Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ), Alanya’ya özgü meyve ve bitkileri kullanarak geliştirdiği formül sayesinde el dezenfektanı, antibakteriyel jel, kolonya, sıvı sabun ve yüzey dezenfektanı üretti.
Kozmetik ürünler konusunda uzmanlığı bulunan Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Fatih Uçkaya ve ekibi, kozmetik alanında Alanya’nın meyve (muz, avokado, portakal) ve bitkilerinden (fesleğen, adaçayı, tarçın) formül geliştirerek, üniversite laboratuvarında el dezenfektanı, antibakteriyel jel, kolonya, sıvı sabun ve yüzey dezenfektanı üretmeyi başardı. ALKİ, korona virüse karşı da etkili olan dezenfektanların seri üretimi için gün sayıyor. Korona salgınından önce kozmetik ürün çalışmalarının bulunduğunu ifade eden Uçkaya, “Korona salgınıyla birlikte Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Ekrem Kalan’ın talimatıyla çalışmalarımızın içerisinde dezenfektan üretimini de ekledik. Virüse karşı da etkili olan bu ürünlerin formülasyonlarında hem bakterilere karşı etkili maddeler hem de Alanya’nın bitki, meyve yağları bulunmaktadır. Biz bitki ve meyve atıklarını da çalışmalarımızda kullanıyoruz. Bu ürünlerin üretim izinleri alındığı takdirde Alanya ekonomisinde katkı sağlayacaktır” dedi.
Bitkisel dezenfektan ve kolonya geliştirildi
Yaşanan salgın sebebiyle tüm vatandaşların sürekli dezenfektan ve kolonya kullandığını hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Fatih Uçkaya, “Çok fazla kullanılan kolonya ve dezenfektanın cilt üzerinde istemeyen etkilileri görülebiliyor. Biz ekip olarak bu etkileri en aza indirebilmek adına hem dezenfektan hem de kolonya içerisine antibakteriyel etki gösteren madde ve alkollerin yanında propilen glikol ve gliserin gibi yumuşatıcı maddeler ile avokado yağı, portakal yağı gibi yöreye özgü yağlar ve aromalar kullanmaktayız. Amaç cildi bir yandan bakterilere karşı korumak bir yandan da cildin yapısını koruyarak daha sağlıklı ürünler üretmektir. Çevre faktörleri ve kullanılan ürünler sebebiyle nemsiz kalan ciltte, kırışıklıkların ve cilt hasarlarının oluşması kaçınılmazdır. Bu nedenle, özellikle kuru ve çatlamış ciltlerin nemsiz kalmamasına dikkat etmek gerekir. Avokado yağı, içeriğindeki A, C ve E vitaminleriyle cildi besleyerek ihtiyaç duyduğu nemi almasını sağlar. Cildi nemlendirirken yağlı bir tabaka oluşturmadığı için de birçok nemlendirici kremin aksine akne oluşumuna neden olmaz. Ayrıca anti-aging ve antioksidan etkileri sayesinde hem hücrelerin yenilenmesine yardımcı hem de cildi UV ışınlarına karşı korur. Portakal yağı da kolajen artışını sağlayarak cilt hasarını engeller ve cilde yeni bir görünüm kazandırır” diye konuştu.
Bitkisel antibakteriyel jele de değinen Uçkaya, “Dezenfektan ve kolonya kullanımı kısa süreli bir koruma etkisi sağlarken antibakteriyel jel ise daha uzun süreli bir koruma sağlayabilmektedir. Formülasyonlarda da kendimiz destile ettiğimiz çay ağacı yağı ve tarçın yağı gibi antibakteriyel etki gösteren yağları kullanmaktayız. Tek bir formülasyonumuz yok, konu ile ilgili birden fazla formülasyona sahibiz. Laboratuvarlarımızda bu förmülasyonların aktivitelerini de incelemekteyiz. Jel içerisine yine Alanya’dan toplanmış bitki ve meyvelerden hazırlanmış yağ ve özütleri kullanmaktayız. Sadece bakterilere karşı değil oksidatif stres ve cilt hasarlarına karşı da etki gösteren formülasyonlar geliştiriyoruz” diye belirtti.
Marka tescili için başvuru yapıldı
ALKÜ’nün kendi markası olması için Rektör Kalan’ın desteğiyle Türk Patent Enstitüsü’ne başvuru yapıldığını söyleyen Uçkaya, “Marka tescili için sürecin tamamlanmasını bekliyoruz. Üretim izni için de Sağlık Bakanlığımızın ilgili kuruluşlarına başvurumuzu yaptık. Seri üretime geçmek için son aşamadayız, gerekli izinleri bekliyoruz. İzinlerimizin ardından yıllık 200 ton dezenfektan, 200 ton kolonya, 150 ton antibakteriyel jel ve 150 ton sıvı sabun üretmeyi planlıyoruz. Bu şekilde hem Alanya/Antalya hem de Türkiye için üretim yapan bir Üniversite olacağız. Kalkınma Ajansı ve TÜBİTAK gibi kurumlar tarafından Korona için açılan projelere başvuru yaptık. Bu projelerle, ALKÜ’ye yeni ürünler kazandırmayı hedefliyoruz. Her aşamada yanımızda olan Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Ekrem Kalan’a teşekkürlerimi sunarım” şeklinde konuştu.