Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, kamu çalışanlarının ve emeklilerin beklentilerini karşılama çabası içerisinde olacaklarını ifade ederek, "Enflasyondan arındırılmış bir şekilde aile yardımı dahil en düşük devlet memuru aylığında 2002’den bu yana yüzde 97, aile yardımıyla dahil devlet memuru ortalama aylığında da yüzde 61 oranında reel bir artış sağlanmıştır. Kamuda daha adil ücretlendirme politikasının tesisi için büyük ve önemli adımlar atılmıştır" dedi.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sarıeroğlu, ’2018-2019 Yıllarını Kapsayan 4. Dönem Kamu Kesimi Toplu Sözleşmesi Görüşmeleri’nin birinci oturumuna katıldı. Toplantının başında konuşan Bakan Sarıeroğlu, sendikaların tekliflerini geçen hafta Devlet Personel Başkanlığına ilettiğini hatırlatarak, "Bu talepleri esas alarak kamu görevlileri sendikaları heyeti başkanımızla birlikte ve heyetimizle birlikte genel ve hizmet koluna ilişkin görüşme gündemin ve görüşme takvimimizi bugün belirleyeceğiz. Bu takvim doğrultusunda devletimizin imkanları çerçevesinde kamu çalışanlarımızın ve emeklilerimizin beklentilerini karşılama çabası içerisinde olacağımızı belirtmek istiyorum" dedi.AK Parti hükümetlerinin kamu yönetimine bakış açısının önemli göstergelerinin başında kamu çalışanlarına örgütlenme ve toplu pazarlık hakkının tanınması ve personel sisteminin demokratikleşmesi geldiğini anlatan Sarıeroğlu, "Sayın Cumhurbaşkanımızın da her zaman vurguladığı gibi ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ anlayışımız doğrultusunda iktidarımızın önceliği her zaman milletimiz olmuştur. Kamu hizmetlerinin verilmesinde en büyük gücümüz insan kaynağımızdır. İnsan odak alan bir zihniyetin temsilcisi olarak bizler kamu çalışanlarımızı her zaman önemsedik. Hem özlük haklarında hem de idari haklarında birçok iyileştirme gerçekleştirdik" ifadelerini kullandı."Kamuda daha adil ücretlendirme politikasının tesisi için büyük ve önemli adımlar atılmıştır"Çalışanların ve emeklilerin enflasyona ezdirilmediğini vurgulayan Sarıeroğlu, şöyle konuştu:"Enflasyondan arındırılmış bir şekilde aile yardımı dahil en düşük devlet memuru aylığında 2002’den bu yana yüzde 97, aile yardımıyla dahil devlet memuru ortalama aylığında da yüzde 61 oranında reel bir artış sağlanmıştır. Bunun yanında tasarrufu teşvik fonu, konut edindirme hesapları tasfiye edilerek bu fonda biriken paralar hak sahiplerine ödenmiştir. Kamuda daha adil ücretlendirme politikasının tesisi için büyük ve önemli adımlar atılmıştır. Yıllardır kanayan bir yara halini alan kurumlar arası ücret dengesizliği, 2011 yılında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameyle giderilmiştir. Farklı kurumlarda aynı unvanda çalışmakta olan kamu görevlilerinin ücretlerinde eşitlik sağlanmıştır. Engelli personelin atamasında da ilk kez merkezi sınav ve merkezi yerleştirme uygulamasına geçilmiştir. 2012 yılından beri gerçekleştirdiğimiz merkezi Engelli Kamu Personel Seçme Sınavı ve Yerleştirmeleri sonrasında engelli memur sayımızda 9 kat artış sağlanmıştır. İnşallah bu ay içerisinde de bir atama daha gerçekleştireceğiz."Sendikalaşma oranlarında önemli seviyelere ulaşıldığına dikkat çeken Sarıeroğlu, "2002 yılında yüzde 47 olan sendikalaşma oranı bugün yüzde 70 seviyelerindedir" dedi."Her ne kadar bugün karşılıklı heyetler olarak masanın farklı yanlarında otursak da rakip değiliz"Bakan Sarıeroğlu, kamu görevlileri sendikaları ve konfederasyonların temsilcilerine yönelik, "Her ne kadar bugün karşılıklı heyetler olarak masanın farklı yanlarında otursak da rakip değiliz. Hepimiz aynı gemide büyük bir ailenin mensuplarıyız. Bu masa kamu yönetimini idare edenlerle, kamu kurumlarının emek unsurunu temsil eden sendika konfederasyonlarımızın birbirini daha iyi anladığı, kendisini diğerinin yerine koyduğu empati platformudur da aynı zamanda. 15 yıldır yürütülen sürecin adı ister 2010 yılına kadar olduğu gibi toplu sözleşme olsun ister 2012 yılından bugüne kadar olduğu gibi toplu sözleşme olsun sonuçta kamu çalışanlarımızın sorunları birbir giderilmeye çalışılmıştır. Sayıları 5 milyonu aşan kamu çalışanlarımızın ve emeklilerimizin eklentilerini, ihtiyaçlarını, taleplerini, sorunlarını gözardı edemeyiz. Ancak hepimiz bir karara varırken hem ülkemizin içinde bulunduğu durumu, hem de dünya ekonomisinin nasıl bir seyir izlediğini de göz önünde bulundurmalıyız. Ayrıca diğer tüm toplum kesimlerinin de hükümetimizden beklentileri söz konusudur. Bunları da dikkate alarak müzakere sürecimizi gerçekleştireceğimizi umut ediyorum" ifadelerini kullandı."Ülkemiz üzerinde hain emelleri olanlara asla izin vermeyeceğiz"Türkiye’nin 15 Temmuz’da yaşadığı hain darbe ve işgal girişiminden sonra her alanda olduğu gibi çalışma alanında da hızla yeni bir dönemi açtığını söyleyen Sarıeroğlu, şöyle konuştu:"Üzerinde yaşadığımız coğrafya bize hep birlikte asla vazgeçemeyeceğimiz, asla erteleyemeyeceğimiz, asla ihale edemeyeceğimiz sorumluluklarımızın olduğunu göstermiş ve göstermektedir. Stratejik bir coğrafyada bulunmamızın önemi aynı zamanda tarihin bize yüklediği sorumluluklarımızı da güncellemek gibi görevimiz olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Yaşadığımız zaman dilimi ve ülkemizin çevresinde cereyan eden olaylar bizim asla kayıtsız kalamayacağımız ülkemizin ve milletimizin geleceği adına müdahil olmamız gereken adımları atmamızı zorunda kılmaktadır. Bunun için teyakkuz halindeyiz. Türkiye daha bundan 1 yıl önce tarihteki görülmemiş büyüklükte bir ihanet hareketiyle karşı karşıya kalmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısına uyarak bu hain kalkışmaya direnen aziz milletimizin feraseti ve fedakarlığıyla darbe girişimi bertaraf edilmiştir. Bugün de Akıncı Davası başladı Sincan’da. Bu vesileyle tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle yad ediyoruz. Ülkemiz üzerinde hain emelleri olanlara asla izin vermeyeceğiz. Bir yandan mücadelemizi sürdürürken bir yandan da 80 milyon insanımızın refah düzeyini düzeltecek, moral değerlerini yükseltecek ve yeniden biçimlendirecek 2023 hedeflerimize odaklanmış durumdayız."Sarıeroğlu, şuanda 4’üncüsüne başlanan kamu görevlileri toplu sözleşmelerinin bir karara bağlanarak sonuçlanması umudu taşıdığını ve bunun için de büyük bir çaba içerisinde olacaklarını ifade etti.