'Deniz- kum- güneş' üçlemesinin merkezi, 640 kilometrelik sahil bandında 210'u mavi bayraklı plajın yanı sıra eşsiz koylarıyla her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist ağırlayan Antalya'da, tatilcilerin yeni rotası Kumluca ilçesi açıklarındaki Suluada oldu. Adayı, başta Adrasan olmak üzere Çıralı, Olimpos, Mavikent gibi yöredeki diğer tatil beldelerinden yaz boyunca her gün 60'a yakın tekneyle 2 binin üzerinde tatilci ziyaret ediyor.
MALDİVLER'E BENZETİLİYOR
Biri 50, diğeri 120 metre bembeyaz kumulu ve turkuaz suyuyla iki plajıyla Maldivlere benzetilen ada, manzarasıyla da görenleri hayran bırakıyor. Adaya çıkanlar bu eşsiz plajlarda yüzüyor, ada manzarasında fotoğraf çektiriyor. Saatlerce adada vakit geçiren tatilciler, adanın ortasında bulunan, kayalıkların altından yüzerek diğer tarafına da geçilebilen ve 'Aşk Mağarası' olarak adlandırılan mağaraya da yoğun ilgi gösteriyor. Tur tekneleri mağara önünde 15'er dakikalık molalar vererek tatilcilere fotoğraf çektirme imkanı sunuyor.
ADA DRONE İLE GÖRÜNTÜLENDİ
Kuş bakışı bakıldığında bir köpekbalığını andıran ada, DHA ekibi tarafından drone ile görüntülendi. Onlarca teknenin demir attığı ada beyaz kumsallarının yanı sıra görüntüsüyle hayran bırakıyor.
YUNUSLAR EŞLİK EDİYOR
Her gün saat 10.30'da başlayan ve 17.00'de sona eren Suluada turlarında teknelere zaman zaman yunus sürüleri de eşlik ediyor. Adrasan'da kooperatife bağlı 53 teknenin yanı sıra 15 serbest teknenin de Suluada turu düzenlediğini belirten 'Ahmet Efe' adlı teknenin kaptanı Erhan Atıcı, Maldivler olarak anılan adaya sezon boyunca günlük 2 binin üzerinde tatilci götürdüklerini söyledi. Okulların açılmasıyla işlerin yavaşladığını, fakat yabancı turistler yönünden ada turlarının devam ettiğini anlatan Atıcı, "Denizin durgun olması, havanın sıcak olması nedeniyle turlarımız 10 Ekim'e kadar devam edecek. Normal şartlarda 10 Eylül'de sezonu kapatıyorduk. Bu yıl sezon bir ay uzadı" dedi.
Hava şartları uygun olduğu sürece turların devam edeceğini anlatan Atıcı, "Yaz sezonu 15 Mayıs'ta başlıyor. Ekim sonu teknelerimizi bakım için karaya çıkaracağız ve yeni sezona hazırlanacağız" diye konuştu.
ADAYA İSMİNİ VEREN SU KAYNAĞINA BÜYÜK İLGİ
Suluada'nın Gelidonya Feneri Burnu'na yaklaşık 7 kilometre uzaklıkta olduğunu belirten Erhan Atıcı, adanın uzunluğunun yaklaşık 1200 metre olduğunu söyledi. Adayı şeklinden dolayı kimilerinin köpek balığına, kimilerinin de yunusa benzettiğini söyleyen Erhan Atıcı, adını ise çıkan tatlı su kaynağından aldığını kaydetti. Adanın doğu tarafında bir noktadan tatlı su çıktığını vurgulayan Atıcı, "İçme suyu çok lezzetli. Gelenler suyun tadına bakmak için sıraya giriyor. Hatta yanlarındaki su şişelerini de doldurarak dönüş yolunda içiyor. Adanın dağdan koptuğu ve deniz altından bir damar aracılığıyla dağlarda biriken kar sularının adaya ulaştığı belirlenmiş. Sağlık açısından bir zarar yok" şeklinde konuştu.
Ailesiyle Ankara'dan tatile gelen Cansu Özdağ, Suluada'ya hayran olduğunu söyledi. Defalarca Suluada'ya geldiğini belirten Özdağ, "Muhteşem bir yer. Maldivlere benzetiyorum. Her yıl geliyorum. Bir yıl sonra tekrar geleceğim" dedi.
Eşi Ahmet Erkan ile ilk kez Suluada'ya geldiğini söyleyen Ezgi Erkan da bol bol fotoğraf çektiklerini anlattı. "Keşke daha önce gelseymişim" diyen Erkan, "Su çok berrak. Balıklarla pırıl pırıl bir suda yüzüyorsunuz. Deniz tabanı, beyaz taşlarla kaplı. Kumsalı muhteşem. İlk kez gelmiş olmaktan dolayı üzgünüm. Ama artık Suluada'ya her yaz geleceğim" diye konuştu.
Aydın Nazilli'den gelen Efsun Balkiş ise Suluada'nın atmosferine hayran kaldığını söyledi. Balkiş, "Ben buraya iş arasında yaz sezonunu kapatmak için geldim. Suluada'nın methini çok duydum. Gelip görmek istedim. Çok güzel, mükemmel bir yer. Suyu turkuaz mavisi, çok güzel. Dağ, deniz hepsi bir arada. Çok huzurlu" dedi.
Arkadaşı ile tatil yapan Emine Özdemir de Suluada'yı hem karadan hem de sualtından keşfettiğini söyledi. Dalgıç olduğunu belirten Özdemir, ada sahilini keşfettiğini, beyaz kumun güzelliğine hayran kaldığını anlattı.
GÜNLÜK TUR PROGRAMI
Adanın kuzey ucundaki küçük plajla başlayan tekne turu, yaklaşık bir saatlik yüzme molasının ardından batı tarafındaki büyük plajla devam ediyor. Burada da yaklaşık bir saatlik yüzme molasının ardından ziyaretçiler tekneyle adanın güneye doğru olan kısmına ilerliyor. Burada adanın diğer tarafındaki 'Aşk Mağarası' olarak adlandırılan mağaraların olduğu bölgede isteyenler denize atlayıp yüzerek, kayalıklar altından adanın diğer tarafına geçebiliyor. Görsel güzelliğiyle de hayran bırakan bölgede, tekne adanın güneyinden dolaşıp, yüzerek gelenleri karşılıyor. Aşk Mağarası'nda vakit geçirdikten sonra, adanın doğu tarafında orta kısımlarında yüzülebilecek bir koya yanaşılıyor ve yemek molası veriliyor. Yemeğin ardından adanın adını aldığı kuzeydoğu kısmındaki tatlı su kaynağının çıktığı ve havuzu andıran kısımda bir mola daha veriliyor. Ziyaretçiler kayalıklardan birkaç metreye kadar yaklaştırılan tatlı sudan içebiliyor. Ada etrafında gün boyu süren tur sonrasında Adrasan'a yakın Liman Koyu'ndaki yüzme molası veriliyor, ardından Adrasan sahiline dönülüyor. Tekne turları kişi başı 90 TL ve öğle yemeğinin yanı sıra çay, meyve gibi ikramlarda bulunuluyor. (AA)