Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin, doların yükselişinin devam etmesi halinde Türkiye’nin kişi başına düşen milli gelirini ciddi derecede etkileneceğini belirtti. Domates ihracatında geçen yıla göre 100 milyon dolar düşüş yaşandığını kaydeden Çetin, turizm konusunda ise 2017 yılından umutlu olmadıklarını ifade etti.Antalya Ticaret ve Sanayi Odasının (ATSO) Ekim Ayı Meclis Toplantısı, Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın katılımıyla gerçekleşti. Hizmet binasında gerçekleştirilen meclis toplantısında konuşan ATSO Başkanı Davut Çetin, dövizin, özellikle doların yükselişinin durmaması halinde, Türkiye’nin kişi başına milli gelirinin önemli ölçüde olumsuz etkileneceğini söyledi."Türkiye’yi fakirleştiriyor"Son haftalarda dünyada en çok değer kaybeden paralar arasında Türkiye’nin başta olduğuna dikkat çeken Davut Çetin, "Dövizde bu kadar sert yükseliş ekonomide durgunluğu ve tahsilat sorununu artırmakta, ayrıca ihracat da çok artmadığı için Türkiye’yi fakirleştirmektedir. Bu gidişat böyle devam ederse 2017 sonunda kişi başı milli gelirimiz 8 bin 700 dolar olur" dedi."Koordinasyon sıkıntısı var"Türkiye’nin ekonomi yönetiminde koordinasyon sıkıntısı olduğunu ileri süren ATSO Başkanı Çetin, şunları kaydetti:"Maalesef böyle bir dönemde ekonomi yönetiminde koordinasyon sorunu olduğunu görüyoruz. Ekonomiyle ilgili 6-7 Bakanımız ve ayrıca danışmanlar ayrı ayrı demeçler veriyorlar. Sayın Başbakan Koordinasyon Kurulunu topladı ve Merkez Bankası tedbirler alacağına ilişkin açıklama yaptı. Fakat ardından Ekonomi Bakanımız, müdahaleye gerek olmadığını söyledi. Sayın Mehmet Şimşek tweet atarak herkesi uyarmaya başladı. Koordinasyon kurulunun tekrar toplanacağı açıklandı, bugün sabah son anda iptal edildi. Son açıklamalar güvensizliği iyice artırdı. Bir ülkenin Merkez Bankasına güven duyulmazsa parasına da güven olmaz. Güven kavramı, hem ekonomi için hem de günlük hayatımız için son derece önemlidir. Tüketici güven endeksi ve reel sektörün beklentilerini yansıtan ekonomik güven endeksi 15 Temmuz sonrası biraz toparlanmıştı, ancak Kasım ayında tekrar düşüşe geçti.""Domates ihracatında kayıp 100 milyon dolar"Domates ihracatında geçen yıla göre 100 milyon dolar düşüş yaşandığını kaydeden Çetin, turizm konusunda ise 2017 yılından umutlu olmadıklarını ifade etti. Çetin, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Domates ihracatında geçen yıla göre 110 milyon dolar düşüş yaşadık. Bu yıl 10 ayda Antalya tarımında enflasyon oranı eksi yüzde 10’dur. Ürünün bol olduğu Nisan ve Mayıs ayında ortalama fiyat düşüşü yüzde 40 oldu. Böylece tarım sektörümüzde gelir kaybımız 1.5 milyar liraya ulaştı. Aylardır söylüyoruz, bu kadar fiyat düşüşü karşısında üreticinin durumuna bakılmalıydı. Fakat maalesef Türkiye’nin gündemine bu konular bir türlü girmiyor.Turizme sektöründe önümüzdeki yıl Rusya pazarında bir yükseliş bekliyoruz, ama Avrupa pazarı ümit vermemektedir. Böyle giderse gelecek yıl aynı sıkıntı devam eder. Alman basını Yunanistan rezervasyonlarının hızla yükseldiğini, fakat Antalya rezervasyonlarının yüzde 20’ye varan oranlarda düştüğünü yazmaktadır. Gerçi her yıl başında böyle başlarız, sonra toparlanma olur, fakat geçen yıl zaten Almanya pazarında yüzde 30 kayıp yaşamıştık. Halen rezervasyon düşüşü olması kaygılarımızı artırmaktadır. Kısacası 2015 rakamlarına geri dönmek şu anda mümkün görünmüyor. Hükümetin imaj konusunda mutlaka özel çalışma yapması gereklidir. Gelecek yıl için uçak veya acenta desteklerinin gecikmeden açıklanması gerekiyor. Bizim de tanıtım ve imaj çalışmaları başta olmak üzere Antalya olarak yapacaklarımız bulunuyor. Bu konuda Valimiz, Büyükşehir Başkanımız, BAKA ile bir çalışma içerisindeyiz.""En çok etkilenen sektör: tarım ve turizm"Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal ise, Türkiye’nin teknolojik gelişimini iyi kullanamadığını öne sürerek, "Evet çok inşaat yapıldı. Büyüme hızlarına ulaşıldı ama yapısal olarak Türkiye ekonomisi üreterek ürettiğinden para kazanan, ithalata bağımlı olmadan ihracat yapan bir ekonomiye maalesef bu avantajlı döneminde bunu avantaja dönüştüremeden bu yolu kat etmek zorunda kaldı" dedi.Antalya ekonomisine de değinen Uysal, "İki ana sektörün turizmde çok ciddi kayıplarla kapatmış bulunmaktayız. Her iki sektörde de yapısal sorunlar zaten vardı.400 tane Antik kentlerimiz, müthiş hikayelerimiz olmasına rağmen bunları değerlendiremedik" diye konuştu.