Antalya’da bu yıl 16-19 Ekim 2019 tarihleri arasında yapılacak ‘Interfresh Eurasia Yaş Sebze ve Meyve Ambalaj, Depolama ve Lojistik Fuarı, Mersin’de tanıtıldı.
Antalya’da bu yıl 16-19 Ekim 2019 tarihleri arasında yapılacak ‘Interfresh Eurasia Yaş Sebze ve Meyve Ambalaj, Depolama ve Lojistik Fuarı’nın basın tanıtımı, Mersin’de bir otelde gerçekleştirildi. Basın toplantısına, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Ayhan Kızıltan, Ulusal Turunçgil Konseyi Başkanı Kemal Kaçmaz, Antexpo Yönetim Kurul Üyesi Uğur Fora ve Genel Müdürü Murat Özer, MTSO Başkan Yardımcısı ve Agropark Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır ile Mersin’in yaş sebze ve meyve sektörü temsilcileri katıldı.
“Her şeyi bölge ve Türkiye çapında düşünmek zorundayız”
MTSO Başkanı Kızıltan, toplantıda yaptığı konuşmada, bu yıl ikincisi gerçekleştirilecek Interfresh Eurasia’nın, kısa sürede sadece bölgenin ve Türkiye’nin değil, dünyanın en saygın fuarlarından biri haline geldiğini söyledi. İlk fuarda çok ciddi çalışmalar yapıldığına işaret eden Kızıltan, “İlk fuardan sonraki süreci biz de takip ettik. Bizimle de görüştüler, fikirlerini ortaya koydular. Gerçekten çok ciddi bir fuarcılık anlayışı ve yönetimi var. Biz, artık şehircilik anlamında Mersin olarak düşünmüyoruz; her şeyi bölge ve Türkiye çapında düşünmek zorundayız. Biz bunu aştık. Interfresh, dünya çapında uluslararası bir fuar oldu. Bu sektördeki firmalarımız da işlerini en iyi şartlarda yürütsün, katma değer sağlayıp ürünlerini tüm dünyaya pazarlasın istiyoruz. Bunun için de bizler, sizlerin önünü açmak için her türlü çalışmayı yaparız ve destek veririz. Sizler adına elimizi taşın altına koyarız. Bu fuarın ülkemize ve kentimize çok yararlı olacağını düşünüyorum. Başarılar diliyorum” dedi.
“Fruit Logistica’yı model aldık”
Antexpo Yönetim Kurul Üyesi Fora da bu fuar için yola çıktıklarında modellerinin Fruit Logistica olduğunu kaydederek, “Almanya’da dünyanın en büyük yaş meyve-sebze fuarlarından biri yapılıyor. Almaya, yaş meyve ve sebze üretiminde de tüketiminde de dünyada oyuncu olmamasına rağmen böyle önemli fuar yapıyor. Özellikle Mersin ve Çukurova bölgesinin önemli firmaları da bu fuara Türkiye adına milli katılım gösteriyorlar. Biz, ‘Neden Türkiye’de böyle bir fuar olmasın, neden uluslararası alıcılar ve satıcılar, Türkiye’de yaş meyve sebzenin cennetinde buluşmasın’ diyerek yola çıktık. Bununla ilgili 1-3-5 yıllık strateji ve planlar ortaya koyduk. Yurt dışı alıcıların ve satıcıların alışkanlıklarını kolay değiştirmeyeceklerini bilerek, inatla, sabırla projeyi geliştirmeye yönelik çalışmalar ortaya koyduk. Interfresh’i bir fuardan öte bir ihracat projesi olarak değerlendirdik. İçinde tüm yaş meyve ve sebzenin alt paydaşlarının olabileceği bir alan oluşturmaya çalıştık. Bunun içinde yaş meyve ve sebzenin tohum aşamasından üretime, lojistiğine, depolanmasına, paketlenmesine, sofraya gelene kadar tüm segmentleri fuara dahil etmeye çalıştık” diye konuştu.
