çocukların çok erken yaşta eğitimden kopması futbolun önünde bir dezavantaj olarak gözüküyor” diye konuştu."FUTBOL İÇİN FEDAKARLIK LAZIM"Şimdiki futbolcuların eğitimi hakkında da düşüncelerini anlatan Akyüz, "Şu an futbol ile eğitimin bir arada gitmesi çok zor. Çünkü bir oyuncunun potansiyeli 8-10 yaşları arasında. Bu yaş aralığı aslında çocukların eğitimi için önemli bir viraj. Çocuk burada okulda kendisine gösterilen toleransı kullanarak okuldaki eğitimini geri plana atabiliyor. Böylece eğitim anlamında bir futbol bir spor paralel gidemiyor. Fedakarlık yapmak gerekiyor. Çünkü çok az oyuncumuz bunu başarabiliyor. Okul turnuvaları oluyor, bizim kendi hafta içi maçlarımız oluyor. Bizim zamanımızda sabahçı-öğlenci sistemi vardı. Şimdi tam gün okula giden oyuncularımız oluyor. Bu yüzden eğitim alanında biraz geride kalıyor çocuklar” ifadelerini kullandı."OYUNCULAR DAHA ANLAMLI OLDU"Sarı-kırmızılı takımın antrenörü futbolun artık bir endüstri olduğunu ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:"Oyuncular bu anlamda daha donanımlı oldu. Mesela yaşam koçu tutan insanlar var. Bu yapı ile alakalı bir şey. Oyuncu da bu meyil varsa futbolcu da olsa, mimar da olsa, inşaat mühendisi de olsa bu yöne kayabilir. Yapısında kendi işine saygısı varsa kendini kontrol edebilir. Ama yapısında farklı yönde meyil varsa istediniz kadar onu disipline etmeye çalışın, o ortama onu sokan insanlar, o ortam için aracı olan insanlar ile ilişkisi olduğu sürece futbolda zarar görürler.”"FATİH HOCANIN AYRILMASIYLA HEDEFTE BİRAZ SAPMA OLDU"Saffet Akyüz, Galatasaray'ın son durumuyla ilgili olarak ise, "Sezon başında takımın başında Fatih hoca vardı. O süreçte değişimde hedeften biraz sapma oldu. Ama Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi’ne katılamaması sebebi ile yine avantajlı duruma geldi Galatasaray. Ama tabi devre arasında kaybettiği oyuncular var, bu oyuncuların yerine aldıkları oyuncuları adapte edememeleri belki de Galatasaray’ın biraz geri kalmasında bu sürtüşmelerde istenilen düzeyi koruyamaması başarısına etki etmiş olabilir” dedi."A TAKIM SEVİYESİNDE BİR ANTRENÖR OLMAK İSTİYORUM"Gelecekle ilgili hedeflerine de değinen Akyüz, "Tabi ki ben 20 yıldır profesyonel olarak futbolla ilgilenen bir insanım. Öncelikle alt yapıda başlamam benim açımdan, antrenörlük kariyerim açısından çok katkısı oldu. Burada pek çok şeyi kendim yapmak ve deneme imkanı buldum. Bunların karışımında ve birkaç yıl içinde de daha profesyonel anlamda bir yol bulup A takım seviyesinde bir antrenör olmak istiyorum” açıklamasını yaptı."KİMSE SAYGI GÖSTERMİYOR"Fenerbahçe'nin şampiyonluk kutlamasında başkan Aziz Yıldırım ile taraftarlar arasında yaşanan gerginlik hakkında ne düşündüğü ile ilgili bir soruya ise Saffet Akyüz şöyle cevap verdi:“Ortada bir başarı varsa bu mutluluk olarak yansıması gerekiyor. Türkiye’de herkes televizyona çıktığı zaman seyrediyorum, herkes ahlaklı olmak saygılı olmak anlamında bir şeyler söylüyor. Ama bu saygıyı ne taraftar futbolcuya gösteriyor ne futbolcu işine gösteriyor ne de basın futbolcuya gösteriyor. Televizyona çıkıp konuşan insanlar reyting amaçlı konuşabiliyorlar. Onu seyreden halk daha fanatik duygularda olabiliyor. Çünkü halkımızın büyük çoğunluğunun futbola karşı büyük ilgisi ve zaafı var. Bu konuşmaları dinleyen insanlar daha negatif duygularla hayata devam ediyor. Bunun sonucunda ortaya bu sıkıntılar doğuyor. Tabi ki hayatın içinde başka sporlar olsa, insanlar her şeyini futbola bağlamasa bunlar daha yumuşak geçişler olabilir. Ben her yerde söylüyorum bir futbolcu sahaya çıktığında yapabileceğinin en iyisini yapmak istiyordur. Yapamıyorsa arkasında başka bir şey aramamak gerek. Az önce de söyledim oyuncular yetişirken eğitim seviyeleri, aile yapıları,sosyal çevresi, bunların hepsi oyuncunun oyun karakterini ve kişiliğini oluşturan unsurlardır. Bunlar eksik olduğu zaman da kaliteli doğru oyuncuyu, hep aynı seviyede kalabilecek oyuncuyu bulmak zor. Bu Türkiye’nin genel sorunu. Pek çok etken var. bunları düzeltmeden de sadece futbolun değil sporun düzelmesi bence zor.”