ATB Başkan Vekili Halil Bülbül, Korona virüsün buğdayın önemini bir kere daha hatırlattığını belirterek, “Bu dönemde insanların yaptığı ilk iş markete giderek un, bulgur ve makarna almak oldu. Buğday bizim için temel besin maddesidir” dedi.
Antalya Ticaret Borsası, Hasat Öncesi Hububat Sektörel Analiz Toplantısı düzenledi. Antalya Ticaret Borsası Başkan Vekili Halil Bülbül başkanlığında çevrimiçi yapılan toplantıya, ATB 1. Meslek Komitesi üyeleri, Antalya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası, Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Elmalı Ziraat Odası, Manavgat Ziraat Odası, Muratpaşa Ziraat Odası, ANTBİRLİK’ten temsilciler katıldı. Halil Bülbül, Korona virüsün buğdayın önemini bir kere daha hatırlattığını belirterek, “Bu dönemde insanların yaptığı ilk iş markete giderek un, bulgur ve makarna almak oldu. Buğday bizim için temel besin maddesidir” dedi. Bülbül, Borsa olarak buğdayda verim ve kaliteyi artırmak için çalışmalar yaptıklarını söyledi. Bülbül, yeni hasat döneminin hayırlı olmasını diledi.
"Buğday üretim alanımız daralıyor"
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Akar, Korona virüsün buğdayın insanlık için ne kadar stratejik bir ürün olduğunu gösterdiğini söylerken, “Buğday son derece sağlıklı, gerekli, stratejik bir üründür” dedi. Bu kadar önemli bir ürünün ekim alanlarının her geçen yıl daraldığına dikkat çeken Akar, 2000 yılında 9.4 milyon hektar alanda buğday üretilirken, 2015 yılında bu alanın 7.8 milyon hektara düştüğünü, 2019 yılında ise 6.8 milyon hektara kadar gerilediğini bildirdi. Akar, “Buğday ekim alanımız 2000’den bu yana yaklaşık 3 milyon hektar azaldı. Bizim için bu kadar stratejik olan ürünün ekim alanının giderek azalması kaygı verici” diye konuştu.
Buğday üretim alanı azalıyorsa birim alandan elde edilen verimin artırılması gerektiğini söyleyen Akar, Türkiye’nin dekar başına elde edilen verimin düşük olduğunu bildirdi. Akar, gübreleme, sulamanın doğru yöntem ve zamanlama ile yapılmasıyla buğdayda verim ve kalitenin artacağını vurguladı. Akar, “Kaliteli hammadde ürettiğimiz gün hem çiftçi hem sanayici mutlu olacaktır. Yurtdışından buğday ithaline gerek kalmayacaktır” dedi.
"Dane kaybı önlenmeli"
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) Müdür Yardımcısı Mustafa Soysal ise, buğdayın tahıl bitkileri içerisinde çok üretilen ve çok tüketilen ürün olduğunu belirtirken, “Buğdayın tarladaki son yolculuğu hasat. Hasatta dane kaybı en büyük sorun. Kayıp kontrol altına alınmalı. Hasat sırasında dane kaybı oranı maalesef yüzde 2 düzeyinde. Biçerdöverciler hasat yapılırken daha hassas davranmalı, mahsulü kaybetmeden ambara koymalıyız” diye konuştu.
"Buğday alım fiyatı memnun etti"
ATB 1. Meslek Komitesi Üyesi Nuri Büyükselçuk, açıklanan buğday alım fiyatlarının tatmin edici olduğunu bildirdi. Büyükselçuk, “Geçen yıla göre yüzde 22’lik artış var. Açıklanan enflasyonun 2 katı kadar bir artış sözkonusu. Sanayici buğday fiyatının artmasına sevinir. Çünkü üretici para kazanırsa daha çok üretir” dedi.
"Erken ve topraklı hasat sorun"
ATB 1. Meslek Komitesi Üyesi Murat Köseoğlu da, buğdayda erken hasadın en büyük sorun olduğunu bildirdi. Köseoğlu, “Biçerdöverci bir an önce buğdayı biçip gitmek istiyor. Erken hasat buğdayda kaliteyi düşürüyor. Bir de sap almak kaygısıyla topraklı biçim yapılıyor Hasatta biçerdövercilere büyük sorumluluk düşüyor” dedi.
Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, Antalya’da buğday ekim alanlarının azaldığını belirterek, çiftçinin girdi maliyetleri azaltılarak tekrar üretime döndürülmesi gerektiğini söyledi.
ATSO 4. Grup Meslek Komitesi Üyesi Eşref Demirörs, “Daralan ekonomide tek çıkış yolumuz tarım” derken, girdi maliyetlerinin azaltılmasıyla çiftçinin üretime yönelebileceğini söyledi.