“Mersin’i, yaş meyve sebze konusunda bir başkent olarak görüyoruz”
Birinci fuarın, özellikle Mersin bölgesinin, Mersin oda, borsa ve birliklerinin de desteğiyle çok başarılı geçtiğini ifade eden Fora, 26 ülkeden 500’e yakın alım heyeti getirdiklerini, ihracata ve Türkiye’ye faydalı bir fuar gerçekleştiğini söyledi. Fora, fuar için neden Antalya’nın seçildiğini ise şöyle açıkladı:
“Fuarımız bir ihracat fuarı. Antalya Havaalanının ekim ayında 252 şehirden direk uçuş var. Antalya turistik bir bölge ve altyapısıyla iklimiyle ihracat fuarına uygun olduğu için seçilen bir bölge. Fakat biz Mersin’i, yaş meyve sebze konusunda bir başkent olarak görüyoruz. Ne mutlu ki, bu kentin ve bölgenin idarecileri ve yaş meyve sebzeye yön veren akil insanları da çok vizyonlu ve bizim önümüzdeler. Dolayısıyla biz onların görüşleri ve önerileriyle hareket ediyoruz. Bu sebeple Mersin’e gelmeden önce bir karar aldık; MTSO’nun, AKİB’in ve yaş meyve sebzeyle ilgili kurumların bize yurt dışından ziyaretçi olarak tavsiye edeceği her ziyaretçinin Antalya’da iki gün 5 yıldızlı otellerde konaklaması, yeme, içmelerini biz karşılayacağız. Aslında bu fuar Mersin’in ev sahipliğinde gerçekleşmiş bir fuar olacak.”
“Yaş meyve ve sebze sektörü ekonominin lokomotifi durumunda”
Ulusal Turinçgil Konseyi Başkanı Kaçmaz ise 2020’de Mersin’de yapılacak 14. Uluslararası Turunçgil Kongresi çalışmaları hakkında bilgi verdi. Bu kongrenin bir ülke kongresi olduğunu ve ilk kez Mersin’de gerçekleşeceğini belirten Kaçmaz, fuar organizasyonunu da kongrenin tanıtımına katkı sunduğunu dile getirdi. Tarım sektörünün, dünyada stratejik ve en önde gelen bir sektör olduğunu vurgulayan Kaçmaz, “Ülkemizde de tarım sektörü içerisinde yaş meyve ve sebze sektörü çok önemli. Özellikle Hatay’dan başlayarak İzmir’e kadar uzanan kıyı şeridinde yaş meyve ve sebze üretimi çok yoğun ve ekonominin lokomotifi durumunda. Biz de bu sektörün daha ileri taşınması için her türlü desteği veriyoruz. Bu fuar da ürünlerin pazarlanması, tüm paydaşların bir araya gelebilmesi ve yapılan çalışmaları bir arada görebilmemize imkan tanıdığı için başından beri destek veriyoruz. Bunu bir Türkiye fuarı olarak görüyoruz. Geçen yıl fuara katıldık ve destek verdik, bu yıl da destek vereceğiz” ifadelerini kullandı.
“Mersin Agropark ile ilgili müsaade yazıları bugün bakanlıktan çıktı. 1 ay sonra inşaat başlıyor”
Agropark Yönetim Kurulu Başkanı Çakır da Mersin ve Antalya ayrımı yapılmadan her iki kentte düzenlenen fuarlara karşılıklı destek verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Türkiye’nin ilk tarım ve gıda teknoparkı Mersin Agropark ile ilgili son gelişmeyi duyurdu. Bugün bakanlıktan Agropark ile müsaade yazılarının çıktığını açıklayan Çakır, “Artık Mersin Agropark’ın 1 ay sonra inşaat süreci başlayacak. Hedefimiz, 10 bin metrekare alanda tarımda ilk teknopark yapacağımız bir teknoloji merkezi kuracağız. Yaş meyve sebze özellikle Mersin için çok kıymetli. Hepimizin geçimi dolaylı da olsa oradan sağlanıyor. Mersin’in yüzde 60’ı tarımla geçiniyor. Satışı, gıdası, işlemesi, nakliyesi dahil yaş meyve sebzenin getirisinin iyi olması, iyi fiyatlarla değerlendirmemiz demek; inşaatçı, tekstilci, arabacısı, herkesin kazanması demek. Bu, üretimle alakalı. Üretim de tüm dünyada çok kıymetli hale geldi. Bu anlamda fuarları çok önemsiyoruz. Biz, dünyanın birçok yerinde fuarlara katılıyoruz ve çok ciddi paralar harcıyoruz ama oradaki insanları neden getiremiyoruz? Bu ciddi bir sorun. Bu, emek isteyen bir konu, birlikte yapmalıyız. Hepimize çok fazla iş düşüyor. Sektör olarak desteklenmesi gereken bir fuar” dedi.
Fuar organizasyonunun Genel Müdürü Özer ise fuarcılık alanında Türkiye’nin belli sektörlerde merkez haline getirilmesi gerektiğini söyledi. Bu amaçla yola çıktıklarını vurgulayan Özer, Türkiye’deki tarım sektörüne ilişkin verileri paylaştı. Türkiye’nin, tarım üretiminde dünyanın 7’inci, Avrupa’nın ise birinci ülkesi olduğunu söyleyen Özer, sera alanı açısından da dünya 4’üncüsü ve Avrupa birincisi olduğunun altını çizdi.