Eskişehir ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliği ile gerçekleştirilen “Yazarlar Okullarda” projesi açılış törenine katılan Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı, yazarların gittikleri okullarda derslerin boş geçtiğini esprili bir şekilde belirterek, yazarların okulları gezmesinden dolayı memnun olduklarını söyledi.
Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen Eskişehir ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliği ile hazırlanan‘Yazarlar Okullar’ projesinin açılış töreni gerçekleşti. Gerçekleşen törene Bakan Avcı’nın yanı sıra çok sayıda yazar katıldı. Güzel Sanatlar Lisesi öğrenci korosunun seslendirdiği İstiklal Marşı ile başlayan etkinlik ETİ Sosyal Bilimler Lisesi öğrencisi Kevser Öztürk’ün konuşmasıyla devam etti.
Programda konuşan Bakan Avcı, projede yer alan eski arkadaşı Haydar Ergülen’i görünce memnun olduğunu dile getirdi. Avcı, arkadaşı Ergülen ile anısını Jeffery Archer’in ‘Kuş Uçuşu’ kitabını örnek göstererek anlattı. Çok heyecanlı olduğunu dile getiren Avcı, şunları ifade etti;
“Kendimi 23 Nisan töreninde gibi hissediyorum. Ben Milli Eğitim Bakanı olmuşum, arkadaşım Haydar Ergülen ise ünlü bir şair olmuş. Jeffrey Archer’in ‘Kuş Uçuşu’ diye bir romanı var. Roman sokakta seyyar bir arabada sebze satan dürüst bir manavın hikayesini anlatıyor. El arabası ile sebze satan manav işi büyütüyor. Büyük ticarethaneler kuruyor. 80’li yaşlarına geldiğinde işletmesi bir imparatorluk haline geliyor ve çocuklarına devrediyor. Çocuklar fark ediyor ki babaları sabah erken saatlerinde evden çıkıyor. Bir gün merak edip peşine düşüyorlar. Bakıyorlar ki 500 metre ileride bulunan eski mahallesine gidip, orada ayarladığı seyyar araba ile aldığı sebzeleri satıyor. Seyyar satıcı diyor ki 40 senede geldiğimiz mesafe fena değil, kuş uçuşu 500 metre. Biz de Haydar Ergülen ile arkadaşlığımız 40 seneyi geçti. Bizim de geldiğimiz mesafe fena değil.”
“YAZARLARIN OKULLARA GELMESİNDEN MUTLU OLUYORUZ”
Yazarların okullarda dolaştığı sürede derslerin boş geçtiği espribini yayan Bakan Avcı, “Siz yazarların okullara gelmemizden çok mutlu oluyoruz. Bir Milli Eğitim Bakanı’nın bunu pek söylememesi lazım ama, yazarların okula gelmesinden ayrıca şöyle mutlu oluyoruz; O saatlerde dersler kaynıyor. Sınavda çıkmayacak konular konuşuluyor. Onun için sizi daha ayrı bir keyifle dinliyoruz. Lütfen Eskişehir’e daha sık gelin. Eskişehir, Türk Dünyası Kültür Başkenti olmasına hala kendisi bile inanamıyor. Bunu Eskişehirlilere inandırmamıza yardımcı olun” diye konuştu.
“ÖZ TÜRKÇECİLİK HAREKETİNİ KARŞI ÇIKMIŞTIK”
Bir yazarın bir okula gelmesini çok iyi bildiğini belirten Avcı, tanıdığı ilk yazarları şöyle anlattı;
“Benim tanıdığım ilk yazarlar olan Ömer Asım Aksoy, Emin Özdemir ve Hikmet Dizdaroğlu, Türk Dil Kurumu ekibi olarak okula gelmişlerdi. Biz de Türk Dil Kurumu'nun başını çektiği Öz Türkçecilik hareketinin muhalifleri olarak bir fırsatını bulup da nasıl toplantıyı sabote ederiz diye gittik. Yazarları çok sevdik, ama fikrimizde vazgeçmedik. Öz Türkçecilik ile nasıl mücadele etmemiz gerektiğini hissettik” dedi.
“BİR ÖĞRETMEN HERŞEYİ DEĞİŞTİREBİLİR”
Avcı, bir öğretmenin çok şeyi değiştirebileceğini belirterek, kendi resim öğretmeni ile yaşadığı bir anıyı gelen misafirlere şu şekilde anlattı
“Bir öğretmen çok şeyi değiştirebilir. Bir öğretmen çok şey yapabilir. Rahmetli resim öğretmenimiz Cevat Ülger, çok şeyi değiştirebilen öğretmenlerden biriydi. Orta 2’inci sınıftaydım. Cevat hoca, derste benim elimde bulun o yaş içinde pek uygun olmayan kitabı gördü. Benden daha sonra o kitabı okumak için aldı. Bir hafta sonra ‘biz senin o kitabı kaybettik’ dedi ve yerine başka kitap aldığını söyledi. Bana bir kitap hediye etti, üstelik öğretmen tarafından imzalanmış bir kitap. Bu kitabı hala saklıyorum. Cevat hocadan neler neler öğrendik. Meğer Türkiye’de ne çok yazar, kitap varmış. Bundan 20 yıl önce Milli Eğitim Bakanlığı’nda müşavir olarak çalışırken, zaman zaman Milli Eğitim Bakanlığını temsilen resmi toplantılara gidiyordum. Paris’te yapıla toplantılardan fırsat buldukça Modern Sanat Müzesi’ni gezmeye çalışıyordum. Çok büyük bir müze ve haftalarca gezmek gerekir. Gezerken, galerinin bir ucundaki resim adeta beni çağırdı. Resmin yanına gittiğimde orada bulunan tek Türk eserinin olduğunu öğrendim. Abidin Dino’nun ‘Modadan Bakış’ resmiydi. O resme beni gönderenin Cevat hoca olduğunu anladım. Bir öğretmen çok şey değiştirebilir.”
Yazar Fatih Erdoğan ise programda yaptığı konuşmada, projenin yazarlara vitamin gibi geldiğini belirterek, “ “Konuşma yapacağımı bilmiyordum. Ama bir konuşma hazırlasaydım, şuanda unutmuş olurdum. Tam kitaptan umudumuzu kesmeye başlamışken, bu proje bize vitamin gibi geldi. Bu projede yer almak onur verici” dedi.
Bakan Avcı, daha sonra projede yer alan yazarlara camdan yapılmış birer tablo hediye edildi.
Etkinliğe, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, AK Parti Eskişehir Milletvekilleri Ülker Can ve Salih Koca ile Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Arif Dede, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muhammer Yıldız ve çok sayıda öğrenci ile veliler katıldı.
Bakan Avcı program sonrasında Yüksek Hızlı Tren (YHT) ile Ankara’ya gitti.