Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, kanser teşhisinde, nörolojik hastalıkların ve lenf kanserinin tanısında, organik nakillerde organın vücut tarafından kabul edilip edilmediğinin anlaşılmasında, kan hücrelerinin tespitinde ve lösemi tespiti noktasında kullanılan ilaçların artık Türkiye’de üretileceği müjdesini verdi.Sağlık Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında radyoizotop ve radyofarmasötiklerin satışına ilişkin alım garantili sözleşme imzalandı. Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi’nde yapılan sözleşme imza töreninde konuşma yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Albayrak, milli ve yerli anlamda güzel adımların atıldığı son günlerde Sağlık Bakanlığı ile önemli bir protokol imzaladıklarını söyledi. Yerli radyoizotop ve radyofarmasötiklerin satışına ilişkin protokolün imzalandığını kaydeden Albayrak, "5 yıldır alt yapısını oluşturduğumuz sertifikasyon, lisanslama noktasındaki izinlerin tamamlanması ile birlikte sağlık sektöründeki önemli alanda yerlileşme sonucunda güzel bir haber için bir aradayız. Bu tesisimizde söylediğim alanlarda geliştirilecek yerli ilaçlarla sağlık sektörümüzde önemli bir dönemin başlangıcı olacak. Kanser teşhisinde, nörolojik hastalıkların tanısında, lenf kanserinin tanısında, organik nakillerde organın vücut tarafından kabul edilip edilmediğinin anlaşılmasında, kan hücrelerinin tespitinde, izlenmesinde ve lösemi tespiti noktasında kullanılan ilaçları artık Türkiye’de üreteceğiz. Sizlerin de desteği ile ortaya konulacak bu sözleşmeyle tıp sektörümüzde de bu ilaçların zamanında, kritik ve mevcut sahip olunması stratejisi noktasında yerlileştirilmesinin önemini ortaya koymuş olacağız" diye konuştu.Bu adımın bir başlangıç olduğunu kaydeden Albayrak, "Nükleer teknolojinin ürün geliştirme anlamında yerlileştirilmesi, endüstriyelleşmesi anlamında sağlık sektöründe önemli bir rol oynayacağının güzel bir örneği olacaktır. Ciddi bir yatırım ortaya koyduğumuz bütün bu tesislerin yatırımı 100 milyon lirayı geçiyor. Burada tüm Türkiye’deki radyasyon cihazlarının kalibrasyonunu yapacağız. Bu önemli bir nokta. On binlerce cihazın kalibrasyonunu, takibini artık Türkiye’de en son teknolojik ekipmanlarla ortaya koyacağız. Önümüzdeki dönem Türkiye’de nükleer tıp, enerji, mühendislik alanında çok büyük bir talep olacak. Bu alanlarda ortaya koyacakları sadece alın teriyle değil akıl teriyle Türkiye’de eski Türkiye’den farklı yeni Türkiye’de çok daha büyük imkanlarla dünyaya ve ülkeye bu anlamda hizmet etme şansı bulacaklar" ifadelerini kullandı."Bu adım diğer alanlarda da adım atmamızı cesaretlendiriyor"Törende konuşan Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, sağlığın, teknolojiyi en üst düzeyde kullanması gereken bir hizmet alanı olduğunu, ayrıca bilim ve teknolojinin gelişmesine de büyük katkısı olduğunu söyledi. Türkiye’nin, sağlıkta diğer bilim dallarından daha iyi bir şekilde ve dünyayla yarışır bir noktada olduğunun altını çizen Demircan, "Bu hizmetin daha da gelişmesi, halkımızın bu hizmeti daha iyi alması için 15 yıllık AK Parti iktidarı döneminde öncesiyle kıyaslanmayacak kadar büyük bir mesafe kat edildi. Sağlıktaki dönüşüm bir yere geldi ama bunu burada tutmayacağız. Gelişme ve kalite artışını daha da sürdürmek ve aynı zamanda yerlileşmesi, yani ürünleri bizim üretmemiz noktasında yeni bir dönemin başlangıcı. Burada küçük bir adım atıyoruz, rakamlar büyük olmayabilir ama burada büyük bir karar ve büyük bir niyet iç içe" dedi."Türkiye’deki sağlık hizmetlerinde Türkiye’nin üretim gücünü devreye pek sokamamışız" diyen Demircan, şöyle devam etti:"Tüketim malzemelerinde, cihazlarda ve bu şekilde ileri teknoloji ürünü olan hem tanı için hem de tedavide kullanılan ürünlerin geliştirilmesi ve üretilmesine karar verdik. Bugüne kadar AK Parti iktidarı döneminde üretimin altyapısı oluşturuldu ve şimdi biz bunu hızlandırmak istiyoruz. Türkiye kendi ihtiyacını karşılayacak üretimi yapmalı yetmez. Biz sadece kendimizden sorumlu değiliz. Biz bütün insanlığa karşı sorumluluğu olan bir milletiz. Bizim üretim gücümüzü daha verimli bir şekilde sahaya süreceğiz ve insanların hizmetinde de başımız dik bir şekilde bulunacağız. İşte bu adım diğer alanlarda da adım atmamızı cesaretlendiriyor. Türkiye’deki bütün radyoaktivite ile çalışan bütün cihazların standardizasyon ve kalibrasyonu tek merkezden yapılacak."Sağlık alanında yeni bir model üzerinde çalıştıklarını ve bu anlamda yarın TOBB ile bir görüşme yapılacağını ifade eden Demircan, "Türkiye’deki laboratuvar imkanlarını da birbiri ile konsolide ederek, bütün diğer ürünlerin de kalibrasyonu ve standardizasyonunu yapıp daha sonra o ürünleri sağlık marketi şeklinde Devlet Malzeme Ofisi ile birlikte hareket ederek alımları bir merkezden yapıp, tüketecek olan hastanelerimizin internet üzerinden girip ihtiyacını oradan aldıktan sonra bize en iyi hizmeti veren kargo firması ile kullanacak olan hastanemize ulaştıracak bir model üzerinde çalışıyoruz. Türkiye hem kalibrasyonu, hem standardizasyonu kendisi yapacak hem de standarda uygun olan ürünleri yerli üretime teşvik edecek ve biz yerli ürünlerimizle halkımızın hizmetine gideceğiz. Türkiye nükleer teknoloji ile mutlaka daha ileri ilişki kurmak zorunda. Nükleer teknolojiyi sadece bir silah veya enerji gücü olarak görmeyelim. Nükleer teknoloji insan sağlığıyla da doğrudan ilgili bir teknolojidir. Türkiye bu alanda da attığı ciddi adımların meyvelerini toplayacaktır” açıklamasını yaptı.Konuşmaların ardından Sağlık Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında radyoizotop ve radyofarmasötiklerin satışına ilişkin alım garantili sözleşme imzalandı.