Türkiye’nin en fazla kestane üretiminin yapıldığı Aydın’da hasat sezonu başladı. Sadece yükseklik korkusu olmayan ve denge sorunu yaşamayan erkeklerin çalışabildiği kestane hasadında ağaca tırmanabilenlere günlük 350 TL yevmiye veriliyor. Yüksekliği 10 ile 50 metre arasında değişen ağaçlarda ise kestane çırpmak oldukça zor ve meşakkatli bir iş.
Aydın ve İzmir’de kestane üretimi yapılan bölgelerde ağaca tırmanmayı beceren ve denge sorunu yaşamayan işçiler kıymete bindi. Kestane hasadında zamanla yarışmak zorunda kalan çiftçiler yüksekliği nerdeyse 50 metreye ulaşan ağaçlarda ölümle burun buruna kestane hasadı yapıyorlar. Ege Bölgesi’nde kestanenin en yoğun olduğu bölgelerin başında gelen Aydın’ın Köşk ilçesi ile İzmir’in ödemiş ilçesi zirvesindeki Çatma Dağı’nda kestane hasadı yapan çiftçilerden Hasan Palaz, kestane hasadında çalışabilenlere mühendis maaşından daha fazla ücreti seve seve verdiklerini belirterek çalışanların öncelikle ağaca tırmanma ve ağaçta dal üzerinde dengede kalabilme kabiliyeti olup olmadığını kontrol ettiklerini söyledi. Yeni nesil çocukluğundan itibaren sürekli okuduğu için 18 yaşına kadar kestane işçiliği yapmadığından dolayı ağaca tırmanma konusunda sıkıntı yaşadığını belirten Palaz, “Bu yıl sezonun hızlı başladı. Yeni sezona girdik. İnşallah kazasız belasız kestaneyi bitiririz. Çok zor bir iş. 15 metreden 40 metreye kadar yüksekliğe sahip ağaçlar var. Bu işi temelden eğitim alan ve çocukluğundan bu yana ağaca çıkmış olanlar yapıyor. Eğer çalışacak kişinin ağaca tırmanma kabiliyeti yoksa biz onları kestane ağacına çıkarmıyoruz” dedi.
Kestane hasadında halen sırık kullanıldığını ve makineleşme olmadığı için çalışanların da bol kalorili yemeklerle iyi beslenmesi gerektiğini belirten Nesibe Palaz ise, kestane işçilerinin de özenle beslenmesi gerektiğini söyledi.
Ülke genelinde yaklaşık 65 bin ton kestane üretimi yapıldığını bununda önemli bir kısmının Aydın ve İzmir’de gerçekleştiğini kaydeden Ovacık Yaylası sakinlerinden Muhammet Palaz, bu yıl rekolte ve kalitenin oldukça iyi olduğunu belirtti.
Binbir zorlukla kestane ağaçlarının dalından düşürülen kozalak içindeki yeşil kestaneler toplayıcılar tarafından diken geçirmez eldivenle toplanıp kestane kuyularında depolanıyor. Bir süre bu kuyularda bekletilerek olgunlaşıp tat oranı yükselen kestaneler kuyuda birkaç yağış gördükten sonra çıkarılıp makine ile dikenli kabuğundan ayrıldıktan sonra kışın tüketilen en keyifli meyveler arasında yerini alıyor.