Atakum Belediyesi tarafından “Aliya İzzetbegoviç’i Anma Günü ve Resim Sergisi” düzenlendi. Konferansa eki İstanbul Milletvekili Hüseyin Kansu konuşmacı olarak katıldı.Yalı Kafe’de düzenlenen konferansa Atakum Kaymakamı Ali Bakoğlu, Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı, AK Parti İl Başkanı Muharrem Göksel, kamu kurum ve kuruluş temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı.Konferansın açılış konuşmasını yapan Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı, Musul, Kerkük, Suriye ve Irak üzerinde oyunlar oynandığını ifade ederek, “Allah’ın izni ile biz bu noktada başımızda Başkomutanımız ve Cumhurbaşkanımızın bu yüksek dirayeti ve uygulamış olduğu güzel politikalar neticesinde hem ülkemiz hedeflediği nokta doğrultusunda hızla ilerleyecek, hem de bölgede bir ağabey oyununu gerektiği gibi oynayacak. İnşallah bu güçlenen Türkiye ile yarınların bizim üzerimizde hesap yapanların hesaplarının yanlarında kalacağına inanıyoruz. Cumhurbaşkanımız rahmetli Aliya İzzetbegoviç’i ölümünden bir gün önce ziyaret ettiğinde rahmetlinin Cumhurbaşkanımıza söylediği o söz bizi çok duygulandırdı. ‘Bosna’yı size emanet ediyoruz’ dedi. Biz de Başkomutanın talebeleri olarak bu emaneti aynen kabul ediyoruz. Onun için diyoruz ki, Bosna da bize emanettir, Musul da bize emanettir, Kerkük de bize emanettir” dedi.Ardından Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İlahiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Bosna Hersekli İsmail Hodzic de Bosna Hersek’teki savaş sırasında Srebrenitza soykırımı ile ilgili bir sunum yaptı.Yapılan konuşmalar ve sunumların ardından kürsüye çıkan eski İstanbul Milletvekili Hüseyin Kansu, Bosna Hersek Devlet Başkanı Aliya İzzetbegoviç’in hayatını anlattı. Kansu, “Aliya, yaşarken kendi toplumunda açık bir okuldu. Onun okulunda okuyanların kimisi diplomat oldu, kimileri akademisyen oldu, kimileri siyaset adamı oldu. Siyaset adamların bir kısmı milletvekili, bir kısmı da belediye başkanı oldu. Çok yönlü bir insandı. Çünkü o bir mütefekkirdi. Türkiye’de genelde İzzetbegoviç için ‘Bilge Kral’ sözü tuttu. Ben bu sözü kullanmıyorum. Çünkü kral sözü bizim medeniyetimize ait değil. Bu söz Hıristiyan dünyanın, Batı dünyasının kavramıdır. Bizim medeniyetimizde emir var, sultan var, padişah var. Aliya’yı en iyi tanıtan söz, büyüklerimizin ifadesi ile ‘o bir mütefekkir’di. Genç kuşakların söylemi ile o bir düşünürdü. Aliya savaş döneminde toplumunu mutlaka 2 konuda uyarıyordu. Birincisi muhtelif ülkelerde yaşayan Boşnak soydaşlarına sesleniyordu. ‘Yaşadığınız ülkelerde Sırp ve Hırvatların şahıslarına, onların iş yerlerine, araçlarına, evlerine, ailelerine veya çocuklarına asla tecavüz etmeyeceksiniz, asla onlara sabotaj düzenlemeyeceksiniz. Böyle bir şeye kalkışacak olursanız, dünya kamuoyu biz Boşnakları terörist olarak damgalar o zaman biz bu mücadeleyi kaybederiz’ diyordu. İkinci ikazı, halkına ve askerlere mücadele esnasında ‘sivillere, kadınlara, yaşlılara, eli silah tutmayanlara, hangi dine mensup olursa olsun, Bosna insanının ibadethanelerine, kiliseye veya sinagoglara asla ateş etmeyeceksiniz. Bu Allah’ın emri, eğer bunu çiğnerseniz o zaman Allah’ın yardımı kesilir, biz bu mücadeleyi kaybederiz.’ Bu konudaki ikazlarını dinlemeyen tek tük Bosnalılar askeri mahkemelerde yargılandılar ve orada hak ettikleri cezayı aldılar. İzzetbegoviç mücadele adamıydı, özgürlük savaşçısıydı, o Allah’ın sadece Bosna toplumuna değil, tüm İslam dünyasına ve insanlığa armağan ettiği bir düşünürdü” diye konuştu.Konuşmaların ardından Atakum Belediye Başkanı Taşçı, konferansa konuşmacı olarak gelen Kansu ve Hodzic’e tablo hediye etti.